Başbakan Ahmet Davutoğlu, terör örgütü PKK'ya yönelik HDP heyetinin bugün yaptığı silahları bırakma çağrısını "Bugün yapılan açıklamayı ve onun uygulanmasını yakından takip edeceğiz." şeklinde değerlendirdi. Davutoğlu, "Mademki demokrasi inşa edildi, mademki 28 Şubat’ın bütün izleri birer birer siliniyor, 12 Eylül’ün izleri birer birer siliniyor. Artık bu topraklarda silah diliyle kimse konuşmamalıdır." şeklinde konuştu.

'ÇÖZÜM SÜRECİ YENİ BİR AŞAMAYA GELDİ'

Başbakan Ahmet Davutoğlu, bugün Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ile görüşen HDP heyetinin, terör örgütü PKK’ya yaptığı silah bırakma çağrısına ilişkin ilk değerlendirmesini Ankara’da gerçekleştirilen AK Parti Gençlik Kolları Kongresi’nde yaptı. Davutoğlu ilk olarak, “28 Şubat döneminde vatan evlatları arasında ayrım yapan zihniyet, sadece başı açık başı örtülü ayrımı değil, lehçesi, kültürü, örfü dolayısıyla ayrıma uğrayan etnik temelli her türlü dışlayıcılık yeni Türkiye’de artık yer bulamayacaktır. Milletinde fertlerinin ezeli ve ebedi kardeşliği için ilan ettiğimiz çözüm süreci bugün yeni bir aşamaya gelmiş bulunmaktadır. Artık gençlerimiz dağlarda ya da sokaklarda karşı karşıya gelmeyecekler. Artık Türkiye’nin geleceğinin teminatı olan gençler Selahaddin Eyyubi’nin, Alparslan’ın ordusunda yan yana yürüyen ataları gibi Türkiye’de de geleceğe yan yana yürüyecekler.” dedi.

'DEMOKRATİK SİYASETİN ÖNÜ AÇILACAKTIR'

2005’te Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Diyarbakır konuşması ile başlayan çözüm sürecinin, “Türlü badirelerden, tahriklerden, kumpaslardan geçerek bugünkü açıklama ile yeni bir zemine oturduğunu” ifade eden Davutoğlu, “Artık bu ülkede Türk-Kürt Sünni-Alevi gibi ayrımlar hiçbir şekilde bu milletin fertleri arasında nifak tohumu olacak şekilde kullanılamayacaktır. Türkiye’de şiddetin silahın dili sona erecek demokratik siyasetin önü açılacaktır.” diye ekledi.

'HER TÜRLÜ BÖLÜCÜ FAALİYET AYAKLARIMIZIN ALTINDA'

Açıklamanın zamanlamasına da dikkat çeken Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Tarihler Cenab-ı Hakk’ın tevafukuyla güzel şeyler ifade ediyorlar. 12 Eylül 1980’de Türkiye’ye bir devrim, bir darbe anayasası dikte edilmişti. 12 Eylül 2010’da biz o darbe anayasasını değiştirdik demokratik bir yasanın önün açtık. Şimdi de 28 Şubat’ta 1997’deki o dışlayıcı darbe kültürünün yerini, bütün vatandaşları kucaklayan çözüm süreci almış bulunmaktadır. Burada sizlerin her birisi Ankara’daki gençlik değil sadece, Türkiye’nin her köşesindeki gençlere AK Parti gençlik kolları kongresi dolayısıyla bir mesaj iletmek istiyorum. O gençlerin annelerine babalarına buradan selamlarımı sunuyorum. Doğusunda batısında kuzeyinde güneyindeki bütün gençlerimiz bundan sonra ortak bir aidiyet bilinciyle demokratik siyaset anlayışı ile ve ortak gelecek için birlikte el ele yürüyecekler. Burada dikkat ediniz, ortak aidiyet bilinci dedim. Biraz önce konuşmamın başında tarih içinde insanlık onuru için yürüyen gençleri bilerek zikrettim. Dikkat ediniz oradaki gençlerin bir kısmı Türk’tü bir kısmı Kürt’tü bir kısmı Arap’tı belki. Ama hepsi aynı ideal için yürüyorlardı. İşte burada Ankara’dan ilan ediyoruz, aynen o tarihin önünden yürüyen gençler gibi tarihdaş olan Anadolu evlatları da artık bir arada el ele yürüyecek ve ‘hep birlikte Türkiye’yiz’ diyecek. Hiçbir annenin yüreğine evlat acısı düşmeyecek. Hiçbir Anadolu evladı şu veya bu gerekçeyle dağa çıkarılamayacak. Şiddet ve nefret dili üzerinden birbirlerine düşman ilan edilmeyecek. Dışlayıcılık, ayrımcılık her türlü bölücü faaliyet ayaklarımızın altında olacak. Bizim için ne Arap’ın Acem’e ne Acem’in Arap’a üstünlüğü vardır. Bu tür ayrımlar cahiliye âdetidir ve Anadolu evlatları bu cahiliye âdetini ayaklar altına almıştır. 28 Şubat’ta Türk Kürt Sünni Alevi hepimizin kardeşliği için yeni bir ışık, yeni bir ümit doğmuştur. Bu aidiyet hissini ortak vatandaşlık hissi ile pekiştireceğiz.”

'AÇIKLAMAYI VE UYGULAMAYI TAKİP EDECEĞİZ'

Davutoğlu’nun son değerlendirmesi ise şu şekilde oldu: “Türkiye’de bütün vatandaşlar için aynı insanlık ilkeleri etrafında davranan şefkatli ve kudretli bir devleti inşa ettik. Bu devletin adı yeni Türkiye’dir, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’dir. Bütün vatandaşlarının onurunu koruma ve bütün vatandaşlarına şefkatle bakma merhametine sahip olan bu yeni dönem, yeni Türkiye’nin inşası sizlerin elinde AK Parti gençliğinin elinde 2023’e, 2053’e, 2071’e yürüyecektir. Aidiyet bilinci, ortak kader bilinci ve demokratik siyaset anlayışı birbirini tamamlayan unsurlardır. Demokratik siyaset varsa herkes demokrasi içinde görüşlerini ifade edebiliyorlarsa artık gençlerin de siyasetçilerin de devlet adamlarının da bir daha şiddeti, nefreti körükleyen açıklamalardan uzak durması lazım. Mademki demokrasi inşa edildi, mademki 28 Şubat’ın bütün izleri birer birer siliniyor, 12 Eylül’ün izleri birer birer siliniyor. Artık bu topraklarda silah diliyle kimse konuşmamalıdır. Bugün yapılan açıklamayı ve onun uygulanmasını yakından takip edeceğiz. Anadolu evlatlarını birbirine karşı kim silahlandırırsa onun karşısında Horasan ruhu, Horasan erenlerinin emaneti Selahaddin Eyyubi ruhu dimdik ayakta olacaktır. Gençliği bölmeye çalışanlara karşı dimdik ayakta duracak mısınız? Türk, Kürt, Sünni, Alevi gibi ayrımlara karşı dimdik ayakta duracak mısınız? Hakkari’yi Edirne’yle, Diyarbakır’ı Bursa’yla, Bitlis’i Konya’yla Kayseri ile ebediyen kardeş kılacak mısınız? Ankara’yı başkent olarak bu kardeşliğin ruhunun sindiği küresel Türkiye Cumhuriyeti devletinin başkenti olarak savunmaya devam edecek misiniz? İşte ortak geleceğimiz gençliğimizin ortak geleceği buradadır.”