Halkların Demokratik Partisi Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, elinde Kur’an-ı Kerim ile meydanlara çıkan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a sert yüklendi. Demirtaş, “Allah o yüce kelamı sen reklam yap, sen mitinglerde elinde oy için tut, diye göndermedi. Onu oku diye gönderdi, oku. Önce oku. Onun ilk emri okudur, oku. Onun ilk emri çal değildir. Soy, hırsızlık yap, adaletsizlik yap değildir.” şeklinde konuştu.

Selahattin Demirtaş partisinin Şanlıurfa mitingine katıldı. HDP Şanlıurfa’da tarihinin en kalabalık kitlesiyle miting düzenledi. Vatandaşın boş ayakkabı kutuları ile geldiği miting konser ile başladı. Ardından Milletvekili adayları seçmene seslenerek oy istedi. Yarım saat gecikmeli miting alanına gelen HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, AK Parti'ye göndermede bulunarak diktatörya çizgisini Türkiye’ye dayatmak için gece gündüz çalıştıklarını söyledi. Provakasyona gelmemeleri uyarılarını yenileyen Demirtaş, sabır temennisinde bulundu.
Mevsimlik işçiliği utanç verici olarak nitelendiren Demirtaş, bu utancın halka ait olmadığını vurguladı. Demirtaş, “Şanlıurfa bir tarım kenti, bırakın tarım kenti tüm Ortadoğu'yu besleyecek tarım merkezi olması gerekirken 10 gün sonra Urfalı kardeşlerim kamyon kasalarında göç yollarına düşecektir. Utanç verici bir şey ama bu utanç bize, size ait değil, bunu dayatanlara aittir. Bütün Ortadoğu’yu besleyecek bu toprakta yoksul çiftçi olur mu? Harran’daki yoksul çiftçi demek devletin, hükümetin utancı demektir.” diye konuştu.

Urfa çiftçisinin lüks yatlara alınan mazottan 4 kat daha pahalıya aldığını dile getiren Demirtaş, “Senin traktörüne aldığın mazot 4 lira. Lüks yatlara aldıkları mazot bir lira. Yatlara bir liraya veriyorsan çiftçiye niye vermiyorsun? Özellikle küçük çiftçi tarlasını boş bırakıyor. Ektiği tohumun, attığı gübrenin bedelini çıkaramayacağını düşünüyor. Hayvancılık yapan çiftçi yem almaya çekiniyor çünkü yemin ücretini karşılayamam diye düşünüyor. Bunlar hepsi kader mi zannediyorsunuz? Bunların hepsi hırsızlık, yalan, talan düzeninden kaynaklıdır. Yoksa toprak, ülke fakir değil.” ifadelerini kullandı.

Bülent Arınç’ın ‘bu lüksü önleseydik, sizden vergi almazdık.’ sözünü hatırlatan Demirtaş, “O da biliyor ki o kadar lüks içindeler ki senin tarlanda, bağında, bahçende, atölyede yaşadıkların umurlarında bile değil. Esnafın ne çektiği umurunda değil. Sarayın penceresinden fabrikadaki işçinin dramı görünmüyor. Saray öylesine yüksek bir yerde yapılmış ki halka baktıklarında halkı karınca gibi görüyorlar. Sarayı yanlış yere yaptılar içinde yanlış kişi oturuyor. O yüzden yoksulluk çekiyorsunuz.” şeklinde konuştu.

'AKP DÜŞMESİN, RANT ORTAMI KESİLMESİN DİYE HER TÜRLÜ AHLAKSIZLIĞI, ÇİRKİNLİĞİ, İFTİRAYI ATIYORLAR'

Asgari ücret ve emekli için vadettiği bin 800 lira ile alay ettiklerini aktaran Demirtaş, “Asgari ücretlinin ihalesini soracağına etrafındaki domuz gibi beslenenlerin hesabını ver öncelikle. Her biri bakın her biri… etrafında mütahitler var. Kimi medya patronu kiminin televizyonu var. Oralardan bize küfür hakaret yağdırıyorlar. 13 yıl önceki geçmişini araştırın. İnanın ki paraları sizden daha fazla değil. Şimdi odalara doldursalar yer yok. Bu nedenle AKP giderse hepsinin hesabı sorulacak. AKP’ye öylesine sarılmışlar ki AKP düşmesin, rant ortamı kesilmesin diye her türlü ahlaksızlığı, çirkinliği, iftirayı partimize ve şahsıma yöneltiyorlar.” tepki gösterdi.

'GAZETELERİNİ LEBLEBİ KÜLLAHI YAPMAYA DEĞER, OKUMAYA DEĞİL'

Hükümet yanlısı medyaya gönderme de yapan Demirtaş “Onları dinlemek, izlemek zorunda değilsiniz. Onlar çıktığında televizyona harcadığınız elektriğe yazık. Kapatın karlı çıkın. Dinlerken izlediğiniz radyonun elektriği ziyandır. Onların televizyonlarını izlemenize gerek yok, gazetelerini, kalın kalın gazeteleri sofra için yarar, onun için alın. Leblebi külahı yapmaya yarar ama okumaya değmez. O küfürleri, hakaretleri yalanları iftiraları onların gazetesinden okumaya değmez.” diyerek sert tepki gösterdi.

Gençler için 200 liranın içinde bulunduğu yaşam kartı vaadini yenileyen Demirtaş, ev hanımlarına yönelik projesini de paylaştı.

DİYANET İŞLERİ BAŞKANINA SORU YAĞMURU

“Bize kafir, Zerdüşt, dinsiz diyorlar, din düşmanı diyorlar. Hadi onlar siyasetçidir ” diyerek saldırıları eleştiren Demirtaş, Diyanetteki din adamlarının sessizliğine isyan etti. Diyanet İşleri Başkanına seslenen Demirtaş, “Bir Müslümana, dinsiz, kafir demek günah mı, değil mi, AKP’liler günah işliyor mu? Cevabını versin. Mademki bizden daha fazla din bilginiz var. Yalan, iftira İslamiyet'te dinimizde günah mıdır değil midir? Diyanet İşleri Başkanı neden cevap vermiyor. Korkuyor musun? Allah'tan başkasından korkma.”

“ALLAH KUR’AN REKLAM YAP DİYE GÖNDERMEDİ, O'NUN İLK EMRİ ÇAL DEĞİLDİR”

Kur'an-ı Kerim tartışmaları üzerinden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı eleştiren Demirtaş, "Bize dinsiz, imansız deyip din sömürüsü yapıyor diyenler. Ey Diyanet İşleri Başkanı, ey bu ülkenin tarafsız Cumhurbaşkanı. Kusura bakma. Allah o yüce kelamı sen reklam yap, sen mitinglerde elinde oy için tut, diye göndermedi. Onu oku diye gönderdi, oku. Önce oku. Onun ilk emri okudur, oku. Onun ilk emri çal değildir. Soy, hırsızlık yap, adaletsizlik yap değildir" diye konuştu.

AK PARTİ’Yİ IŞİD’E BENZETTİ

Selahattin Demirtaş, IŞİD ve AK Parti'nin İslam'a zarar verdiğini öne sürdü. Demirtaş, “Eğer sınırların dışında İslam düşmanı görmek istiyorsanız IŞİD, El Kaide, el Nusra orada. Sınırların içinde görmek istiyorsanız AKP burada işte. İkisi de aynı şekilde İslam'a zarar veren, dini ayaklar altına alan yaşamları, siyasetleri, çirkinlikleri ile İslam’a en büyük zararı veriyorlar. İkisi de birbirini besliyorlar. Her yerde HDP’ye saldırı var ama IŞİD’e laf kondurmuyorlar.” ifadelerine yer verdi.

“KAYMAKAMLIK TABELAN FAZLADIR”

Tekirdağ'ın Saray İlçesi'nde HDP'nin seçim irtibat bürosunun açılmasına tepki gösterilmesi olayını hatırlatan Demirtaş şöyle devam etti: "Kaymakam geliyor, merak etmeyin diyor. Sizden rica ediyorum. Kapatacağız orayı. Sakin olun, sabırlı olun, diyor. Ben buradan Saray Kaymakamına sesleniyorum. O bir grup çeteye ricada bulunacağına, 'Biz merak etmeyin HDP bürosunu kapatacağız' diyeceğine sen kaymakamlık tabelanı indir daha iyidir. Senin kaymakamlık tabelan orada fazladır. HDP'nin bürosu değil, sen orada fazlasın. Senin haddine midir bir partinin seçim bürosunun tabelasını indirmek.”

HDP Şanlıurfa birinci sıra adayı Osman Baydemir de AK Parti’nin çıraklık, ustalık hırsızlık döneminden sonra malulen takavut etme dönemine geldiğini ifade etti.

Altan Tan ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın elinde Kur'an-ı Kerim ile meydanlarda dolaşmasını eleştirdi.