Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “AGİT diye bir örgüt var Avrupa’da. Şimdi bunlar kendilerine göre bir rapor hazırlıyorlar. Türkiye’deki seçimler şöyle olmuş, böyle olmuş. Önce haddinizi bilin haddinizi. Sizin hazırlayacağınız o siyasi içerikli raporları biz ne görürüz, ne duyarız, ne biliriz. Biz yolumuza devam ederiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan, 16 Nisan halk oylamasının ardından bugün Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde halka hitap etti. Konuşmasında Erdoğan, “Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin her hal ve şart altında kazananı milletimiz olmuştur, ülkemiz olmuştur. Kardeşlerim üye sayısı 600 çıkan meclis kanun çıkarma ve denetleme görevlerini daha güçlü ifa edecektir. Yargımız, milletimiz adına adaletin tesisi için çalışmayı sürdürecektir. Bu yeni sistemin yürürlüğe gireceği önümüzdeki seçimlere kadar hem ülke olarak hem de yönetim olarak yapmamız gereken pek çok iş bulunuyor. Meclisimiz yeni sistem için gereken uyum kanunlarını çıkartacak ve Hakimler ve Savcılar Kurulunun kendi kontenjanına düşen üyelerini seçecektir. Ah ne yalanlar söylediler be, neler söylediler. Meclisin yetkileri yokmuş” dedi.

“Parlamento bugüne kadar Hakimler ve Savcılar Kuruluna üye veriyor muydu?” diyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Ama şimdi 7 üye orası seçecek, 4 tane ben, bir Adalet Bakanı, bir de müsteşar, yeni oluşum bu. Üç daire vardı. İkiye düşüyor. Doğru konuşmadılar. Burası sizin eviniz, burası milletin evi. Burayı yadırgayanlar oldu. Biz ne dedik. ‘Bu külliye milletin evidir.’ İşte millet, işte devlet. Hükümetimiz bir yandan yatırımları devam ettirirken, diğer yandan yeni projelerin hazırlıklarını yürütecektir. Yeni sistemi tüm uyumları ile tüm unsurları ile uygulamaya geçirmiş olacağız. Türkiye’nin demokraside, ekonomide, dış politikada, güvenlikte atması gereken çok önemli adımlar var. İşte AGİT diye bir örgüt var Avrupa’da. Şimdi bunlar kendilerine göre bir rapor hazırlıyorlar. Türkiye’deki seçimler şöyle olmuş, böyle olmuş. Önce haddinizi bilin haddinizi. Sizin hazırlayacağınız o siyasi içerikli raporları biz ne görürüz, ne duyarız, ne biliriz. Biz yolumuza devam ederiz. Onu siz külahımıza anlatın. Bu ülke Batı’nın hiçbir ülkesinde görülmeyen en demokratik seçimlerini gerçekleştirmiştir. Sizler Türkiye’nin bakanlarını Avrupa’ya sokmazken, oralarda toplantı yaptırmazken utanmadan, sıkılmadan bu seçimler hakkında gölge düşürme yarışına boşuna girmeyin. Netice alamazsınız artık, sür eşeği Niğde’ye. Niğdeli kardeşim size ne diyeceğini gayet iyi bilir. Seçimlere kadar geçecek sürede bunların hepsini de hükümetimizle, kurumlarımızda işbirliği içinde uygulayacağız. Milletimizin bize işaret ettiği yol budur. Ülkemizin kaybedecek tek bir dakikası bile yoktur. Durmak yok, unutmayın uzun ince bir yoldayız. Onun için daha çok çalışacağız. Daha çok çalışacağız.”

“Tencere tavacılar çıkmış ortaya”

16 Nisan referandum sonuçları sonrası gündemi değerlendiren Erdoğan, “Şimdi gazete ilanları gördüm. Baktım ki tencere tavacılar çıkmış ortaya. Neymiş, onlar da ‘hayır’ı kutluyorlarmış. Yahu galibiyetin mutluluğunu biliyoruz da, galibiyetin eğlenmesini biliyoruz da, mağlubiyetin nasıl kutlandığını şimdi öğreniyoruz. İşte bunlar Gezici, tencere tava hep aynı hava devam ediyorlar” şeklinde konuştu.

Erdoğan, siyasi parti çatısı altında referanduma ilişkin değişiklikleri 81 ili gezerek anlattıklarını söyleyerek, “Buna karşı çıkanlara her şeye rağmen saygı duyduk. Seçim meydanlarında onların yanlışlarını, yalanlarını, eksiklerini milletimize ifade etmek, bu mücadeleyi vermek elbette görevimizdi. Bu demokratik mücadeleyi verdik. Sayın Başbakan, Sayın Bahçeli 81 vilayetin hepsini gezdik. Gidilmedik yer bırakmadık” diye konuştu.

“7 kere mağlup oldular. Şimdi 8’nci kez yine mağlup oldular” ifadelerini kullanan Erdoğan, “Ama bakıyorsun gene tencere tava. Bizim sadece terör örgütlerine karşı müsamahamız yoktur. PKK’sından FETÖ’süne kadar ülkemize ve milletimize ihanet içerisinde olan tüm terör örgütleri ile mücadelemize kararlılık ile devam edeceğiz” dedi.

“Ya Türkiye’ye verdikleri sözleri derhal tutacaklar ya da sonuçlarına katlanacaklar”

Avrupa’nın halk oylamasına karşı göstermiş olduğu tutuma değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kendiler gibi düşünmeyen vatandaşlarımızın üzerine atları ile itleri ile köpekleri ile saldıracak kadar ileriye götüren ülkeler oldu. Şimdi aynı çevreler bizi Avrupa Birliği üyelik görüşmelerimizi dondurmakla tehdit ediyorlar. Her şeyden önce bu onların vereceği bir karar değil ama bu bizim çokta önemli değil. Yeter ki AB bu kararını versin ve bize tebliğ etsin. 54 sene AB kapısında bizi bunlar beklettiler. Otururuz, konuşuruz bir güven oylaması da onun için yaparız. İngiltere Brexit yaptı, kurucusu olduğu Avrupa Birliğinden şu anda İngiltere çıkıyor, Norveç çıktı. Kararı verecek merci neresi? Millet. Gideriz milletimize, millet ne karar veriyor, biz de ona uyarız. Ya Türkiye’ye verdikleri sözleri derhal tutacaklar ya da sonuçlarına katlanacaklar. Bu iş öyle terör örgütlerini el altından silahla, parayla desteklemek suretiyle ülkemizin üzerine salmakla olmaz” açıklamasında bulundu.

“Fırat Kalkanı bizim son değil, ilk operasyonumuzdur”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fırat Kalkanı Operasyonu’nun son olmayacağına vurgu yaparak, “Suriye’de terör örgütlerine verdikleri destekle ülkemize karşı husumetlerini açıkça ilan etmekten çekinmeyenler şunu bilsinler, Türkiye ne pahasına olursa olsun sınırlarının yanı başında bir terör örgütüne veya bir terör oluşumuna asla izin vermeyecektir. Bölgede paralı asker gibi kullandıkları teröristlerle Türkiye’yi dize getirebileceklerini sananlar yanıldıklarını çok yakında görecekler. Fırat Kalkanı bizim son değil, ilk operasyonumuzdur. Ülkemize yönelik eylemleri ve tehditleri ile sınırlarımızda beslenen terör örgütlerinin kökünü kurutmak için nereye ve ne kadar operasyon gerekiyorsa hepsini yapmakta kararlıyız” dedi.

“Her gittiğimiz yerde vatandaşlarımızla Rabialarımızı boşuna tekrarlamıyoruz” diyen Erdoğan şunları kaydetti:

“Buradan bir kez daha şöyle Kandil’inden Pensilvanya’sına, Avrupa’sından Batı’nın en ucuna herkesin duyacağı bir şekilde tekrarlamaya var mıyız? Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Kardeşlerim 80 milyon tek millet. Bayrağımız belli asla tereddüt yok. Tek vatan 780 bin kilometrekare ile. Asla ameliyat yaptırtmayız. Yapanlar bedelini ağır öder. Ve tek devlet. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nden başka devlet kabul etmeyiz. İşte bu 4 hassasiyete saygı duymayan hiç kimse dostumuz değildir, müttefikimiz de değildir. Bizim milletimize sözümüz var. Ülkemizin bekası için ne gerekiyorsa yapacağız. Onun için bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, beraber olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız.”

Erdoğan, vatandaşlarla birlikte İstiklal Marşı’ndan bir kısım okuyarak, “Biz size efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik. İnşallah biz de yurdumuzu alçaklara uğratmayacağız. Şehitlerimizin ve ecdadımızın emanetine sahip çıkacağız. Bayrağımızın gururla dalgalanmaya, ezanlarımızın şevkle okunmaya devam etmesi için gerekirse gövdemizi siper etmekten çekinmeyeceğiz. Büyük Türkiye, güçlü Türkiye, istikrarlı Türkiye yolunda verdiğimiz bu mücadelede gösterdiğiniz sevgi için, coşkunuz için, vefanız için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.