Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Türk halkından meydanlara çıkmasını ve demokrasiye sahip çıkmasını istedik. Ve Türkiye’de yüzde 52’lik bir oranla hükümeti seçmiş halk da sokağa döküldü ve yapılan haince darbe girişimine karşılığını verdi” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, El Cezire kanalında FETÖ darbe girişimiyle ilgili açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "4 günlük bir tatil için Marmaris’e gitmiştim ve oraya gittikten sonra darbe girişimiyle ilgili haber bana ulaştı. Gerekli kişileri haberdar ettik ve burada bir basın açıklaması yaptık. Halkımızın endişeye kapılmamasını istedik. Tabi ki Türk halkından meydanlara çıkmasını ve demokrasiye sahip çıkmasını istedik. Ve Türkiye’de yüzde 52’lik bir oranla hükümeti seçmiş halk da sokağa döküldü ve yapılan haince darbe girişimine karşılığını verdi" dedi.
“Size darbe haberi nereden geldi?” sorusuna Erdoğan, “Bana eniştem söyledi ama başta inanmak istemedim. Sonrasında istihbarat teşkilatı ve farklı kaynaklardan doğrulandıktan sonra orada ben ve enerji bakanı gerekli adımları atarak Dalaman’a hareket ettik. İstanbul’da da bazı sıkıntılarla karşılaştık. Alçak uçuş yapan F-16’ları duyduk ama on binlerce kişinin sokaklara döküldüğünü de gördük. Her şeyi kontrol altına almaya çalıştık. Ondan sonraki sürece yönelik adım attık. 12 saat içerisinde işi kontrolümüz altına aldık.Bu gelişmelerle birlikte de bizler bir şeye çok dikkat ettik. Gezi olaylarında daha önce edinilmiş tecrübelerimiz var, bu değerlendirmenin neticesinde Birinci Ordu komutanımızın yaptığı açıklama. Ardından savcılarımızın açıklamaları süreci kontrol altına almaya çok yardımcı oldu" cevabını verdi.
“İstihbarat nasıl önceden müdahale edemedi?” sorusu üzerine Erdoğan, "Bunun bir istihbarat zaafı olduğu ne yazık ki ortada. Güçlü bir istihbarat olsaydı bu Fethullah terör örgütü olmazdı. Dünyada en güçlü istihbarat örgütünün dahi zaafları vardır. Tabii bunları minimize etmek çok önemli. Hem istihbarat örgütünün çok daha güçlü olması ve buna göre adımı atmak gerekir. Ama ben şunu görüyorum istihbaratta teknolojiden öte insani istihbaratın çok daha önemli olduğunu görüyorum, dolayısıyla bu adımları çok güçlü bir şekilde atmak lazım. Ben şu anda bu darbe girişiminin bastırılmasının bir son olduğunu kabul etmiyorum, bundan sonraki süreçte kendilerine göre farklı planları olabilir. Ne kadar farklı planı olursa olsun şunu bilmek lazım. Devlet milletiyle el ele olduğu sürece bunlara yol vermez, millet devletine sahip çıkmıştır. Tanklar netice alamamıştı, tankların karşısında milletin duruşu çok önemliydi" dedi.
“Eğer bu darbeyi görmediyseniz bu kadar binlerce insanı nasıl bir anda bulabildiniz?” sorusuna Erdoğan, "Geçmişe yönelik elimizde birçok şüpheliler var, ama yasalar birçok şeyi engelleyince bu darbe girişiminin içerisinde bunların olduğunu, aktif rol oynadığını görmek ve bütün igili kurumların da bu kişilerle ilgili nereden bunların bağlantıları var bu bağlantılar belliydi zaten. İstihbaratın elinde bunlara yönelik bilgiler vardı. Şimdi bu bilgiler düzenlenerek öne sürüldü. Bunları şu an yargı gözaltında almış olduğu insanlarla yaptığı sorgulamada emniyet milli İstihbarat çok daha yoğun bir çalışmayla bu adımları atıyor.
İnsani istihbaratla da ciddi bilgiler akmaya başladı. Şu an itşbariylE 9004 gözaltı var. 1933 tutuklu var. Tabii kİ bu gözaltı ve tutuklularla birlikte bitti mi bu İş? Hayır bitmedi, ben İnanıyorum ki gözaltılar ve tutuklular daha birçok isim verecekler.
Biz bir demokratik hukuk devletiyiz, yasalar çerçevesinde yargı çalışmalarını sürdürüyor. İtirafçılar çıkmaya başladı. Birçok isimleri veriyorlar ki bunlar Pensilvanya’daki terör örgütünün başıyla bağlantıları çok daha açık net çıkmaya başladı" karşılığını verdi.
“ABD ve Batı sizi demokratik olmamakla suçluyor. Buna yanıtınız nedir?” sorusu üzerine Erdoğan, "Benim söyleyeceğim tek şey var, kısa bir süre içerisinde Fransa’daki terör eylemeleri karşısında Fransa’nın aldığı tavırları bir kenara koymak mümkün mü? Hepsinden öte orada da üç ay önce bir OHAL ilan edildi, ardından bir üç, ardından bir üç ay daha. Niye? Ülkenin huzuru için. Bu darbeye teşebbüs bir suç mudur değil midir, suçtur. Bunun faillerini yakalamak kimin görevidir ? Devletin görevidir. Kime teslim eder? Yargıya teslim eder. Yargı suçlu bulduklarını gereği neyse gereğini yapar.
Fransa Dışişleri Bakanı şahsımla alakalı böyle bir değerlendirme yaptıysa çok büyük yanlış yapmış, o bir defa işine baksın. Demokrasi dersi almak istiyorsa gelsin bizden alsın. Roman vatandaşları Fransa’dan gönderirken insan hakları noktasında ne denli sağlıklı düşündüklerini ortaya koymuşlardır. Türkiye üç milyon Suriyeliyi Iraklıyı misafir eden ülke konumundadır. Bize kimse ders vermesin. Biz şu an sadece darbeye kim karışmışsa onları alıyoruz. Devlet yapması gerekeni yapıyor" dedi
“Türkiye’de taraflar kutuplaşmıştı. Şimdi birlik görüyoruz. MHP, CHP, HDP, STK’larla hep birlikte darbeye karşı çıkıyor. Bu fırsatı kullanacak mısınız?” sorusuna Erdoğan, şu karşılığı verdi:
"Bizler işbirliğinden uzak bir hareket değiliz. Bizlere hareket edenler kendilerinde bu hakkı buluyor. Müsaade etsinler bizim de eleştiri hakkımıza saygı duysunlar. Biz her şeyi hukuk içeirsinde hareket etmek zorundayız. Tankların altında ezilerek ölenler var. 1500 yaralı var. Nasıl oluyor da bu insanlar hala ’Erdoğan diktatördür demokrat değildir’ gibi yaklaşımları yapıyorlar. Bu ülkemizin milletimizin ortak bir sorunudur. Kaldı ki ben milletin cumhurbaşkanıyım. Hepsiyle bir araya gelmek benim için bir şereftir."
Rus uçağını düşüren iki pilotun gözaltına alındığı haberinin hatırlatılarak, “Davutoğlu o dönem bana verdiği röportajda sınıra yaklaşanlar için açık bir emir olduğunu söylemişti. Eğer öyleyse şimdi niye gözaltına alındılar?” sorusu üzerine Erdoğan, “Şu an da hava sahasına girişleriyle ilgili bir sıkıntı yok. Hava sahası ihlalinde de uyarılar kendilerine yaşıldığı halde uyarılara rağmen geçiş var. Sorgulamaları yapılırken yakın bir zaman içerisinde meydana çıkar. Belki de bunlarla hiç bağlantısı yok ama Pensilvanya ile bağlantısı olabilir bu kişilerin. Bunun özellikle Rus uçaklarıyla bağlantılı olduğuna dair şu anda bizim elimizde bilgi yok. Bu kişiler bu darbe girişiminde bulunduklarına göre kendi askerine milletine vatandaşına, meclisine bombalayacak kadar ileri gidenlerdir. Cumhurbaşkanı Külliyesi’ni bombalayacak kadar ileri gidenler aynı şekilde bunları yapanlardan her şey beklenir. Tankla kendi vatandaşının üzerine gitmek suretiyle bunları yapanlar var.
Sonunda helikopterle Türkiye’den Yunanistan’a kaçıyor. Bunların çok garip bir yaklaşımları var, din anlayışı da çok farklı. Bir örnek vereceğim size. Pensilvanya’daki terörist başıyla ilgili yaklaşımları ’O bize şah damarından daha yakındır". Allah’tan başka şah damarında yakın hiçbir güç hiçbir varlık olamaz" dedi.
"Biz hukuk çerçevesinde yapılması gereken neyse hunların yapılmasını istiyoruz” diyen Erdoğan, “Biz demokratik parlamenter sistemden de asla taviz vermiyoruz vermeyeceğiz. Milletin huzuru için de yapılması gereken neyse yapacağız" dedi.
Gülen’in iade talebiyle ilgili soru üzerine de Erdoğan, "Devletler arası ilişkiler hissi olmaz. Biz ABD ile tüm bu belgeleri delilleri hepsini bakanlarımız vasıtasıyla kendilerine ulaştırıyoruz. Amerika’nın yetkili makamları mahkeme kararını verecektir. İki stratejik ortağız. Model ülkeyiz. Dayanışmamızı sürdürmemiz lazım. Gereken adımı inanıyoruz ki ABD atacaktır" dedi.