Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "İnanır mısınız ben göreve geldiğimde -malum Sayın Ecevit bizden önce başbakanlık yaptı- yani lavabo, böyle ıslak zemin diye bir şey yoktu. Muşambalar vardı, karafatmalar dolaşıyordu." dedi.

Erdoğan, ATV-A Haber ortak yayınında “Cumhurbaşkanı ile Gündem Özel” programında gündeme ilişkin soruları cevapladı.

Cumhurbaşkanlığı Sarayı'na yönelik eleştirilere değinen Erdoğan, şunları söyledi: "Şu bina, şu külliye, benim şahsıma mı ait? Burası Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanlığı makamı. Çankaya'da şu an Başbakanlık makamı... İnanır mısınız ben göreve geldiğimde -malum Sayın Ecevit bizden önce başbakanlık yaptı- yani lavabo, böyle ıslak zemin diye bir şey yoktu. Muşambalar vardı, -teeddüb (utanma) ederim ama söyleyeceğim- karafatmalar dolaşıyordu. Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanlığı' böyle bir makam yaraşır mı? Yani siz bir misafiriniz gelse, 'elimi yıkayacağım' dese onu oraya mı sokacaksınız? Oraya soktuğunuz zaman, o karafatmaların dolaştığını görse bunu dünyaya reklam ederse bunun bedelini, faturasını acaba millet olarak biz nasıl ödeyeceğiz?"

Erdoğan, şöyle devam etti: "Şu anda bulunduğumu Başbakanlık odası, yani benim de Ahmet beye teslim ettiğim, ikiye bölün onun bir bölümüydü. Hiçbir zaman temsilde israf olmaz. Bu çok önemlidir. Yargıtay'la Başbakanlık arasında sokakta tören yapıyorduk. Yağmur olduğunda merasim yapamıyorsunuz, iptal ediyorduk. Kazakistan'da, Çin'de kapalı bölümde merasim yapabiliyorsunuz. Bizim böyle bir imkanımız yoktu. Şu anda Başbakanlıkta en azından kendine ait bir serbest alanı var. Onlar da daha bunu yapacak. Biz burada kapalı alanı ona göre planladık. Burada kapalı alanda merasim yapar hale geldik. Yani bu, göğsünüzü gere gere artık güçlü bir Türkiye var, bunu gösteriyor. Ben faniyim, öleceğim, yarın ben yokum, bir başka arkadaşımız gelecek, burada Cumhurbaşkanı olarak bu görevi ifa edecek ve bunun için de iki de bir yatıp kalkıp; 'kaçak saray', sen bunu söylemekle hiçbir şey kazanamazsın. Çünkü bu sarayda veya bu külliyede, bu ülkenin vatandaşı herkesi biz- temsil noktasına olanları kastediyorum- ağırlıyoruz. Ağırlamaya da devam edeceğiz.”

“Bu polemik seçim öncesine mahsus mu yoksa seçimlerden sonra da devam edecek mi, fikriniz nedir?" sorusu üzerine de Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: "Bunların seçim öncesi ya da sonrası diye bir şeyleri yok. Bunların derdi; 'acaba biz Cumhurbaşkanı'nı nasıl hırpalarız', kendilerine göre dertleri bu. Çünkü geçmişte de bütün cumhurbaşkanlarına aynı oyunu oynadılar. Hepsini de belli ölçüde yıprattılar. Fakat Akif'in güzel bir beyti var; 'Allah'a dayan, sa'ye sarıl, hikmete ram ol; yol varsa budur bilmiyorum başka çıkar yol' . Biz bu noktada evvelallah güvendik, yola çıktık ve istedikleri kadar uğraşsınlar her şey yasaldır, her şey en güzeliyle, milletime layık şekilde yapılmıştır ve burası Türk milletinin sarayıdır."