25. Dönem Milletvekili Genel Seçimleri'nin ardından Parlamento'ya giren milletvekilleri, mazbatalarını aldıktan sonra kayıt işlemleri için Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) gelmeye devam ediyor. CHP Grup Başkanvekili Engin Altay da kayıt işlemlerini tamamladı. Milletvekili rozetini kızı taktı.

Gazetecilere açıklamalarda bulunan Altay, görüşmelerde CHP'nin tavrının aktarıldığını ve hiçbir partinin yok sayılmadığının vurgulandığını ifade etti. Partiyi değil devleti düşündüklerini söyleyen CHP'li Altay, seçmenin hükümeti şekillendirdiğini ve bunun formal bir zemine taşınması gerektiğini kaydetti.

Kendisine ait olan "Siyasette her şey mümkündür, hiçbir şey imkansız değildir" sözünü hatırlatan Altay, erken seçim için çok erken olduğunu vurguladı. Erken seçimi istemenin seçmenin iradesine saygısızlık ve haksızlık olacağının altını çizen Altay, seçmenin böyle istediğini ve istemesi halinde tek partiye hükümet etme hakkı verebileceğini aktardı.

Önceliklerinin muhalefet bloğunun bir hükümet oluşturması olduğunu dile getiren Altay, CHP dışındaki muhalefet partilerinin birbirlerine yok sayan bir tutum içinde olduklarını savundu. Milletin seçtiği bir partiyi başka bir partinin yok hükmünde saymasını çok doğru bulmadığını belirten Altay, "Bir araya gelinemiyorsa bu parlamentoda neden varız?" diye sordu.

Meclis Başkanlığı seçimlerine ilişkin bir soruya ise Altay, "Dördüncü turda en çok oyu alan iki adayın yarışacağı bir seçim olacak. Orada artık 276 aranmıyor. O süreye kadar hükümet çatısı çatılmışsa Meclis Başkanı üçüncü turda seçilir. Üçüncü turda Meclis Başkanı seçilmemişse bilin ki hükümetin çatısı çatılmamıştır, dördüncü tura gider. Bir parti birden çok aday gösterebilir." diye konuştu.

Yüzde 60'lık muhalefet bloğunun bir arada olmasının MHP ve HDP'den yapılan açıklamalara bakıldığı zaman çok kolay gözükmediğini ancak bunun imkansız demek olmadığını belirten Altay, siyasette her zaman herşeyin mümkün olduğunu kaydetti.

Başbakan Davutoğlu'nun açıklamalarıyla ilgili de Altay, azınlık hükümetinin son çare olduğunu, bu hükümetlerin ömrünün çok kısa ve iş yapma kabiliyetlerinin düşük olduğuna dikkat çekti. Zaman kaybının bile olacağını dile getiren Altay, kırmızı çizgi konusunda "Kırmızı çizgileri genel başkanımız koymadı, CHP'nin ilkelerini ortaya koydu. 14 maddelik ilkeler programını aslında Adalet ve Kalkınma Partisi'nin de hayır diyebileceği şeyler değil." şeklinde konuştu.

Davutoğlu'nun "Cumhurbaşkanını tartışmayız" dediğini aktaran Altay, kendilerinin de Cumhurbaşkanının tartışılmasını istemediğini vurguladı. Cumhurbaşkanının kendisini tartıştıracak sahaya girmemesini isteyen Altay, "Anayasa çizgisinde kalırsa biz Cumhurbaşkanını niye tartışalım?" diye sordu.

Cumhurbaşkanının Anayasaya saygılı davranmadığı için tartışıldığına dikkat çeken Altay, Davutoğlu'nun Cumhurbaşkanına 'kendinizi tartıştırmayın' demesini beklediklerini kaydetti. KPSS operasyonlarıyla ilgili bir soruya da Altay, "Geçmişte belli ki hukuk dışı işler olduğu görülüyor ya da öyle bir algı var. Elbette soruşturma kovuşturma yapılmalıdır. Ama hükümetteki bu paralel paronayası, paralel sendromu çok sayıda haksız, gereksiz yere bir sürü suçsuz insanın da emniyetlerde, adliyelerde zamanların geçirilmesine yol oluyor. Bu da üzücü bir durum." dedi.