Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, idamın tez geri getirilmesi gerektiğini söyledi.

Merkez Karar Yürütme Kurulu (MKYK) toplantısı öncesi basın toplantısı düzenleyen BBP lideri Mustafa Destici, Mersin’de hunlarca bir cinayete kurban edilen 20 yaşındaki Özgecan Aslan’ın katillerinin idam edilmesi gerektiğini belirtti. Özgecan Aslan’ın şehitlik mertebesine eriştiğini ifade eden Destici, "Böyle bir vahşet ile bu yaşta bu halde hayatını kaybeden nice kızlarımız oldu. Özgecan kızımızdan daha küçük kızlarımız vahşice öldürüldü. Hepsi hiç hak etmedikleri şekilde ömürlerinin daha baharında böyle vahşi ölümler ile karşı karşıya kaldılar. Hepsi için üzüntülü olduğumuzu ifade etmek istiyorum. Hayatını kaybeden Özgecan kızımız başta olmak üzere hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet ailelerine ve Türk milletine başsağlığı diliyorum." dedi.

'TELEFON AÇARAK, AÇIKLAMA YAPARAK BUNU GEÇİŞTİREMEZSİNİZ'

Destici sözlerini "Bu olayların sorumlusu elbette ki failleridir. Ama daha üsteki sorumlusu kim diye bakarsanız devleti yönetenler, hükümet edenlerdir. Şimdi ben buradan sesleniyorum, sadece telefon ile başsağlığı dileyerek, açıklamalar yaparak bunu geçiştiremez ve buradan kurtulamazsınız. Eğer bunu yapmaya devam ederseniz bundan sonra buna benzer bir hadise yaşandığında sorumlusu direk sizi ilan ederiz." diye sürdürdü.

'İDAM CEZASI TEZ GERİ GELMELİ'

Yapılacak işin çok basit olduğunu belirten Destici, şöyle devam etti: "Yarın Türkiye Büyük Millet Meclisi acilen toplanacak. Kız çocuklarını, erkek çocuklarını kaçırarak tecavüz ettikten sonra öldürenler, yakanlar için idam cezasını çıkaracak ve idam edeceği ilk kişide Özgecan kızımızın katilleri olacak. Bu da herkese ders olacak. Büyük Birlik Partisi olarak Meclis'e açık çağrımız budur."

'BUNUN SORUMLUSU BİR YERDE SİZSİNİZ'

Destici, 'Fırat’ın kenarında bir kuzuyu kurt kaparsa bunun vebalini üzerimizde hissederek devleti yöneteceğiz' diyenler olduğunu hatırlatarak, "İşte Seyhan’ın Ceyhan’ın kenarında kurt öyle vahşi bir şekilde kuzuyu kaptı ki, şimdi ne yapacaksanız yapın bakalım. Bunun sorumlusu bir yerde sizsiniz. Avrupa Birliği'ne gireceğiz diye idamı siz kaldırdınız. Zinayı siz serbest bıraktınız. Bonzai ile bu ülkeyi siz tanıştırdınız. Birilerine bonzai sıfatı takmakla bu işten kurtulamazsınız. Bu sıfat en çok 12 yıldır bu ülkeyi yöneten sizlere yakışır. Bunu açık ve net olarak söylüyorum. Sizden önce bu ülkede bonzai diye bir şey bilinmiyordu. Sizden önce bu ülkede zina serbest değildi. Bu ülkede zinayı yasaklayan kanunlar vardı. Ülkemizin yüzde 99’u Müslüman. Bir Müslüman için sizin yasalarınız bağlayıcı değil. Allah bunu Kur'an-ı Kerim'inde yasaklamış mı? Peygamber Efendimiz bunu hadisinde, sünnetinde söylemiş mi? Benim ve Müslümanlar için bu yeterlidir. Sizin serbest bırakmanız ancak bu hainleri, katilleri ve bu kurtları cesaretlendirir. Başkasını değil. Gerçekten içimiz çok dolu. Yüreğimiz kan ağlıyor. Müslümanım diyen bir kişi bunu yapıyor. Bu kabul edilemez. Ama bunu cesaretlendirenler, bunun vebaline ortaktırlar." değerlendirmesini yaptı.

'SİZ AĞLAMA MAKAMI DEĞİLSİNİZ'

Büyük Birlik Partisi olarak daha önce referandum ve imza kampanyası düzenlediklerini ifade eden Destici, "Halkın yüzde 99’u bunu istiyor. Şimdi bakıyorsunuz bakanlardan da bunu isteyen ve dile getirenler var. Siz yetkili konumundasınız. Siz ağlamayacaksınız, şikâyet etmeyeceksiniz. Siz gereğini yapacaksınız." dedi.

'İKİ KESİM İÇİN İDAM GERİ GELMELİ'

Mustafa Destici, iki kesim için idamın geri gelmesi gerektiğini vurgulayarak, bunu şöyle açıkladı: "Kız ve erkek çocuklarımızı kaçırıp tecavüz ettikten sonra öldürenler için, diğeri ise bizzat kurşun sıkarak, bombayı patlatarak kolluk ve güvenlik güçlerimizi, sivil vatandaşlarımızı öldüren teröristler için idamı geri getireceksiniz. Bunun başka yolu yok. Eğer bunu yapmazsanız biz daha nice Özgecanlara ağlarız. Binlerce küçük çocuk kaçırılıyor. Bunların akıbeti ne? 10 yıldır kayıp olan çocuklar var. Onun için bu suçu işlemeye kalkanlar şunu bilecek ki; ‘Ben bunu yaparsam idam edilirim.’ Bunun için idam tez geri gelmelidir."

'BUNUN İDAMDAN BAŞKA CEZASI YOK'

Destici, "Adalet Bakanı açıklama yapıyor. ‘En ağır cezayı alacak’. Hadi oradan. Ne ağır cezası. Üç sene beş sene yatacak, çıkacak sonra aynı suçu işleyecek. Bunun idamdan başka cezası yok. Yapılması gereken budur. Hak budur. O çocuklarımızın ne günahı vardı. Büyük Birlik Partisi olarak bu konunun takipçisiyiz." diye konuştu.

'ŞEHİT EDİLEN ASKERLERİMİZİN, POLİSLERİMİİZN KATİLLERİ NEREDE?'

Destici, 8 Ekim de Bingöl'de iki polisin şehit edildiğini hatırlatarak, şöyle dedi:
"Bunların failleri nerede? Hakkâri Yüksekova'da 3 askerimiz arkalarından kafalarına sıkılarak şehit edildiler. Bunların katilleri nerede? Bulundu mu? Diyarbakır’da astsubayımız eşinin yanında şehit edildi. Nerede bunların failleri. Bunlar çözüm sürecine mi kurban edildi.
Çözüm süreci başladıktan sonra yüzlerce şehit var. Hani şehit gelmeyecekti? Hani analar ağlamayacaktı? Bunların anası yok mu? Bunların aileleri, eşleri, çocukları yok mu? Büyük Bir aldatmaca ve kandırmaca ile ülke yönetiliyor ve seçime de bu şartlarda götürülüyor."

'ESAS HEDEF AYRI BİR DEVLET KURMAK'

"Çözüm süreci dediler, adının net bir bölünme süreci olduğunu hepimiz biliyoruz." diyen Destici, "Burada esas hedef özerklik dedik. Esas hedef ayrı bir devlet kurmak dedik. Irak ve Suriye’nin kuzeyi, ülkemizin Güneydoğu Anadolu bölgesinden bir bölge alarak orada ayrı bir devlet kurma emelleri ve amaçları var. Bu açık ve net. Herkes sussa Büyük Birlik Partisi ve partililer susmayacak. Çünkü biz bu gerçeği görüyor ve biliyoruz." şeklinde konuştu.

'UYUŞTURUCU, BONZAİ SERBEST Mİ DE BİZİM HABERİMİZ YOK'

İç ğüvenlik paketi ile ilgili olarak da açıklama yapan Destici, sözlerine şunları ekledi: "Şu andaki terör hadiselerini güneydoğuda, Cizre'de ve Diyarbakır'da yaşanan mevcut yasalar engelleyemez mi? Sen şu anda mevcut yasaları uygulamıyorsun. Bonzai, uyuşturucu serbest mi ki sen bu yasa ile bunların kullanımını engelleyeceğiz. Uyuşturucu serbest mi de bizim haberimiz yok. Sen mevcut yasaları uyguluyor musun? Sen mevcut yasaları uygulamıyorsun. Bütün bu yasalar sana ait. Senin iktidarın döneminde çıkarılmış yasalar. Şimdi yeni bir paket ile güya halkın güvenliğini saylayacaklarını ifade ediyorlar. Bu tamamen bir yalan. Güvenliği sağlayacak yasalar var zaten. Burada yapılmak istenen özgürlükler alanının kısıtlanmasıdır. Muhalefetin sesini susturmaktır. Farklı seslerin susturulmasıdır. İktidarın icraatlarına karşı yapılacak sözlü ve fiili eylemlerin yasaklanmasıdır. Yapılmaya çalışan açık ve net budur."