Başbakan Ahmet Davutoğlu, iç güvenlik reformu paketine karşı çıkan muhalefet partilerini eleştirerek; "Neden karşı çıkıyorlar biliyormusunuz? Çünkü hepsi biliyorlar ki normal yollarla iktidar olmaları mümkün değil. Sandık yoluyla iktidar olamayacakları için bu tür yollara, yöntemlere başvuruyorlar" dedi.

Partisinin Serdivan Spor Salonu'nda yapılan Sakarya İl Kongresi'nde konuşan Başbakan Davutoğlu, 6-7 Ekim olaylarında Kobani bahanesi ile kışkırtıp Türkiye'de, gezi olayları gibi ülkenin doğusunda, güneydoğusunda ve büyükşehirlerde provokasyon yapmaya kalkıldığını öne sürdü. Bu provakasyonlar karşısında gerekli talimatları verdiklerini, ekipleri kurduklarını ve çok kapsamlı bir iç güvenlik reformu paketini hazırladıklarını ifade eden Davutoğlu, şunları söyledi; "Günlerce bu reformu kamuoyuyla paylaştık, tartıştık. Reformun esası şudur. Kurulduğu ilk günden itibaren AK Parti özgürlük ile güvenlik dengesi esasına dayanmıştır. Her vatandaş gösteri yürüyüşü yapmakta dahil özgürlüklerini sınırsız şekilde kullanabilir. Kimse özgürlükleri kısıtlayamaz. Kimse bu özgürlüklerin kullanılması esnasında diğer özgürlüğü kullananlara engel olamaz. Başkalarının özgürlüğünü de kısıtlayamaz. Ama bu özgürlük kullanımı esnasında kimse de başkasının güvenliğini tehdit edemez. Güvenliğini yok edemez. Dediğimiz şey çok basit. Avrupa'da, dünyanın her yerinde evrensel demokrasiye uygun şekilde düzenlemeler yapacağız. Kim ne derse yapacağız. Dedik ki; eğer gösteri esnasında gösterici kılığına girmiş provokatörler olursa, onlar yüzlerine maske takarsa, ellerine molotof kokteyli alırsa engellenecekler. Molotof kokteyli ile gösteri alanına giren kişinin niyeti gösteri yapmak değil etrafı yakıp yıkmaktır. Türkiye Cumhuriyeti böyle adamlara pabuç bırakmaz."

Seçimin yaklaştığını, tekrar 30 Mart'tan önce olduğu gibi, tekrar Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde olduğu gibi CHP, MHP, HDP'nin üçü birden bu iç güvenlik reformuna karşı çıktığını kaydeden Davutoğlu; "Geçen ki konuşmamda üçüzler demiştim. CHP, MHP, HDP. Üçü birden bu iç güvenlik reformuna karşı çıktılar. Ama şimdi diyorum ki dördüzler! Buna Pensilvanya'da katıldı. Dördüz oldular dördüz." diye konuştu.

CHP SEÇMENİNE SESLENDİ

Kılıçdaroğlu'nun "Ben o gençlerle birlikte yürüyeceğim. Hem de en önde yürüyeceğim. Bu iç güvenlik reformuna karşı" sözlerini hatırlatan Başbakan Davutoğlu, CHP seçmenine seslenerek şunları söyledi; "Şimdi ben vatanperver, yurtsever, barışçıl Cumhuriyet Halk Parti seçmenine sesleniyorum. Kim nerede yürümek isterse istesin. Kanunlar dahilinde her yer serbesttir. Kanunun gösterdiği yer serbesttir ve bu yürüyüşü yapabilir. Ama eğer birisi bu kanunun ön gördüğü gibi eline molotof kokteyli alırsa daha önce şehirlerimizde olduğu gibi Okmeydanı'nda ve bir çok İstanbul'un semtlerinde olduğu gibi milletin huzurunu bozmaya kalkarsa onu durdurmak ona karşı tedbir almak devletin görevidir. Şimdi bu barışçıl CHP seçmeni dönüp Kılıçdaroğlu'na sorması lazım. 'Sayın Kılıçdaroğlu seni destekledik ama sen molotof kokteyli kullananları niye savunuyorsun? Niye molotof kokteyli kullananların özgürlükçü gibi gösterilmesine alet oluyorsun? Biz soruyoruz ama onlarda sormalılar. Niye? Kılıçdaroğlu TBMM'nde CHP gurubunda konuşuyor. Aynı saatlerde New York Times'da bir makale yayımlanıyor. Aynı saatlerde Kılıçdaroğlu TBMM CHP Grubunda halkı isyana teşvik ederken, direnin derken ve tam seçimler öncesi huzur içinde seçime gidecek bir milleti sokağa dökülmeye davet ederken aynı saatlerde Pensilvanya'daki zatın New York Times'da makalesi yayımlanıyor. O da aynı şeyi söylüyor. Yani Kılıçdaroğlu Meclis'te ne söylüyorsa bu paralel çetenin başı da New York Times'da onu söylüyor. Onu yazıyor. Şimdi ulusalcı CHP seçmeninin sorma vakti değil mi? Nerede ulusalcılık? Amerika'da talimat veren ve onun neredeyse burada kuklası gibi o talimatı okuyan, onun gibi davranan Kılıçdaroğlu'ndan ulusalcı çıkar mı? Yurtsever çıkar mı? İşte onlar halka direnin diyerek sokağa dökmeye çalışıyor."

KILIÇDAROĞLU'NA: MİLLETİ KIŞKIRTMA

Kılıçdaroğlu'na seslenerek "Artık sen kendi genel başkanına ihanet ederek, kendi genel başkanına kurulan kumpas üzerinden, bu çetenin kurduğu kumpas üzerinden genel başkanlığa geldin. Anlaşılan şimdi bunun diyetini ödüyorsun. Biraz bağımsız davran. Kendin ol. Şurdan, burdan gelen talimata göre hareket etme. Bir Türkiye Cumhuriyeti devletinin ana muhalefet partisi olarak sorumlu hareket et. Milleti kışkırtma" diyen Davutoğlu, iç güvenlik reformunun sadece ve sadece milletin özgürlüklerini, insanların gösteri yapma özgürlüğünü koruma altına alan bir düzenleme olduğunu savundu.

MHP VE HDP'Yİ DE ELEŞTİRDİ

İç güvenlik reformuna karşı çıkan MHP lideri Devlet Bahçeli ve HDP'yi de eleştiren Davutoğlu, muhalefete şu sözlerle yüklendi; "Şimdi hani Kılıçdaroğlu bu parelelcilere bir diyet borcu var. Onu ödüyor. Sayın Bahçeli sen niye karşı çıkıyorsun bu iç güvenlik reformuna? 6-7 Ekim'de Kobani'de olaylar olduğunda sen değil miydin 'devlet nerede?' diye. Devlet hukuk içinde orada olabilmek için bu yasayı düzenliyor. Niye karşı çıkıyorsun? Sayın Bahçeli'de onlarla işbirliği içindedir. Şimdi sorması lazım. Çok vatanperver MHP'li seçmenim. MHP'li seçmenin milli duygularla sorması lazım. Devletin güvenliğini, halkın özgürlüğünü teminat altına alan bir reform paketine niye karşı çıkıyorsun? Neden bunlarla birlikte aynı resim içinde yer alıyorsun? Öbür tarafta HDP. Çözüm sürecine en büyük darbeyi paralel çete vuruyor. Çözüm sürecine karşı çıkıyor. Yayınlarıyla bunu provakate ediyor. Peki sen niye özgürlükleri tahkim eden, geçmişte JİTEM sebebiyle bir çok suçlamalarda bulundun. Jandarmayı İçişlerine bağlayıp şerefli Türk Silahlı Kuvvetleri'ni kendi asli misyonu içinde sivil asker uzlaşmasıyla demokratik bir şekilde ortak bir tavra yönelten bu yasaya niçin karşı çıkıyorsun? Neden karşı çıkıyorlar biliyor musunuz? Çünkü hepsi biliyorlar ki normal yollarla iktidar olmaları mümkün değil. Sandık yoluyla iktidar olamayacakları için bu tür yollara, yöntemlere başvuruyorlar."