Tekrar aday olmayarak TBMM’ye veda etmeye hazırlanan CHP İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel, basın mensuplarıyla biraraya geldi. 2019 yerel seçimlerinde İzmir Büyükşehir belediye başkanlığı için aday olup olmayacağı sorusuna, “Milletvekilliği için aday olmayınca, ‘Demek ki belediye başkanı adayı olacak’ diye değerlendirmeler yapılıyor. Belediye başkanlığı seçimi olmayınca da milletvekili adayı olacağımı düşünüyorlar. Ben bu durumdan hakikaten üzülüyorum. Böyle bir planım yok. Açık ve net söylüyorum, siyasette yeni arkadaşların, gençlerin öne çıkması gerektiğine inanıyorum. 2014 genel seçimlerinde de bunu çok tartıştık. Bana ‘aday ol’ diyen önemli görevdeki arkadaşlar oldu. Ben görevi kabul etmeyeceğimi söyledim, hattâ Aziz Başkan’a da, aday olma, genç arkadaş çıkartalım dedim.” diye konuştu.

'STADA GİTME DEDİM'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu’nu kapıda karşılayan, karşılama sırasındaki duruşu sebebiyle eleştirilen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’na, Erdoğan’ın toplu açılış yaptığı stada gitmemesini söylediğini de belirten Yüksel, “TBMM’nin belirlediği protokol var. Başkan, Cumhurbaşkanı'nı havalimanında karşılamak ve uğurlamak zorunda. Bu seçimde Cumhurbaşkanı ve Başbakan kendisini ekstra ziyarete geldi. ‘Sana ziyarete geliyoruz’ diyeni kabul etmeme şansı yok. Ben kendisine söyledim. Ona, stada gitme dedim. Gitmek zorunda değilsin. Gidince beklemeden konuşma verdiler. Eğilme meselesinde Aziz’in alçak gönüllükte üstüne yoktur. Birincisi herkese ‘abi’ der, hattâ bana kaç kişi, ‘Bana abi diyor.’ demiştir. Birisini görse abi der, eğilir, nezaket gösterir. Bu onun kendi yapısı ile ilgilidir. Başkanın bu tavrı valiye örnektir. Binali Yıldırım’ı karşılıyor ama bizi karşılamıyor. Yine Aziz Bey’in İzmir’de ‘AKP’yi ikiye katlarız’ değerlendirmesine de katılıyorum. İzmir’de AKP teslim olmuştur. Artık yoktur.” dedi.

İzmir’e Başbakanlık ofisi açılmasını da değerlendiren Yüksel, “Hizmet edemiyorsan politik gösteri yap diye bir laf vardır. Başbakanlık ofisinin açılması seçim öncesinde tamamen siyasi amaçlı politik gösteridir, çünkü İzmir’e verdiği bir şey yok. Bununla kapatmaya çalışıyorlar. Değil Başbakanlık ofisini, Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nı getirseler bir şey olmaz.” diye konuştu. Yüksel, Soma maden faciasında şehit olanlar kaybedenler için toplanan paraların nerelere harcandığını sormasından sonra Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın kendisi için kullandığı “okuma özürlü” ifadesine de cevap verdi. Yüksel, “Bunu sadece bu bakan yapmadı. Çevre ve Şehircilik Bakanı da aynısını yaptı. Bir soru sorulduğunda, ‘bunlar anlamaz, bilmezler’ mantığı ile hareket ediyorlar. Üslup olarak cevabı lümpencedir. Bir bakan cevabı değildir. Soma’da ölen 301 vatandaşımızın sanki kendisi yanında biz de karşısındaymışız gibi bir izlenim vermeye kalktı. İşin terbiyesiz yanı da budur. Bakan orada öldüren taraftır, biz ise ölenlerin tarafındayız. Taner Yıldız maden cinayetlerinin sorumlusudur. Orada bir katil arayacaksa herkes ona bakacak. O sistemi koyan, üretime zorlayan, ağustos ayında sıcakta Karabağlar’da dağıttığı kömürün bedelidir bu durum.” ifadelerini kullandı. Yüksel, AKP’nin bu dönem en zayıf bakanını İzmir’e gönderdiğini de söyledi.