Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Güvenlik ve İstihbarat Komisyonu, olağanüstü toplantıya çağrıldı. Komisyonun CHP ve MHP'li üyelerinin imzalarının yer aldığı 7 üyenin çağrısında, gündemi olarak da "19.02.2015 tarihli Basın ve Yayın organlarında yer alan ve Cumhurbaşkanlığı tarafından Milli İstihbarat Teşkilatı bünyesinde muhalefet partilerini yıpratmaya yönelik algı operasyonları gerçekleştirmek amacıyla 4 kişilik özel bir ekip oluşturulduğuna dair iddiaların araştırılması." gösterildi.

Konuya ilişkin Mecliste basın toplantısı düzenleyen CHP Isparta Milletvekili Ali Haydar Öner, muhalefete mensup 7 üye olarak komisyonu olağanüstü toplantıya çağırdıklarını söyledi. Toplantı gerekçesini okuyan Öner, "Kaçak saray muhaberet sarayına dönüştürülmüştür. Diktatörlerin son başvurusu muhaberet organizasyonları kurmaktır. Kaçak sarayın bazı bölümlerinde yere toplu iğne düşse sesini kaydedebilecek, görüntüsünü alabilecek donatlar mevcuttur. Ayrıca kaçak sarayın kaçış tünellerine birden çok dehlizlerle ulaşılabilecektir. Kaçak saray bir yandan yeşil alanları tahrip ederek bir yandan da hukukun üstünlüğü ve yargı kararlarına aykırı olarak inşa edilen bir yapıdır. Halktan kaçanların sığındığı bir yapıdır. Çünkü Çankaya Köşkü, şehrin merkezinde ama kaçak saray şehrin dışında yerleşim alanlarının dışında bir yerdedir." diye konuştu.

Havuz medyasında CHP'nin İsviçre bankalarında hesabı olduğuna dair sistematik bir yayın algı operasyonu başlatıldığına dikkat çeken Öner, CHP'nin bütün hesaplarının şeffaf ve açık olduğunu, denetlenebilir olduğunu söyledi. İsviçre bankalarında CHP'nin hiçbir hesabı olmadığını belirten Öner, "Kaçak sarayın baş sakini Sayın Cumhurbaşkanı'nın İsviçre bankalarında hesabı var mıdır yok mudur? Sayın Cumhurbaşkanı'nın İsviçre'deki hesaplarını koordine eden bir milletvekili var mıdır yok mudur? O milletvekili varsa hangi nitelik ve sıfatıyla, yeteneğiyle Parlamento'da görevlendirilmiştir?" diye sordu.

CHP Afyonkarahisar Milletvekili Ahmet Toptaş ise "İç güvenlik yasası adı altında Parlamento'ya çıkarılması için sunulan ve kaçak saraydaki tirandan talimat aldıkları için her ne pahasına olursa olsun çıkarmaya çalıştıkları yasa görüşmeleri sırasında arkadaşlarımıza bir Meclisin muhabbetine yakışmayacağı şekilde saldırarak çok ciddi şekilde yaralanmalarına neden olan Parlamento çatısı altında bu davranışı gösterenleri şiddet ve lanetle kınıyorum. Güvenlik ve İstihbarat Komisyonunu toplamayacaklarını biliyoruz ama ona rağmen çağırıyoruz. MİT'e sınırsız yetkiler ve sınırsız sorumsuzluklar verildiğini söylemiştik. Bu yasa ile muhalefetin yok edileceğini, asıl amacın hırsızlığa, yolsuzluğa, rüşvete, kara para aklamaya, ihalecilere, rantçılara karışmış iktidarın kendi ömrünü tamamladığını ama bu ömrünü sürdürebilmek için her türlü zora ve her türlü yola başvurabileceğini söylemiştik ve bunun için de MİT'in kullanılacağını söylemiştik. Kaygılarımız bugün ortaya çıkmıştır." şeklinde konuştu.

Sümeyye Erdoğan'a yönelik suikast iddiasıyla ilgili bir soru üzerine Öner, "Bu bir algı operasyonunun parçası olarak değerlendirilebilir. Satır arasını iyi okursak bunun nasıl bir düzmece iddia olabileceği de ortadadır." karşılığını verdi. "Seçim öncesi yeniden bir kaset iddiası gündeme getirilmeye başlandı. Bununla ilgili de Fethullah Gülen ilişkilendiriliyor. Bu size inandırıcı geliyor mu?" şeklindeki bir soruya da Öner, "Bize de inandırıcı gelmiyor. Herhalde sizler de inanmıyorsunuz. Bu iddiayı ortaya atanlar, kendileri çalıp kendileri oynayan kimselerdir." ifadelerini kullandı.