Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili İdris Baluken, ellerin derhal silahtan, tetikten çekilmesi çağrısı yaptı. Baluken, "Operasyonların bir an evel durması, buzdolabına konan çözüm süreciyle ilgili mekanizmaların bir an önce yaratılması gerektiğini altını çizerek vurgulamak istiyoruz. Karşımızda Erdoğan'ın ve AKP'nin kanlı bir iktidar oyunu var, çözümsüz bir savaş oyunu var. İktidar, saltanat uğruna Türkiye coğrafyasının dört bir yanında savaş ve ölüm makinasını tekrar çalıştırılmaya başlamıştır." dedi.

Baluken, Meclis'te basın toplantısı düzenledi. "Savaş konsepti can almaya, hepimizin yüreğini yakmaya devam ediyor." diyen Baluken, bu savaş konseptiyle herhangi bir sonuç alınamayacağını, bu ülkenin yakıcı sorunları için hiçbir çözüm üretilemeyeceğini defalarca bu kürsüden ifade etmelerine rağmen AKP hükümetinin ve Saray'ın savaş ısrarının bütün halkların önüne acı bedeller getirmeye devam ettiğini savundu.

Baluken, şu ifadeleri kullandı: "Dün tek kelimeyle Türkiye tarihine geçecek kanlı pazar yaşanmıştır. Türkiye'nin dört bir tarafına maalesef acılar düşmüştür ve bu acılar üzerindende sorunları daha da büyütecek, çözümsüzlüğü daha da derinleştirecek savaş ısrarları pervasız bir şekilde dillendirilmeye devam edilmiştir. Sarayın ve AKP'nin yürüttüğü savaş konsepti, dün Cizre'de, Sur'da, Dağlıca'da maalesef can almaya devam etmiştir. Aralarında 35 günlük bebekten, kadınlardan, sivil insanlardan, polis ve askerlere kadar onlarca yurttaşımız maalesef yaşamını yitirmiş, neredeyse yüzlerce yurttaşımız da ağır bir şekilde yaralanmıştır."

Bütün Türkiye halkına başsağılığı dileyen Baluken, HDP olarak üzüntülerini ifade etti. Acı hadiselerden sonra bu ülkeyi yöneten Cumhurbaşkanı'nın çıkıp bütün sorumluluğu alması gereken yerde yangına benzinle gidecek büyük bir sorumsuzluk örneği gösterdiğini öne süren Baluken, yaptığı açıklamaların hiçbirinin bölgede yaşanan gerçekleri kamuoyuna açıklayacak nitelikte olmadığına dikkat çekti. Erdoğan'ın açıklamalarının hemen ardından Türkiye'nin dört bir tarafında toplumsal linç saldırılarının devreye konduğunu belirten Baluken, açıklamalarıyla HDP ve bazı basın yayın organlarını hedef gösterdiğini ifade etti.

"Savaşı başlatan sanki kendisi değilmiş gibi, barışa bir hafta kala masayı deviren sanki kendisi değilmiş gibi, oluk oluk akan kanın bütün sorumluluğu sanki kendi boynunda değilmiş gibi Türkiye halklarını ırkçı, milliyetçi bir refleks üzerinden daha fazla kutuplaştıran daha fazla düşmanlaştıran bir tutum ortaya koymuştur. Bunun kabul edilebilir hiçbir yanı yok." diyen Baluken, açıklamalarının ardından iç savaşa götürebilecek linç saldırılarının hemen devreye girdiğini kaydetti.

Bütün siyaset kurumunun tek bir saniyeyi bile heba etmeyecek şekilde kalıcı çözüm ve barış açısından sorumluluk almasını gerektiren tarihi bir süreçte bulunulduğunu dile getiren Baluken, bu gidaptan kurtulmanın tek yolunun barış ısrarı olacağını söyledi.

Ellerin derhal silahtan, tetikten çekilmesi çağrısı yapan Baluken, şunları kaydetti: "Operasyonların bir an evel durması, buzdolabına konan çözüm süreciyle ilgili mekanizmaların bir an önce yaratılması gerektiğini altını çizerek vurgulamak istiyoruz. Buzdolabından çıkması gereken sadece ihtiyacımız olan çözüm süreci değil, Cumhurbaşkanı başta olmak üzere sorumsuz hükümet ve devlet yetkililerinin vicdanı olduğunu da ısrarla vurgulamak istiyorum. Karşımızda Erdoğan'ın ve AKP'nin kanlı bir iktidar oyunu var, çözümsüz bir savaş oyunu var. İktidar, saltanat uğruna Türkiye coğrafyasının dört bir yanında savaş ve ölüm makinası tekrar çalıştırılmaya başlanmıştır."

"400 vekili Cumhurbaşkanı barış için değil, başkan olmak için istiyor." diyen Baluken, halkın gündemi bütün ülkenin talebi barış iken Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kendi gündemini ve kendi talebini halkın talebinin önüne koyduğunu savundu.

Erdoğan'ın adeta son vekili alıncaya kadar bu savaşa devam edeceğini söylediğini belirten Baluken, bu kadar korkunç bir tablonun yaşandığı bir günde bile Cumhurbaşkanı'nın 78 milyonun gözünün içine bakarak bu itirafları ortaya koyma tutumunun çok vahim bir durum ile karşı karşıya olunduğunu gösterdiğini öne sürdü. Baluken, 400 vekillik lanetli hesabı Türkiye toplumunun sonlandırması gerektiğini ifade etti.

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nu milli maçta tribün şov yapmakla suçlayan Baluken, şöyle devam etti: "Başbakan iktidar hesabıyla yetim bıraktığı çocuklarla adeta siyasi rant için tribün şov yapan büyük bir pervasızlık örneği sergiledi. Başbakan Davutoğlu’na buradan seslenmek istiyoruz. Çocukları yetim bırakarak onları maça götürmek maharet değil, onları yetim bırakmadan kendi aileleriyle birlikte güvenli bir geleceğe hazırlamak maharettir. Senin dün tribünde vermiş olduğun fotoğraf siyasi tarihimize utanç olarak geçecek bir fotoğraftır. Kaldı ki tribün şov yaptığı saatlerde Cizre’de birçok mahallede gençlerin cenazeleri evlerde bekliyordu. Dağlıca’da onlarca askerin cenazesi yerlerde yatıyordu. Dağlıca’daki olayın oluş saati Genelkurmay açıklamasında bile yok. Tek bir nedeni var bunun, Başbakan’ın ortaya koymuş olduğu o tribün şovu Türkiye halklarından gizlemeye çalışmak. Biz soruyoruz, Başbakan o maça giderken o sevinç çığlıklarını atarken Dağlıca’daki olaydan haberdar değil miydi? Dağlıca’daki olay saat kaçta oldu? Maç saat kaçta başladı? Sen gol sevinciyle saat kaçta sevinç çığlıkları atmaya başladın? Bütün bunlar adeta modern bir Neron tavrı şeklinde Türkiye siyaset tarihine yazılmıştır. Arena tribünlerinden mevcut durumu keyif içerisinde izleyen bir modern Neron tavrıyla karşı karşıyayız."

'Kars'ta terör örgütü PKK militanlarına gıda ve ihtiyaç malzemesi götürüldüğü ihbarını alan emniyet güçleri tarafından durdurulan araçtan HDP Kars Milletvekili Şafak Özanlı'nın çıkmasına' yönelik sorulara ise Baluken, "Tamamen yanlış bir haberdir. Milletvekilimizin gözaltına alınması söz konusu değildir. Gözaltına alınan 7 kişi ile beraber kendisi de savcılığa refakat edecek şekilde gitmiştir. Gözaltına alınan 7 kişi akşam saatlerinde serbest bırakılmıştır, bu haber tamamen yalandır." karşılığını verdi.