Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), 7 Haziran 2015 tarihinde yapılacak milletvekilliği seçimleri için 'Aday Tanıtımı ve Seçim Bildirgesi' toplantısı yapıldı. ATO Kongre Merkezinde saat 11.00'de başlayan toplantıya CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, eşi Selvi Kılıçdaroğlu ile birlikte katıldı.

ATO Kongre Merkezi'nde salon girişinde Kılıçdaroğlu, partisinin 'Milletçe Alkışlıyoruz' sloganıyla karşılandı. 'Yaşanacak bir Türkiye geliyor', 'Gelin oy verin diyoruz' sloganlarının anons edildiği salonda, Kılıçdaroğlu kürsüye çıkarken salondakiler de alkışlarla destek verdi. Herkes Kılıçdaroğlu'nun salona girişini aşağıdan beklerken, Kılıçdaroğlu'nun kürsüye arkadan alkış yaparak gelmesi kameramanlar arasında kısa süreli şaşkınlık yaşanmasına sebep oldu.

Seçim bildirgesini açıklayan Kılıçdaroğlu, kürsüde 1 saati aşkın bir süre kaldı. Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu'nun da katıldığı toplantıya genel başkan yardımcıları, milletvekilleri ve adayların yanı sıra il başkanları ve örgütler de katıldı. Kılıçdaroğlu, oturduğu yerde bir çocuğu kucağına alarak sevdi. Bu arada, CHP Yozgat milletvekili adayı ise ayağını kırdığı için toplantıya tekerlikli sandalye ile geldi.

Partililerin aranarak alındığı ve geniş güvenlik önlemlerinin alındığı toplantıya basın mensupları da büyük ilgi gösterdi. Seçim bildirgesini açıklayan Kılıçdaroğlu, "Sandığa gideceksiniz, çekinmeden, gurur duyarak, onur duyarak, korkmadan mührünüzü altı okun böğrüne basın. O mühür sizi çocuklarınızın ve torunlarınızın yaşanacak bir Türkiye'ye 'merhaba' mührüdür." dedi.

CHP'nin, 7 Haziran seçimleri için aday gösterdiği milletvekilleri, özgeçmişleri ve fotoğraflarıyla birlikte sinevizyondan gösterildi. Adaylıktan çekilmekten vazgeçtiğini açıklayan iş adamı Mustafa Baysan ise Mersin 4. sıra milletvekili adayı olarak anons edildi.

CHP'NİN SEÇİM ŞARKSI

Salondaki koltuklara, CHP'nin 200 sayfalık bir kitap haline getirilmiş 2015 Seçim Bildirgesi ve seçim vaatlerinin yer aldığı broşürler konuldu. CHP'nin seçim sloganları ise şöyle: "Yoksulu olmayan bir Türkiye, taşeron işçisi olmayan bir Türkiye, asgari ücretin vergisi olmayan bir Türkiye, kredi borcu çaresizliği olmayan bir Türkiye, kiraya mahkumiyeti olmayan bir Türkiye, öğretmen ve öğrencisinin sorunları olmayan bir Türkiye, emeklisinin derdi olmayan bir Türkiye, esnaf ve KOBİ'sinin sorunları olmayan bir Türkiye, esnaf ve KOBİ'sinin sorunları olmayan bir Türkiye, çiftçisinin sorunları olmayan bir Türkiye, işsizi olmayan bir Türkiye"

Kemal Kılıçdaroğlu'nun salona gelmesinin ardından CHP'nin seçim şarkısı çalındı. 'Yaşanacak bir Türkiye' başlığı altındaki seçim şarkısı, videosuyla birlikte yayınlandı. Seçim şarkısından sonra CHP'nin seçim vaatlerinin yer aldığı kampanya filmleri de gösterildi. Kongre merkezinin giriş katına, 'Yaşanacak bir Türkiye' sloganıyla, 'Korkmayın, yılmayın, sinmeyin' yazılı dev bir pankart asıldı. Kongre merkezine Kılıçdaroğlu'nun gerçek boyutlardaki fotoğrafları da yerleştirildi.

CHP'NİN SEÇİM BİLDİRGESİ

CHP'nin seçim bildirgesinde, tarafsız cumhurbaşkanı vurgusu yapıldı. Partiler üstü, sembolik yetkilerle donatılmış, yürütme ve yasama üzerindeki etkisi sınırlandırılmış bir cumhurbaşkanlığı modelinin yeniden tesis edileceği ifade edildi. Seçim bildirgesinde; keyfi tutuklama ve gözaltılarına son verileceği, sulh ceza hakimliklerinin kaldırılacağı, insan hakları ulusal denetim kurumu kurulacağı belirtildi. Gizli tanık uygulamasına son verileceği belirtilen bildirgede, HSYK'nın, Hakimler Yüksek Kurulu ve Savcılar Yüksek Kurulu olarak ikiye ayrılacağı ifade edilerek, "Hakimler Yüksek Kurulu ve Savcılar Yüksek Kurulu seçimlerinde kadınların temsilini artırmak için cinsiyet kotası getireceğiz. Yargıç ve savcıları idari olarak Adalet Bakanlığı'na bağlı olmaktan çıkaracağız." denildi.

CUMHURBAŞKANINA SEMBOLİK YETKİLER

Bildirgede, tarafsız cumhurbaşkanı için şöyle deniyor: "Partiler üstü, sembolik yetkilerle donatılmış, yürütme ve yasama üzerindeki etkisi sınırlandırılmış bir cumhurbaşkanlığı modelini yeniden tesis edeceğiz. Cumhurbaşkanının yargı ve diğer üst düzey bürokrasi atamalarındaki yetkilerini kısıtlayacağız. Cumhurbaşkanlığının bütçesini anayasal tanımlara uygun olarak mütevazi ve hesap verebilir hale getireceğiz. Örtülü ödeneğin keyfi biçimde ve siyasi amaçlarla kullanılmasını engelleyecek şekilde yasal düzenlemeleri yapacağız. Cumhurbaşkanına hakaret suçunun, yurttaşları sindirme amacıyla kullanılmasını mümkün kılan yasaları kaldıracağız."

Medya kuruluşları ve emekçileri üzerindeki baskıların kaldırılacağının vurgulandığı bildirgede, internet ve sosyal medya kullanımının özgürleştirileceğine dikkat çekildi.

"CEM EVLERİ YASAL STATÜYE KAVUŞACAK, ZORUNLU DİN DERSLERİNİ KALDIRACAĞIZ"

Diyanet İşleri Başkanlığı'nın tüm inançlara eşit mesafede duracak şekilde yeniden yapılandırılacağının anlatıldığı bildirgede, cem evlerinin diğer ibadethaneler gibi yasal statüye kavuşturulacağı belirtilerek, "Zorunlu din derslerini kaldıracağız. Bu dersleri çoğulcu bir içeriğe kavuşturacak ve seçmeli hale getireceğiz. Din ve inanç temelli ayrımcılık ve nefret suçlarına karşı yasal yaptırım uygulayacağız." diye ifade etti.

Anadil konusunda ise talep eden tüm yurttaşlara anadil öğrenimi olanağının sunulacağı ifade edildi. Bildirgede, şöyle denildi: "Suriye sınırındaki mayınlı arazileri temizleyecek, tarım amaçlı kullanım için yoksul köylülere dağıtacağız. Koruculuk sistemi kaldırılacak. Adları değiştirilen yerleşim yerlerinin eski adlarının yeni adlarıyla birlikte kullanılmasına olanak tanıyacağız. Faili meçhul cinayetlerde zaman aşımını kaldıracağız. Dersim arşivlerini tarihçilerin erişimine açacağız. Madımak Oteli'ni Hoşgörü Müzesi yapacağız. Diyarbakır Cezaevi'ni İnsan Hakları ve Demokrasi Müzesi'ne dönüştüreceğiz."