AK Parti Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile görüşmesiyle açıklamalarda bulundu. Davutoğlu, Bahçeli'yle ilgili "7 Haziran'dan itibaren birçok vesile ile gündeme getirdiği şekliyle hükümet ortaklığında bulunmama tarzında bir yaklaşım içinde olduklarını bir kez daha teyit ettiler.” dedi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli görüşmesinin ardından AK Parti Genel Merkez binasında basın açıklaması yaptı. Davutoğlu, dün CHP heyeti ile yaptığı görüşmenin aynısını, MHP ile de çok dostane ve samimi ortam içinde yaptıklarını söyledi. Samimi ortamın siyasi açıdan son derece önemli olduğunu vurgulayan Davutoğlu, “Son derece güzel bir görüşme oldu. Türkiye’nin içinde bulunduğu şartlar konusunda görüş alışverişinde bulunduk. Daha sonra 7 Haziran sonrasında üzerimize düşen sorumluluklar konusunda ben kendisiyle paylaştım. Kendileri de hükümet kurma görevimizin hayırlı olmasını diledi.” diye konuştu.

Hükümet kurma çalışmaları bağlamında kendilerinin çizdiği tabloyu dün CHP ile paylaştıkları yöntem ve usul çerçevesinde ve Türkiye’nin bir an önce çevredeki şartlar gereği sağlıklı ve güçlü hükümet kurma durumuyla karşı karşıya olduklarını vurguladıklarını belirten Davutoğlu, “Bu konudaki tavrımızı açıklık ve şeffaflık içinde dile getirdik. Sayın Bahçeli de kendi tutumlarını özellikle 7 Haziran seçimleri sonrasından bugüne kadar gelen tutumları bağlamında şeffaf bir değerlendirmede bulundu. Bizim yaptığımız çalışmaları kendisine aktardım. 7 Haziran'dan itibaren birçok vesile ile gündeme getirdiği şekliyle hükümet ortaklığında bulunmama tarzında bir yaklaşım içinde olduklarını bir kez daha teyit ettiler.” diye kaydetti.

HÜKÜMET KURULANA KADAR PARTİLERLE EŞİT MESAFEYİ MUHAFAZA ETMEYE DEVAM EDECEĞİZ

Davutoğlu, konuşmasına şöyle devam etti: “7 Haziran seçimlerini böyle yorumlamakta olduklarını, başarı dileklerinden sonra kendilerinin hükümet ortaklığı konusunda böyle bir ortaklık çalışmasında bulunmama yönünde bir yaklaşım içinde olduklarını ifade ettiler. Sayın Bahçeli’nin kendi tutumlarına saygı gördüğümüz bir görüştür. Ama karşıt olarak bundan sonrasıyla ilgili de görüşlerde bulunduk. Arkadaşlarımızın temas halinde olmalarının faydalı olacağı hususunda mutabık kaldık. Daha sonra tekrar gelişmelerle bağlantılı olarak bir araya gelme konusunda da bir mutabakatımız oldu. İhtiyaç olması halinde tekrar görüşme hususunda da bir ortak yaklaşımımız oldu. Ben bir kez daha kendisine ve ekibine sağladıkları sıcak ve dostane ortamı için teşekkür ediyorum. Yeni ortaya çıkan bir durum olmadıklarını ifade ettiler. 7 Haziran'dan beri sürdürdükleri tutumun devamı olarak bu tutuma saygı gösteririm. Ama biz AK Parti olarak baktığımızda bütün partilerle görüşmelerimizi sürdüreceğiz. Hükümet ortalığı kurulana kadar da bütün partilerle eşit mesafeyi muhafaza etmeye devam edeceğiz.”

TÜRKİYE HÜKÜMETSİZ BIRAKILMAMALI

"Tekrar ihtiyaç halinde görüşülebileceğini söylediniz. Böyle bir durumda CHP ile bir koalisyon olamazsa yeniden görüşüz şeklinde mi pozisyon belirledi? Kırmızı çizgilerini çok açıklıkla ifade ettiklerini söylediniz. Cumhurbaşkanı konusu yine gündeme geldi mi?" sorusuna Davutoğlu, şu cevabı verdi: “Tutumları çerçevesinde hükümet ortaklığı kurmama ve muhalefette kalma gibi genel yaklaşımları olduğunu ifade ettiler. Bahçeli adına ona atfen konuşmam doğru olmaz. Hükümet ortaklığı çalışması şu anda hükümet ortağı olmama yönünde olduklarını ifade ettiler. Yoksa bizim hangi parti ile neler yapacağımız konusunda kendilerinin kanaatleri olur da esas itibariyle husus budur. İhtiyaç olması illa CHP ile görüşmenin bir aşamasında bir sonuca ulaşıp ulaşmama konusunda bağımsız olarak her an ülke meseleleri konusunda ve Türkiye’nin bu şartlarda o ve ben şu konuda mutabık kaldık. Türkiye’nin hükümetsiz bırakılmaması lazım. Güçlü bir hükümet kurulması lazım. O kendi partisinin tutumu ve yaklaşımları itibariyle bir siyasi tercihte bulunuyor biz bunu saygıyla karşılıyoruz. Değişik şartlarda bir araya gelinmesi, ihtiyaç olmadığı gibi bir tabloyu da ortaya çıkarmıyor.”

Cumhurbaşkanlığı konusunun konuşulmadığını ifade eden Davutoğlu, “Cumhurbaşkanlığı konusu hiç gündeme gelmedi. Daha çok Türkiye’nin uluslararası bu kriz ortamında Türkiye’nin geleceği, bekası, ülkemizin karşı karşıya kaldığı riskler konusunda konuyu ele aldık. Çözüm süreci, milli birlik beraberlik projesi bağlamında görüşünde bulunduk. Ama cumhurbaşkanlığı konusu gündeme gelmedi. Beni bu görevle yetkilendirmiş makamı tartışmayı doğru bulmam.” diye konuştu.

GÖRÜŞMELER BİTİNCE MYK’YI TOPLAYACAĞIM

"Tekrar görüşme ihtiyacının doğması AK Parti’nin olası bir azınlık hükümeti kurması halinde kurmak için olabilir mi?" sorusuna, Başbakan Davutoğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, hükümet ortaklığına girmeme konusunda tutumlarını 7 Haziran’dan beri ifade ettiğini söyledi. Davutoğlu, şöyle konuştu: “İki, ülkenin hükümetsiz kalmaması ve herhangi bir yeni gelişme olmadan da karşılıklı bilgi alışverişi anlamında tekrar görüşmemizde fayda mülahaza ettiğimizi de yine teyitleştik. Üç, arkadaşlarımızın temaslarında da fayda olacağı görüşü oldu. Bu üç husus orada mutabık kaldığımız. Bir saat 44 dakika, çok da iyi hesaplamışsınız. 4 dakika fazla-eksik yorumlarını da duydum. Bu arada bir de hediyeleşme oldu. Sayın Bahçeli güzel çini hediyesi söz konusu oldu. Saate bakarak konuşmadık. Adaletli bir şey oldu. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin ziyareti bağlamında adaletli bir zamanlama oldu. Bu bir saat 40 dakika içinde çok konu konuştuk. Suriye, Irak politikaları, Türkiye içindeki gelişmeler son derece dostane, çok samimi bir ortam. Bundan hem müteşekkirim hem mutluyum. Dünkü görüşmemizde bu görüşmemiz de aynı ortamda cereyan etti. Bu üç konuda basına bunları söyleyebiliriz, dediğimde mutabık kaldığımız bu 3 husus var. Bu 3 hususun altı nasıl dolar? Siyaset dinamiktir, siyasetin de her türlü ihtimaliyeti görüşü de açıkça bulunmaktadır. 2 hususta mutabık kaldığımız hükümet yapısı itibariyle hususlardan biri de Türkiye’nin hükümetsiz kalmaması, ikincisi Türkiye’de güçlü bir hükümet olması. Bütün bunları değerlendireceğiz. Görüşmeler bitince MYK’yı da toplayacağım. İlgili kurullarımızla da istişare edeceğiz. Bu görüşmemizin neticesidir. AK Parti’nin tutumunu soruyorsanız, biz 7 Haziran’la birlikte oluşan tabloyu en doğru şekilde değerlendirmeye çalışıyoruz. Bu tablo bize hiçbir kapıyı kapatmamayı, hiçbir ihtimali dışlamamayı gösteriyor. CHP ile aynı mesafede misiniz diye sormaya zahmet etmeyin. Bir parti ile koalisyonu kurup protokolü imzalayana kadar her parti ile aynı mesafedeyiz. Bu da bizim pozisyonumuz.”

ÜLKE ÇIKARLARI SÖZ KONUSU OLDUĞUNDA LİDERLER POZİSYONLARINI TEKRAR DEĞERLENDİRİR

"MHP ile görüştükten sonra ibre CHP’ye doğru daha mı yakınlaştı?" sorusu üzerine Davutoğlu şunları kaydetti: "Ortalıkta çok ibre, çok barometre, hesaplar var. Siyasetin hiçbir hesaba sığmayan bir yönü var ki, ülke çıkarı söz konusu olduğunda bütün liderler daha önceki pozisyonlarını tekrar değerlendirme ihtiyacı hissederler. Bu Bahçeli ve Kılıçdaroğlu için değil bizim için de geçerli. Kritik dönemde herkesin her türlü opsiyona açık olması lazım. Bizim için Türkiye’nin ihtiyaçlarına karşılaşacak bir hükümet yapısı ortaya çıkana kadar bütün partilerle görüşmeyi aynı anlayış ve duyarlılıkla sürdürmeyi devam edeceğiz."

İRAN’A YÖNELİK AMBARGOLARIN KALKMASI BİZİM İÇİN OLUMLU BİR GELİŞME

"Batılı ülkelerle İran arasında nükleer müzakerelerde anlaşma sağlandı. Türkiye’nin pozisyonu nedir?" sorusu üzerine Davutoğlu şu cevabı verdi: “Bizim pozisyonumuz bu günden değil 2010’da böyle bir anlaşmanın işareti bile ufukta görünmezken yaptığımız diplomatik çabalarda da açık ve belliydi. O çabaların gündeme geldiği günlerde İran’a 7-8 kez gitmiş, bir anlamda Tahran Antlaşması’nın zemini hazırlanmış Dış İşleri Bakanı olarak ve o dönemde sayın başbakanımızın yaptığı gayretlerle geldiğimiz nokta şimdi herkesçe malumdur. Keşke bu anlaşmaya çok daha önce varılsa ve uluslararası gerginlik düşürülmüş, nükleer silah tehdidi kalkmış olsaydı. O günden bu güne bir zaman kaybı olduğunu düşünüyorum. O gün çok daha uygun şartlarda daha rahat yol alınabilecek bir ortam vardı ama nihai kertede bugün gelinmiş olan durum bizim için memnuniyet vericidir. Bölgede tansiyonun düşmesi önemlidir. Küresel alanda Türkiye’nin pozisyonu önemlidir. Kimin elinde olursa olsun nükleer silahlara karşıyız. Ümit ederim ki, bu tutumdan hareketle bölgedeki diğer bütün nükleer silah mevcutlarının da ortadan kalkması için bir tavır ortaya konur. Ayrıca İran’a yönelik ambargoların kalkması da bizim için olumlu bir gelişme. Türkiye her zaman küresel ve bölgesel barışı destekleyecek adımların yanında olacaktır.”