Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kayseri Milletvekili Çetin Arık, siyasi çıkarlar için ülkeyi kaosa sürükleyenleri halkın affetmeyeceğini söyledi.

Gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Arık, 7 Haziran seçimlerinin ardından CHP’nin sadece ve sadece Türkiye’nin ve Türk Milletinin çıkarları için mücadele ettiğinin altını çizerek, “Biz kimseyle kırmızı plaka pazarlığı yapmadık. Biz Türkiye’nin huzuru ve mutluluğu için ve halkımızın istekleri doğrultusunda hareket ettik. Siyasi çıkar için ülkeyi kaosa sürükleyenleri bu millet affetmeyecek” şeklinde konuştu.

CHP Kayseri Milletvekili Çetin Arık, 7 Haziran seçimlerinin ardından sandıktan uzlaşma çağrısı çıktığını belirtip, CHP’nin tüm adımlarını halkın bu çağrısını dikkate alarak attığını ifade etti. Türkiye’nin bir yanda tırmandırılan terör olaylarının yanı sıra ekonomik bir dar boğazla mücadele ettiğini hatırlatan Arık, “CHP olarak 7 Haziran seçimleri öncesinde toplumun taleplerini göz önünde bulundurarak, başta halkımızın ekonomik beklentileri olmak üzere, Türkiye’nin huzur ve barış ortamına kavuşması için bir dizi proje ürettik. Halkımızdan ilgi gören bu projelerimiz, Türkiye’nin içinde bulunduğu konjonktür gereği sandıktan yeterli desteği bulamadı. Halkımız tercihini Türkiye’deki kutuplaşma ikliminin son bulması için uzlaşıdan yana kullandı. Biz halkımızın bu talebini dikkate alarak, 7 Haziran seçimlerinin ardından tüm adımlarımızı bu doğrultuda attık. Hiçbir zaman bozan değil, her zaman yapan taraf olmaya özen gösterdik” diye konuştu.

CHP’nin olumlu yaklaşımını diğer partilerin göstermediğinin altını çizen Arık, koalisyon görüşmelerinde de parti taleplerinin değil toplumun taleplerinin ilke olarak ortaya konulduğunu söyledi. Arık, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “CHP koalisyon görüşmelerinde seçim meydanlarında dile getirdiği, toplumun beklentilerini bir kez daha dile getirdi. Hukukun üstünlüğünün yeniden sağlanması. 12 Eylül darbe hukukunun tarihe gömülmesi. Siyasi ahlak egemen olması, refahın tabana yayılması ve sosyal devletin hakim kılınması. Cumhurbaşkanı’nın anayasal sınırlara çekilmesi. Örtülü ödeneğin yalnızca Başbakan tarafından kullanılması. Barışçı ve rasyonel bir dış politika çerçevesinin çizilmesi. Gençleri potansiyel suçlu gören anlayışa son verilmesi. Özgürlüklerin alanının genişletilmesi. TRT ve RTÜK’ün siyasi iktidarın aracı olmaktan çıkarılması, medya üzerindeki baskılara son verilmesi. Vergi denetiminin siyasi araç olmaktan çıkarılması. Kamu maliyesinin şeffaf kılınması. Özgürlükçü, demokratik bir anayasanın yapılması. Yolsuzluklarla etkin mücadele edilmesi talepleriyle masaya oturduk. Biz kimseyle kırmızı plaka pazarlığı yapmadık. Biz Türkiye’nin huzuru ve mutluluğu için ve halkımızın istekleri doğrultusunda hareket ettik. Siyasi çıkar için ülkeyi kaosa sürükleyenleri bu millet affetmeyecek.”

Her gün şehit haberlerinin geldiği bir dönemde siyasi hesap peşinde koşanların Türkiye’ye ihanet ettiğini vurgulayan Arık, “Her gün şehit haberleri geliyor, ocaklara ateş düşüyor. Her gün anaların yüreği yanıyor. Bizlerin görevi yüreklere düşen bu ateşi söndürmektir. Bunun için siyasi çıkarları bir kenara bırakıp, Türkiye’yi bu kaos ortamından çıkarmak için mücadele etmeliyiz. Üç milletvekili daha fazla çıkarma hesaplarıyla bu acıyı istismar edenler unutmasınlar ki bu ihanetlerinin bedelini er ya da geç ama mutlaka ödeyeceklerdir. Hiçbir siyasi başarının bedeli insan hayatı olamaz, olmamalıdır. Siyasilerin öncelikli görevi daha fazla milletvekili çıkarmak değil, bu ülkenin evlatlarının burnunun bile kanamamasını sağlamak, huzur ve mutluluğunu temin etmektir.” dedi.