Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Siirt'te üç kız kardeşimiz Elif, Merve, Yeter bizim mitingden çıkıp, HDP binasının önünden geçerken barbar bir takım zorbalar tarafından saldırıya uğradı. Bunlar hani kadına karşı şiddeti tenkit edip ve gündeme getirenler şimdi cevap versinler. Bu barbar, zorba erkekler HDP binasından çıktı ve bizim kardeşlerimize, bacılarımıza saldırdılar. Şimdiye kadar ne Demirtaş'tan ne HDP'den ne de özgürlükçü geçinen aydınlardan AK Partililere yapılan saldırılara tek bir kınama gelmedi. Bari bu genç kızlara yapılan saldırıyı kınasınlar. Eğer birileri bizim genç kızlarımıza sadece AK Partili oldukları için saldırırsa, dokunursa kıllarına hesabını sorarız." dedi.

Van'daki mitingde konuşan Davutoğlu, HDP ve CHP'yi eleştirdi.

Davutoğlu, şunları söyledi: "Aziz ve güzel Türkçemizi gibi aziz ve güzel Kürtçemiz de bizim dilimizdir ve bizim dilimiz olacaktır. Önemli olan o dillerle neyi ifade ettiğiniz. Eğer o dillerle ezan dinliyorsanız her dil azizdir. Ama şiddete, teröre, baskıya yönelen bir dil kullanıyorsanız hangi dili kullanırsanız kullanın yanlış yoldasınız. 12 yıl içinde çözüm süreciyle bütün engelleri aştık, demokratik büyük açılımlar yaptık. 7 Haziran'a giderken çözüm süreci nihai aşamasına gelsin, silahlar bırakılsın dedi. Ama karşımızda bu sefer bir cephe oluştu. Bu cephe millete yabancıdır, CHP milletin değerlerine ne kadar yabancıysa HDP de o kadar yabancıdır. CHP, tek parti döneminde Allah Türkçe bilmez mi, ezanı Türkçe okutalım demişti, şimdi de birileri geliyor, HDP; 'Allah Kürtçe bilmez mi?' diye soruyor. Biz Allah'ın 99 ismine ram olmuşuz. Allah her şeyi bilir de sen Kürt vatandaşımızın imanını bilmezsin be hey... Bakarsınız Kılıçdaroğlu 'İsrail ile niye dost değiliz?' diye sorar. Öbür tarafta HDP Eş Genel Başkanı, 'Kudüs Yahudilerin mekanıdır' der. Bunların biri Beyaz Türk, diğeri Beyaz Kürt... Anlamazlar bizim halimizi, bilmezler... Kudüs, Mescid-i Aksa'dır... Mescid-i Aksa da bizimdir, bizim kalacak."

Davutoğlu, şöyle devam etti: "Şimdi bunlar Kâbe'yi bırakıp Taksim diyor. Bugün Gezi'nin yıldönümü... Gezi ile milleti şiddete mahkum bırakmak istediler. İşte millete yabancı bunlar. Papa açıklama yaptı; 'Müslümanlar soykırım yaptı'. Burada kastedilen sadece Türkler, Anadolu'daki Kürtler, Müslümanlar... Ondan biraz sonra bu Eş Genel Başkan dedi ki; 'Ben şek ve şüphe olmadan Ermenilere soykırım yapılmıştır diyorum ve Kürtler yapmıştır, özür diliyorum' dedi. Ey Vanlılar; siz bu iftiraya 'evet' diyecek misiniz?"

Davutoğlu, "Bir tarafta Kudüs'e yürüyen Selahaddin Eyyubi, diğer tarafta da Papa ile aynı zihniyeti kullanan haçlı zihniyetli bir Eş Başkan... Siz millete yabancı, Türk'e yabancı CHP'yi; Kürt'e yabancı HDP'yi bu millet iktidar yapar mı?" diye konuştu.

Davutoğlu, "Seçimler yaklaşıyor. Elimize gelen istihbaratlar var. Bazı çeteler dolaşıp muhtarlara diyorlar ki 'şu köyden şu kadar oy çıkmazsa sizi cezalandırırız'. Ha tek parti jandarmasının baskısı, ha bunların örgüt baskısı... Arasında bir fark yok." dedi.

Davutoğlu, şöyle konuştu: "Hani kadınlarımıza sahip çıktığını iddia eden kadın örgütlerine; gençlere sahip çıktığını veya demokrasi için güya deklarasyonda bulunan ve HDP'ye destek isteyen aydınlara sesleniyorum: Sandıklar size Allah'ın, milletin emanetidir. Bakın buradan meydan okuyorum: Demirtaş ve arkasındaki çevrelere, onu destekleyen aydınlara da sesleniyorum: Bir olay anlatacağım. Dün Siirt'te miting yaptık. Mitingden çıktık. Ben Tunceli'ye giderken bir haber geldi. Üç kız kardeşimiz Elif, Merve, Yeter bizim mitingden çıkıp, HDP binasının önünden geçerken barbar bir takım zorbalar tarafından saldırıya uğradı. Bunlar hani kadına karşı şiddeti tenkit edip ve gündeme getirenler şimdi cevap versinler. Bu barbar, zorba erkekler HDP binasından çıktı ve bizim kardeşlerimize, bacılarımıza saldırdılar. HDP binasının hemen önünde oldu bu olay. Buradan sesleniyorum: biz HDP binalarına saldırı yapıldığında hemen kınadık. Şimdiye kadar ne Demirtaş'tan ne HDP'den ne de özgürlükçü geçinen aydınlardan AK Partililere yapılan saldırılara tek bir kınama gelmedi. Bari bu genç kızlara yapılan saldırıyı kınasınlar. İşte özgürlükse, demokrasiyse burada... Bir tek AK Partili dahi hiç kimseye saldırmadı. Eğer birileri bizim genç kızlarımıza sadece AK Partili oldukları için saldırırsa, dokunursa kıllarına hesabını sorarız. Bu gençler Sarıkamış'tan miras almışlar, daha az cesur değiller."

Bu sırada ezan okununca konuşmasına ara veren Davutoğlu, ezanın ardından alandakilerin İstiklâl Marşı okuması üzerine, "En güzel hediyeyi siz verdiniz. Dünyanın en güzel korosu bu. Bayrağa sahip çıkamayanlar utansın." dedi.

Beş Siirtli gencin dağa kaldırıldığını anlatan ve ailelerin de HDP'ye desteklemeleri için tehdit edildiğini söyleyen Davutoğlu, "Demirtaş'a soruyorum; bunların karşısında net bir tavır alacak mı? İşte cevap versin. Arkasındakiler cevap versin. Onu destekleyen güya liberal aydınlar cevap versin. hiçbirinde ses yok. Çünkü bunların meselesi AK Parti'yi zayıflatmak." ifadelerini kullandı.

Davutoğlu, şu ifadeleri kullandı: "Sebep anlaşılıyor. Şimdi birer birer uluslararası çevrelerden, bazı lobilerin medya kuruluşlarından HDP'ye destek geliyor. Bir yayın organı, bakın paralelciye, ekonomist HDP'ye destek verin dedi açıkça. New York Times ve bazı diğerleri... İstedikleri desteği verebilirler, sözümüz yok. Ama aynı yayın organları 2011'de de CHP'ye destek verin diyorlardı. O zaman CHP'ye, şimdi HDP'ye... Bunların derdi özgürlük, demokrasi değil, Türkiye'yi zayıflatmak. Kardeşler arasına nifak sokmak."

Davutoğlu, şöyle konuştu: "Van meydanından sesleniyorum: Tekrar 6-7 Ekim olayları gibi olaylara tevessül edeceğiz diye tehdit ederseniz bilin ki bu millet 6-7 Ekim olaylarını, Gezi olaylarını yaşadıktan sonra bu meydanı hiçbir vandala, teröriste terk etmez. Gereken tedbir alınır. Hiçbir vatandaşım çekinmesin, gitsin oyunu kime verirse versin; ama mutlaka oyunu versin. Korkmayın!"

Davutoğlu, "CHP ile HDP; HDP ile paralel paslaşıyor. Yakın zamana kadar HDP, paralele her türlü ithamda bulunuyordu. Şimdi paralelin adamları Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı ile arka kapıdan girip konuşuyorlar. Neyi konuşuyorlar biliyor musunuz? Bu AK Parti'yi nasıl durdururuz, bu milletin yürüyüşünü nasıl durdururuz diye konuşuyorlar. Onlar kapalı kapılar ardından kumpas kuruyor, biz ise milletle yürüyoruz." şeklinde konuştu.