Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) eski dört bakanı yolsuzluk ve rüşvet ile ilgili olarak Yüce Divan'a göndermemesiyle ilgili olarak,"Türkiye Büyük Millet Meclisi bize göre hukuk, demokrasi ve erdem sınavından geçememiştir. Bu sınavlardan kalmıştır. İktidar partisi çoğunluk gücünü kullanarak yargılamanın önünü kapatmıştır. Daha bundan 1 hafta önce şeffaflık paketi açıklayan Sayın Başbakan ‘a seslenmek istiyorum. Bir taraftan şeffaflık paketi açıklıyorsunuz, öbür taraftan iktidar, çoğunluk oylarınızla yargılamanın önünü kapatıyorsunuz. Bu ikisini nasıl izah ediyorsunuz Sayın Başbakan. Türk milletine bu ikisini nasıl izah edeceksiniz?” dedi. Destici, Merkez Bankası'nın faiz indirme kararının cumhurbaşkanının baskılamasıyla hatta tehditlere varan söylemleri sonucu gelmiş olmasının Türkiye ekonomisi açısından çok düşündürücü olduğunu da vurguladı.

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, partisinin genel merkezinde gündeme ilişkin basın toplantısı düzenledi. Destici, toplantıya atanamayan öğretmenlerden oluşan bir grupla katıldı. Destici, atanamayan öğretmenlere ilişkin, “Öğretmen açığı olan bir yerde siz ne yaparsanız yapın, hangi okul binasını yaparsanız yapın, hangi bilgisayarı hangi akıllı tahtayı koyarsanız koyun, netice alamazsınız. Öğretmen yoksa, dolayısıyla da hiçbir şey yapmamış olursunuz. Bu yönüyle baktığınız zaman Türkiye’de hala yüz binlerce öğretmen açığı var. Bir tarafta öğretmen açığı var, bir tarafta da sayıları 400 bine yaklaşan bu gidişle de birkaç sene sonra 500 bini de geçecek atanamayan öğretmenlerimiz var. Cumhurbaşkanına seslenmek istiyorum. Lütfen sözünüzü tutun ve bu atanamayan kardeşlerimizi bir an önce atamasını yapın. Bu işlere siyasi olarak bakmaktan vazgeçin. Tamamen seçimlere yönelik bir malzeme olarak kullanılıyor. Bir bakıyorsunuz ‘Şubat’ta atama olmayacak’ deniyor ama o yıl seçim varsa atama yapılıyor.” ifadesinde bulundu.

“BÜTÜN KURULLAR TALİMATLA, TEHDİTLE KARARLARINI ŞEKİLLENDİRMEKTE”

Merkez Bankası’nın faiz kararını değerlendiren Destici, “Bu faiz kararının Sayın Cumhurbaşkanı’nın baskılamasıyla hatta tehditlere varan söylemleri sonucu gelmiş olması gerçekten Türkiye ekonomisi açısından çok düşündürücü. Bunun sonucunda Türkiye ekonomisi zaten kırılgan olan bir ekonomi, borçla dönen bir ekonomi. Dolayısıyla da bu karar, isterdik ki Merkez Bankası’nın kendi özgür kararı olsun. Ama maalesef Türkiye’de hiçbir kurum kendi hür iradesiyle, kanuna yasaya bakarak karar verebilecek bir konumda değil. Bütün kurumlar baskı altında. Bütün kurullar talimatla, tehditle kendilerine yapılan bir takım baskılarla kararlarını şekillendirmekte.” diye konuştu.

“ORALARI BİLİNÇLİ BİR ŞEKİLDE PKK’YA MI BIRAKIYORSUNUZ?”

BBP Genel Başkanı hükümetin Cizre’de sorumlu aradığını söyleyerek, hedef saptırdığını belirtti. Destici, “Başka sorumlular gösteriyor. Cizre’de bugün ne yaşanıyorsa sorumlusu Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Sayın Başbakan, ilgili bakanlar, yürütme. Başka sorumlusu yok kardeşim. Milleti niye kandırıyorsunuz?. Bu işin iki tane sorumlusu var. Bir; devleti yöneten iktidar, iki; PKK, ve onun siyasi uzantıları yani çözüm ortakları. Hayret ediyorum, devlet niye gücünü kullanarak bu hadiseleri durdurmuyor? Devlet bir ilçesine hakim olamıyor mu? Orada her gün tecavüzler, gasp, hırsızlık gibi hadiseler vuku buluyorsa o zaman siz niye iktidarda duruyorsunuz, çekin, gidin. Sayın Başbakan Şişli’yi ağzına dolamış. Cizre, siz de bir ilçeyi yönetemiyorsunuz, ne farkınız kaldı? Aylardır Cizre’de güvenliği sağlayamıyorsunuz. Bırak Şili’yi hukuk halletsin, sen Cizre’ye bak Sayın Başbakan. Senin gündemin Şişli Belediyesi olamaz. Çözemiyorsanız gidin. Ama çözmek mi istemiyorsunuz, bazı şeyleri olgunlaştırıyor musunuz? Çözüm müzakere taslağı içerisinde bu da mı var? PKK’ya alan hakimiyeti mi açıyorsunuz? Oraları bilinçli bir şekilde PKK’ya mı bırakıyorsunuz?” ifadelerini kullandı.

“TBMM, HUKUK, ERDEMLİK SINAVINDAN GEÇEMEMİŞTİR”

Destici, şöyle devam etti :”Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki bu sonuç milletin vicdanında karşılık bulmamıştır. Tam tersinde milletin vicdanını yaralamıştır. Bu sonuçla birlikte Türkiye Büyük Millet Meclisi bize göre hukuk, demokrasi ve erdem sınavından geçememiştir. Bu sınavlardan kalmıştır. İktidar partisi çoğunluk gücünü kullanarak yargılamanın önünü kapatmıştır. Daha bundan 1 hafta önce şeffaflık paketi açıklayan Sayın Başbakan ‘a seslenmek istiyorum. Bir taraftan şeffaflık paketi açıklıyorsunuz, öbür taraftan iktidar, çoğunluk oylarınızla yargılamanın önünü kapatıyorsunuz. Bu ikisini nasıl izah ediyorsunuz Sayın Başbakan. Türk milletine bu ikisini nasıl izah edeceksiniz?”

“HUZUR-U MAHŞERDEKİ YARGILAMALARDAN NASIL KAÇIRACAKLAR”

İktidarın çoğunluk gücünü bugün itibariyle 4 eski bakanı Yüce Divan'dan kaçırdığını söyleyen Destici, “Ama peki millet vicdanındaki ya da ilahi adalet, huzuru mahşerdeki yargılamadan nasıl kaçıracaktır? Onunla ilgili de çoğunluğu ya da çözüm önerisi var mıdır Sayın Başbakan’ın. AK Parti grubu içerisinde 50 civarında milletvekili kendi vicdanlarının sesini dinleyerek oy kullanmışlardır. Yukarıdan gelen talimatlara, baskılara, tehditlere boyun eğmemişlerdir. Bize göre çok asil bir duruş sergilemişlerdir.” dedi.