Halkların Demokratik Partisi (HDP) Gaziantep Milletvekili Celal Doğan, Ankara'da yaşanan patlamada elinde sadece pankart olan insanların hayatını kaybettiğini belirterek, “Bunun gerekçesini nasıl izah edecekler anlamıyorum. Bunun gerekçesi şu olabilir. 'Bizim gönlümüz istediği zaman insan öldürürüz, canımız istediğinde bizden olmayanları imha ederiz ve Türkiye'yi arzularımıza göre yönetiriz.' Burası kimsenin çiftliği değil, kimsenin canı bu kadar ucuz da değil.” dedi.

Ankara Tren Garı önündeki Barış Mitingi öncesi 86 kişinin hayatını kaybettiği patlama ile ilgili olarak Gaziantep'te protesto gösterisi düzenlendi. Kırkayak Parkı'nda toplanan ve HDP'li vekillerin de yer aldığı gösteride, kalabalık grup sloganlar eşliğinde Yeşilsu Şehitler Anıtı'nın önüne yürüdü. Burada patlamada hayatını kaybedenler için saygı duruşunda bulunan topluluk, oturma eylemi gerçekleştirdi. Gazetecilere, saldırı ile ilgili değerlendirmede bulunan HDP Gaziantep Milletvekili Celal Doğan, olaya geniş bir çerçevede bakılması gerektiğini söyledi.

HDP'nin 7 Haziran'dan önce Türkiye'de 240 yerde saldırıya maruz kaldığını anımsatan Doğan, “Bilahare milletvekili adayları öldürüleceği sabotajlar, suikastler yapıldı. Bir takım insanlar, devleti yönetenler kulaklarının üzerine yattılar. 'Bunlar ölürse zararı yok' kabilinden baktılar. Bunun seçimden sonra nasıl olup olmayacağı konusunda çıkan sonuçlara göre değerlendirdiler. Eğer seçim sonuçları beylerin istediği gibi çıkabilseydi zannediyorum ki şiddetin kaynaklarının yerine hakim olan bu unsurlar o direktifle onu durduracaklardı. Ama şimdi yeni bir deneme sürecindeyiz. Yeni bir seçim sürecindeyiz. 7 Haziran'daki seçimden sonra uzatmaları oynuyor ya Ahmet bey, yeni dönemde daha trendini artırarak şiddetin, öyle olaylar oldu ki Suruç'ta 33 insan öldürülebildi bir bombayla. Akabinde çok kirli şekilde 2 polis katledildi uykularında. Burada garibi dikkat çeken bir olay var. Bu arkadaşlar sade 2 kişi değil. Aynı yerde yatan 3 kişi söz konusu. Bu polis nerede? Üçüncü şahsı kim ve nerede? Dolayısıyla o olayı bahane ederek Türkiye'deki terörün bütün olduğu yerler, dağlar, taşlar, evler baskı altına alındı. Uçaklarla bombardımana tabi tutuldu.” diye konuştu.

Sınır ötesine gidildiğini de kaydeden Doğan, şunları kaydetti: “Bazı yetkililere göre 4 bin vuruş yapıldı, 4 bini isabet kaydetti Genelkurmay'ın verdiği bilgilere göre. Bir hesaba göre bazılarının 4 bin, 3 bin, 2 bin PKK'lının öldürüldüğünü söylüyor. Biz bu türküyü 1983'den beri dinliyoruz. Kimi geliyor 10 bin öldürüyor, kimi geliyor 20 bin öldürüyor. Öldüre, öldüre bu işin biteceğini zannediyorlar. Dönüp arkamıza bakıyoruz, ölenden çok gelen çoğalmış. Zerre-i miskal kadar aklı olanların, bu işi şiddetle çözemeyeceği noktasına gelmesi gerekmiyor ama şu ortamda başvurulan olay, sadece PKK'ya ve HDP'nin oylarını geriye çekmenin ötesinde başka noktaya geldi. Ankara'da meydana gelen menfur olay, elinde bıçak olmayan, silah olmayan, elinde sadece pankart olan insanları öldüreceksin, yüzlerce yaralı olacak. Bunun gerekçesini nasıl izah edecekler anlamıyorum. Bunun gerekçesi şu olabilir. 'Bizim gönlümüz istediği zaman insan öldürürüz, canımız istediğinde bizden olmayanları imha ederiz ve Türkiye'yi arzularımıza göre yönetiriz.' Burası kimsenin çiftliği değil, kimsenin vanı bu kadar ucuz da değil.”