TBMM Genel Kurulu'nda görüşülen İç Güvenlik Paketi'nin 63 maddesi, önergeleriyle birlikte İçişleri Komisyonu'na geri çekildi. Kamuoyunda İç Güvenlik Paketi olarak bilinen "Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu ile Bazı Kanun ve KHK'larda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı"nın 132 maddesinin 67 maddesi kabul edildi.

İçişleri Bakanı Sebahattin Öztürk'ün imzasıyla hükümet, iç güvenlik paketinin 68'den 130. madde dahil kısmının İç Tüzüğün 88. maddesine göre komisyona geri çekilmesi için tezkere sundu. Hükûmet tarafından verilen tezkerede, "Görüşülmekte olan 684 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın henüz görüşülmeyen 68'inci maddeden 130'uncu maddeye (dâhil) kadar olan maddelerinin, varsa önergeleriyle beraber, TBMM İçtüzüğü'nün 88'inci maddesi hükmü gereğince Komisyona geri verilmesi hususunda gereğini arz ederim." denildi.

Söz alan MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunun taktik adımlarla oyalandığını söyledi. Vural, "Bu meselenin özüyle ilgili olarak hukuk devleti, demokrasi ve özgürlükler aleyhine olan, Emniyeti siyasileştiren, Damat Ferit'in talebi üzerine 15 Mart 1919'da yapıldığı gibi Jandarmayı açıkçası, siyasileştirecek ve kontrol altına alacak bir girişimi elde ettikten sonra bunun yapılması bu raporun arkasında bir Komisyon iradesi olmadığını ortaya koyuyor. Burada konuşmalar yapıldı. Maalesef, Milliyetçi Hareket Partisinin tasarının tümü üzerindeki konuşma hakkı gasbedildi, gerekçesiz önergeler burada oylatıldı, karar yeter sayısı istememize rağmen aranmadı, gürültü olmasına rağmen bu gürültüyü ortadan kaldıracak hiçbir adım atılmadı, toplantı yeter sayıları istemedi, hukuk ayaklar altına alındı. Dolayısıyla, bu maddelerle ilgili geri çekme iradesi olmayan bir zihniyetin, bir Komisyonun bundan sonraki raporu da güvenli olmayacaktır. Dolayısıyla, bu eksende, bu çektiğiniz maddeler ne ise tamamıyla ilgili iradenizi kullanın. Sizden ricam ve isteğim, yemin ettiğimiz hukuk devletine, hukukun üstünlüğüne ve demokrasiye uygun hareket etmeniz." dedi.

İçişleri Bakanı'na da seslenen Vural, "Sayın Bakan, siz tarafsız bir Bakansınız. Baştan itibaren olmadığınız bir kanunu 67'nci maddede çekmek suretiyle doğrudan doğruya seçimin güvenliğini ve tarafsızlığını ihlal edecek maddelere geçit vermek suretiyle siyasi tarafınızı belli etmiş oluyorsunuz. Siz, yemin ettiniz 'Anayasa gereğince tarafsız olacağım.' dediniz. Adalet ve Kalkınma Partisi Grubunun isteği üzerine, taktik adımı üzerine iradenizi kullanmanız ve bu iradeyi kullanırken Parlamentoda hukukun ayaklar altına alındığı, demokrasi, hukuk devleti ve özgürlüklerin kısıtlandığı bir yasayla ilgili tavır oluşturamamanız sizin aslında tarafsız bir bakan olarak görev yapamayacağınızı da göstermektedir. Bu irade, açıkçası sizin atanma ve bu dönem içerisinde görev yapmayla ilgili, Anayasa gereğince tarafsız görev yapmayla ilgili iradeye ve anayasal konumunuzu yok saymaktır. Dolayısıyla, bu konuda yapacağınız işlem, ya yasanın tamamını çekmek olmalıdır ya da bu çekme iradenizi geri alınız." ifadelerini kullandı.

CHP Grup Başkanvekili Levent Gök ise "Tekriri müzakerelerin yapılacağı yer komisyondur. Biz başından beri, bu anlayışımızı muhafaza ettik ve ulu orta, öyle ayaküstünde yapılacak tartışmalarla değil, gerçek anlamıyla bütün akademisyenlerin, sivil toplum örgütlerinin, partilerin dışındaki kanaat önderlerinin görüşlerinin de tartışılacağı komisyonda, bu maddelerin tekrar masaya yatırılması gerektiğinden bahisle görüşlerimizi ifade ettik. AKP sözcüleri burada, hepsi eğer o sözlerinin arkasındaysa 'Bunları biz gerekirse müzakere ederiz, tekriri müzakere yaparız.' diye basın önünde konuşmuşlardır. Şimdi, biz gelinen nokta da zannediyorduk ki iktidar partisi ve yeni İçişleri Bakanı tarafsız bir şekilde göreve geldiği bu anda, muhalefetin de göstermiş olduğu aykırılıklar nedeniyle demokrasiye ve temel hak ve hürriyetlere açıkça aykırı olan bu yasanın geri çekilerek İçişleri Komisyonunda tekrar görüşüleceği şeklinde bir kanaatimiz oluşmuştu az önceye kadar ama az önce verilen bir teklifle anlaşılıyor ki, bugüne kadar görüşülen maddelerle ilgili bir görüşme yok, bundan sonraki maddelerin ne olacağı konusunda görüşmeler yapılacak. Sayın Bakan, bir siyasetçi göreve başladığı zaman kendisinden umut beklenir, kendisine başarılar dilenir; biz bunu gerçekleştirdik ama daha siz, ertesi gün, ikinci gün burada ettiğiniz yeminin arkasında kalır ve bu yemine sadık kalmazsanız zaten tarafsız bir şekilde olmadan da geldiğiniz o koltuğun çok daha tartışılır hâle gelmesine neden olursunuz. Bu irade, Türkiye'yi demokrasiye götürmez. Bu irade, muhalefetin arzu ettiği ve iktidar sözcülerinin de dile getirdiği bir irade değildir. İktidar sözcüleri kendi iradelerinin arkasında durmamışlardır ve iki günlük Sayın Bakana da bunu yaptırmak suretiyle Bakanın da tartışılır hâle gelmesine neden olmuşlardır. Artık, Sayın Bakan da bu teklifiyle birlikte tarafsızlığını yitirmiştir. Bu, Türkiye'yi iyi bir noktaya götürmez. Talebimiz çok net ve açıktır. Bu yasanın tümü İçişleri Komisyonuna geri çekilmelidir, muhalefet partileri olarak orada her türlü katkıyı yaparak antidemokratik bütün yasa ve usulleri değiştirmeliyiz. Bu tekliflerimiz görüşüldükten sonra tekrar ne varsa üzerinde çalışmalıyız diyoruz; bizim görüşümüz budur." şeklinde konuştu.

HDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan da "Şu an bu Parlamentoda 24'üncü Dönem olarak görev yapan biz bütün parlamenterler, Hükûmet, Komisyon ve şu an tarafsız olduğu için seçim nedeniyle gelen Sayın İçişleri Bakanı, hepimiz tarih önünde ve halkın önünde hesap verecek konumda olan kimi alnı ak, kimi kara, kimi bu ülkenin demokrasi, özgürlükler, insan hakları, hukuk, demokrasinin geliştirilmesi konusunda tarihe tutanaklarda geçen sözleriyle, verdikleri önergelerle geçecek ve faşizmin paketine, baskıcı yasalarına direndiği için, bu ülkenin insanlarına başta yaşam hakkı olmak üzere en temel insan hak ve hürriyetlerini, işkence ve kötü muameleye karşı duruşun onurlu duruşunu, angaryaya karşı duruşun, kişi güvenliği ve özgürlüğü konusundaki duruşun, adil yargılanma önündeki engellere karşı duruşun, kişi hak ve özgürlüklerinde iletişim hakkından konut dokunulmazlığına, haberleşme hürriyetinden yargı önünde masumiyet karinesine kadar, evrensel hukukun temel kurallarının 17 Şubattan bu yana yargılandığı, tartışıldığı bu süreçlerde hepimiz tarihe ve halka karşı hesap vereceğiz ve çok açık ifade ediyorum: Sayın Başkan, bu kürsüde Parlamento tarihine en kara sayfalarla geçecek en büyük İç Tüzük ve Anayasa ihlalleri yaşandı. İktidar partisinin Meclis Başkan Vekilleri burada Grubumuzun söz hakkını gasbettiler, soru-cevap hakkını gasbettiler, bölüm üzerine konuşma hakkımızı gasbettiler, 9 Şubatta verdiğim kişisel 132 tane önergemi grup önergesiyle birleştirerek, grup önergemizi teke indirerek haklarımızı gasbettiler. Bunca hukuksuzluğun içinde Meclis tarihinin bir ilkini hayata geçirdik, bu Meclisteki angaryanın, kavgaların, saldırının, baskının 'Güvenlik yasası çıkaralım.' diye Mecliste estirilen terörün yarın sokaklara, evlere, yaşama, okula, her tarafa yayılacağına dikkat. Burada Sayın İçişleri Bakanı Sebahattin Öztürk imzalı bir önerge var. İç Tüzük 88'inci maddeye göre 68'inci maddeden 130'uncu maddeye kadar olan bölümler geri çekiliyor. Şu tasarı sadece Hükûmetin tasarısından oluşmuyor. Şu kapağı açtığınız zaman ve her gün okuduğunuz şu tasarıda Hükûmetin 43 madde olarak gelen tasarısına Mecliste muhalefet milletvekillerinin, bu arada HDP milletvekillerinin de yer alan tekliflerinin olduğu Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu'ndan Nüfus Kanunu'na kadar birçok madde bu 68 ile 130'uncu maddelerin içinde yer alıyor. Şimdi Hükûmet kendi 43 maddesi ile ilgili geri adım atabilir, bu Meclisteki muhteşem muhalefetin direnişi karşısında 67'nci maddeye geldiğinde bayrak kaldırabilir, teslim olabilir, maddelerini geri çekebilir ama Hükûmet sadece kendi tasarı maddelerini çekebilir. Buradaki muhalefet milletvekillerinin tekliflerini geri çekme hakkı yoktur. Bu nedenle, bu önerge usule de aykırıdır, İç Tüzük'e de aykırıdır ve burada, başlıkta ismi geçen milletvekillerinin tekliflerinin yer alması nedeniyle onların adına onların verdiği teklifi de geri çekme hakkını vermiyor." şeklinde konuştu.

Tartışmaların ardından TBMM Başkanvekili Meral Akşener, "Tasarının henüz görüşülmeyen 68 ila 130'uncu maddeleri İç Tüzük'ün 88'inci maddesi uyarınca önergelerle birlikte Komisyona geri verilmiştir." açıklamasını yaptı.