Merhum Necmettin Erbakan'ın zamanında ahlak sorununa dikkat çektiğini, kendilerinin de buna gülüp geçtiğini ifade eden CHP Milletvekili Bülent Kuşoğlu, 13 yıllık AK Parti döneminin ardından Türkiye’deki en büyük sorunun ahlaki bozulma olmasından dolayı duyduğu üzüntüyü dile getirdi.

CHP Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında Türkiye’nin bir ahlak çöküşü içinde olduğunu ifade ederek “Türkiye’de bir siyasi ahlak çöküntüsü var. Genel olarak bir ahlak çöküntüsü var. Siyasi ahlak çöküntüsü ahlakı da toplumu da çok etkilemiş vaziyette.” dedi. Ahlak sorununun çözülmediği sürece hiçbir şeyin çözülemeyeceğini ifade eden Kuşoğlu, “Maalesef şunu söylüyor millet; ‘Herkes çalar, siz de olsa çalarsınız. Bütün siyasiler çalar, yolsuzluk yapar’. Bakın, bunun kadar tehlikeli başka bir şey yok. Toplum yolsuzluğu, hırsızlığı artık makul kabul ediyor. Böyle bir noktaya gelmiş vaziyetteyiz. Böyle bir toplumdan, böyle bir siyasi anlayıştan, bu hale gelmiş bir medyadan doğru, dürüst, olumlu anlamda hiçbir şey üretemezsiniz.” diye konuştu.

‘HIRSIZLIĞI MAKUL EDEN BİR TOPLUM DİBE VURMUŞTUR’

Yolsuzlukların ilk insanlardan gelişmiş toplumlara kadar her zaman var olduğunu ifade eden Kuşoğlu, ancak her aklı başında insanın yolsuzluk ve hırsızlıkla mücadele etmek olduğunu vurguladı. “Bunu (hırsızlık ve yolsuzlukları) makul kabul etmek, yani ‘herkes çalar, boş verin’ diyen bir toplum artık dibe vurmuş demektir.” diyen Kuşoğlu, OECD’nin Rüşvetle Mücadele Raporu’nda Türkiye’nin durumunun ‘çok kötü durumda’ olduğunu anımsattı.

‘ERBAKAN HOCA AHLAK SORUNUNDAN SÖZ EDİNCE GÜLERDİK’

CHP’li milletvekili Bülent Kuşoğlu, “En başta ahlak sorunu varken başka bir şey mücadele edilmesi beklenebilir mi? Erbakan Hoca, özellikle 1970’lerde ahlak sorununu çok gündeme getirirdi, gülerdik. Konuyla ilgili espri yapardık. Ama şimdi onun çocuklarının, torunlarının iktidarı döneminde, 13 yıllık iktidarı döneminden sonra bu konunun en önemli sorun olarak ortaya çıkmasından hakikaten büyük üzüntü duyuyorum. Şaşkınlıkla karşılıyorum.” diyerek partilerin anlaşarak mutlaka bir siyasi ahlak yasasının Meclis’ten çıkması gerektiği üzerinde durdu.