Başbakan Ahmet Davutoğlu, bir önceki gün operasyonlarda 302 terör unsurunun ve dün gece de 288 terör unsurunun gözaltına alındığını açıkladı. PKK, DAEŞ ve DHKP-C üç terör örgütüne mensup unsurların polis ve jandarma tarafından gözaltına alındığını açıklayan Davutoğlu, “Şu anda 590 terör örgütüyle iltisaklı, potansiyel tehdit eden unsur gözaltına alınmış durumdadır.” dedi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, İstanbul’a hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda yaşanan terör olayları ve düzenlenen operasyonlar ile ilgili açıklamalarda bulundu. PKK, DEAŞ ve DHKP-C’ye yönelik yürütülen operasyonlarda kararlılıklarından kimsenin şüphesi olmaması gerektiğini belirten Davutoğlu, “Biz bu operasyonları başlatırken gelişmelerin siyasi, askeri ve güvenlik sonuçlarını detaylı bir şekilde etüt ederek buna karar verdik.” diye konuştu. 22 ilde süren operasyonlarda bir önceki gün 302 terör unsurunun gözaltına alındığını kaydeden Davutoğlu, şu ifadeleri kullandı: “Dün gece de 288 terör unsuru yine her üç terör örgütüne mensup unsur polis ve jandarma tarafından gözaltına alındı. Toplam 590 terör örgütü ile iltisaklı potansiyel tehdit eden unsur gözaltına alınmış durumda. Bu çalışmaları kararlılıkla sürdürüyoruz. Operasyon kararı askeri yetkililerimizin emniyet yetkililerimizin bakanlıklarımızın bir dönemdir yaptığı değerlendirmeler sonucunda bakanlar kurulu ve milli güvenlik kurulunda yaptığımız istişareler sonucunda son olarak geçtiğimiz güvenlik zirvesinde alınan kararlarla hayata geçirilmiştir.”

Burada 3 boyuta dikkat çekmek istediğini bunların birincisinin 7 Haziran’da çok başarını dünyanın takdir ettiği yüzde 85 katılımın gerçekleştiği demokratik bir seçimin yaşandığını vurgulayan Davutoğlu, “Demokratik seçim ortamında hükümet görüşmeleri sürerken nereden çıktıkları nerelerden talimat aldıkları bizce malum bazı çevreler 3 terör örgütünü birden Türkiye’yi neredeyse kıskaca almak amacıyla harekete geçirmişlerdir. Bu operasyonların birinci amacı demokratik düzeni korumaktır. Özgürlükleri korumaktır, halkımızın hayat hakkı olmak üzere tüm temel hak ve özgürlükleri teminat altına almaktır. Kamu düzeninin olmadığı yerde özgürlüklerin nasıl yok edildiğini çevre ülkelerde görüyoruz. Birinci önceliğimiz demokrasimizin korumasıdır.” dedi.

Demokrasi ve özgürlük alanlarının korunacağını, kimsenin Türkiye’de demokratik hayatı tehdit etmesine, demokratik hayatın teminatı kamu düzenini sarsmasına izin vermeyeceklerini belirten Davutoğlu, şöyle konuştu: “İkincisi kamu düzeni bağlamında bu operasyon halkımızın temel güvenlik alanlarını özgürlük alanları dışında temel güvenlik alanlarını korumaya dönüktür. 7 Haziran'dan bu güne eylem türleri itibariyle 121 silahlı saldırı, 15 adam kaçırma, 16 yıl kesme, 59 adam araç yakma, 53 patlayacı atma, 17 haraç alma dahil 281 terör eylemi yapılmıştır. Aynı dönemde 5 asker ve polisimiz şehit edilmiştir. 3 askerimiz ve 50 polisimiz yaralanmış, 1 polisimiz kaçırılmış, 4 vatandaşımız katledilmiş, 10 vatandaşımız yaralanmış. Demokratik seçimler neticesinde Türkiye’de huzur ve güvenin tahkim edilmesi gerekirken bazı unsurlar Türkiye’de sanki bir yönetim boşluğu varmış gibi bir algıyla kaosu derinleştirmek amacına yöneldiler ve doğrudan kamu düzenini hedef aldılar. Bu zaman zarfında her ne kadar demokratik kuralların gereği olarak istifamızı vermiş ve görevi sürdürme talimatı almış isek de ülkemizin huzuru güvenliği söz konusu olduğunda bir an dahi tereddüt etmeyin, siyasi geleceğimizi değil, ülkemizin geleceğini düşünürüz. Kamu düzeni bağlamında yürütülen tehdit edici unsurlara karşı operasyonlarda kararlılığımızı gösteriyoruz.

Çatışmasızlıktan bahsedenler veya son yapılan operasyonların çatışmasızlık dönemini bitirdiğini iddia eden siyasi bazı çevreler şunu bilsinler, eğer böyle bir şey varsa gitsinler uyurken şehit edilen 2 polisimizin faillerine bunu sorsunlar. Kimse milletin aklı ve basiretiyle alay edemez. Hem çatışmasızlık diyeceksiniz hem de ülke huzuru için görev yapan polislerimizi uykuda kalleşçe katledenlere sessiz kalacaksınız öyle mi? Siz sessiz kalırsınız ama devlet sessiz kalmaz. Kamu düzeni söz konusu olduğunda faili meçhuller üzerinden Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da vatandaşlarımıza terör estiren bu çevrelere kesinlikle alanı boş bırakmayız. Kamu düzeni söz konusu olduğunda Türkiye demokratik bir devlet olduğu gibi hukuk devletidir ve hukuk dışına çıkan her eylem cezalandırılacaktır. Kimin parmağı varsa 2 polisimizi alçakça şehit eden hepsinin hesabı sorulur.”