CHP Manisa Milletvekili, TBMM Cezaevi İnceleme ve İzleme Komisyonu Üyesi Özgür Özel, anonim şirket (A.Ş.) tipi devletlerde, yol parası olmadığı için mahkumların öldüğünü söyledi. Özel, Manisa T Tipi Açık Ceza İnfaz Kurumu'nda, kimsesiz olan 31 yaşındaki Abdullah Akgün’ün hastaneye gidemediği için öldüğü iddiaları üzerine buraya giderek yetkililerle görüştü.

Milletvekili Özel, yaptığı açıklamada, “Dün haberi alır almaz cezaevine giderek, yetkililer ve mahkumlarla görüştüm. Ölen mahkumun, cebinde hastaneden dönecek yol parası olmadığı için ağırlaşmasına rağmen hastaneye gidemediğini öğrendik. Abdullah Akgün adındaki kimsesiz mahkum, cumartesi akşam saat 22.30 sıralarında üşüme, titreme ve yüksek ateş şikayetiyle fenalaşınca 112 çağırılıyor. 112 geldiği zaman hastayı muayene ediyor. Abdullah Akgün’ün geçmişte geçirdiği bir rahatsızlığı olduğunu ve kendisinin ilaç alerjisinin bulunduğunu söylediği, daha sonra bir iğne vurularak başında beklendiği, alerjik reaksiyon gelişmemesi üzerine 112 ekibinin cezaevinden ayrıldığı, hastanın birkaç saat sonra tekrar rahatsızlandığı, saat 02.00'de titremeyle birlikte uykuya daldığı ve sabah ölü bulunduğunu öğrendik.” dedi.

'PARASI OLMAYAN MAHKUMLAR HASTANEYE GİDEMİYOR'

Özel, şöyle devam etti: “Ancak esas mesele şu, hastanın ateşi var ve normal şartlarda hastaneye götürülmesi lazım. 20'ye yakın mahkumun teyit ettiğine göre eğer açık cezaevinde rahatsızlanırsanız ve ambulans sizi hastaneye götürürse geriye kendi imkanlarınızla dönmeniz gerekiyor. Cezaevi ile hastane arası 26 kilometre. Taksi ücreti ise 50 liradan aşağı tutmuyor. Bu nedenle hiç kimsesi olmayan ve hiç parası olmayan bu mahkum, hastaneye gidemiyor. Ben cezaevi yetkilileri, gardiyanlar, savcı, hastanın koğuş arkadaşları ve 100'den fazla mahkumla görüştüm. Genel olarak herkesin üzerinde durduğu sorun şu oldu, burada bir kurum hekimi yok. Aile hekimliği uygulaması ile Sağlık Bakanlığı, bütün kurum hekimlerini aldı. Kurum hekimi olmadığı için 'hastayım' diyenin durumunu değerlendirecek kimse yok. Kurum hekimi olmadığı için hastaları, mahkumları tanıyan, kimin gerçekten rahatsız veya kimin o günü dışarıda geçirmek için gitmek istediğini bilen kimse yok. Bu kararları, buradaki revirden sorumlu, sağlıkçı olmayan birisi veriyor.”

Mahkumlara, "Siz bunu daha önce yaşadınız mı?" diye sorduğunu aktaran Özgür Özel, “20'den fazla mahkum şunu söylüyor: ‘Parası olmayan birisinin hastaneye gitmesi gerektiğinde, hasta var diyerek bir tepsi çıkarıyoruz. Herkes içine 25, 50 kuruş ya da 1 lira para atıyor.’ 1 lira, mahkumlar için büyük para demek aslında. Eğer mahkumlar kendi aralarında 50 lira toplarsa hasta mahkum hastaneye gidebiliyor, çünkü toplanan para ile geri dönecek. 'Dönmezse ve yok yazılırsa açık cezaevinden kapalı cezaevine gidiyor, o nedenle dönmek zorunda.' diyor mahkumlar. Zaman zaman kurum amirleri bu konuda yardımcı olduklarını söyleseler de burada çok ciddi sıkıntılarla karşılaşıldığı belirtiliyor. Cezaevi, en yakın devlet hastanesine yarım saatlik mesafede. En önemli sorun aslında kurum doktorunun olmayışı. İkinci sorun, ambulansın en erken 30 dakika içinde gelebilmesi. Üçüncü sorun ise hastaların hastane dönüşü ne ambulans ne de kuruma ait bir araç imkanına sahip olmayışı.” dedi.

'DEVLET DEVLET OLMAKTAN ÇIKMIŞ'

Sağlık Bakanlığı’na, Adalet Bakanlığı’na ve diğer yetkililere diyecek hiçbir söz bulamadığını belirten CHP Milletvekili Özel, “Çünkü devlet, devlet olmaktan çıkmış. Burada insanlar, insan olmaktan da çıkmış. Oysa ki modern devletlerde, mahkumların güvenliklerinden ve sağlıklarından devlet sorumludur. Onların yaşam haklarının, sağlıklarının, güvenliklerinin teminatı devlettir. Onların yaşam hakkını korumak da devlet için namustur ama bizde devletin başı ne diyor? ‘Ülkeyi A.Ş. gibi yönetmeliyiz.’ diyor. Manisa T Tipi Açık Cezaevi'nde Abdullah Akgün, 50 TL dönüş parası olmadığı için hastaneye gidemedi ve koğuşta öldü. A.Ş. gibi devlet işte budur. Eğer devlet devlet olsaydı böyle olmazdı.” diye konuştu. Özel, konunun takipçisi olacağını ve Meclis gündemine de taşıyacağını kaydetti.