CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel, İç Güvenlik Paketi'nin demokrasiyi askıya alma yasası olduğunu söyledi. Parlamentolarda kanun yaparken milletvekillerinden, esaslı bir demokrasi bilincine sahip olmasının beklendiğinin altını çizen Özel, "Bugün ortaya koyulan kanun tasarısını Meclis gündemine getiren iradenin bırakın esaslı bir demokrasi bilincini, asgari bir demokrasi bilincini bile barındırdığını söylemek gerçekten güç." dedi.

Bir parlamentoda yasama ve yargıyı yürütmenin emrine verecek, yürütmeye bağlayacak, yürütmeyi de adeta bir kişinin insafına ve uygulamalarına terkedecek bir kanun yapılamayacağını dile getiren Özel, "Parlamentonun yasa yapma yetkisi, parlamentoların yasa yapma yetkisi anayasasıyla, iç tüzükle ve en önemlisi evrensel hukuk normlarıyla sınırlıdır. Demokrasilerde yaşam hakkını ortadan kaldıracak yasa olmaz, böyle bir yasa teklifi veremezsiniz. Demokrasilerde, demokrasiyi askıya alacak bir yasa olmaz, bunu yasalaştıramazsınız. Kuvvetler ayrılığını ortadan kaldıracak yasaları, parlamentonun gündemine getiremezsiniz. Bir yasa yapıp polise, kolluk güçlerine vatandaşın seyahat özgürlüğünü, vatandaşın özel hayatının gizliliğini, toplantı ve gösteri özgürlüğünü kısıtlayacak, askıya alacak yetkiler veremezsiniz ancak üzerinde görüştüğümüz bu yasa, adeta ülkenin gündemine polis devletini getirmektedir. Suriye ve İran'da dahi tartışılan ve eleştirilen maddelerin 2015 Türkiye'sinin gündemine getirilmesi, tartışılması fevkalade üzücüdür." diye konuştu.

Özel, "Sürekli bir algı yönetimine alışmış ve gerçeklerle değil, yarattığı algı üzerinden ülkeyi yöneten iktidarın Başbakan, İçişleri Bakanı, hattâ Cumhurbaşkanı eliyle ve ağzıyla bu ülkede bu yasaya karşı çıkanları 'bonzaiciler' diye nitelendirmesi, siyasi nezaket bir yana genel ahlâk kurallarına da aykırıdır. Bunu, dün verilen önergelerde gördük. Sizin dışınızda, asgari sizin standartlarınıza bütün muhalefet partileri iştirak etti ama onların bonzaiyle daha etkin mücadele etmek için verdikleri önergeleri sizin grubunuz reddetti. Şimdi o meydanlara çıkıp sayın genel başkanımızın adını ağzına alarak, 'Sizi gidi bonzaiciler!' diyen Başbakan, bakalım o meydanlardaki insanların suratına bundan sonra nasıl bakacak?" diye konuştu.

Özel, şöyle devam etti: "Bu yasaya karşı çıkanlar molotofçudur, diyecek kadar meseleyi ileriye götüren Başbakan'a cevap, İdris Naim Şahin'den geldi. Bu dönem bakanınızdı, buradaydı. Bizler eleştiriyorduk, siz onu savunuyordunuz. Dedi ki İdris Naim Şahin, '2009'da İstanbul Küçükçekmece'de, lise öğrencisi Serap Eser'in İETT otobüsünde yanarak ölmesine sebebiyet veren molotofu MİT mensupları atmıştı.' Bunu yalanlamadınız, bunun üzerine bir soruşturma açmadınız, bunu kabullendiniz. Şimdi siz kim oluyorsunuz da dönüyorsunuz, muhalefet partisine 'molotofçular' diyorsunuz? Bir de Başbakan'ın ifadesi, diyor ki, 'Hangi Avrupa demokrasisinde molotof suç değil?' Sanki Türkiye'de mevcut mevzuatta suç değilmiş gibi. Bunlar vicdanla bağdaşacak yaklaşımlar değil. Valilere, kaymakamlara olağanüstü hal bölge valisi yetkileri veren, savcının ve hâkimin yetkilerini veren, yani yargı yetkisiyle donatan ve devlet adamı olması gereken valileri, hükümetin ve Recep Tayyip Erdoğan'ın adamı yapan bu yasaya sonuna kadar karşıyız."