CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yurtdışındaki vatandaşlara seçilme hakkının verilmesi gerektiğini vurgulayarak," Biz CHP olarak yurtdışı seçim çevresi oluşturulması için kanun teklifimizi verdik. Yurtdışı seçim çevresinde seçim yapılmalı ve onlar kendi milletvekillerini seçip TBMM'ye göndermeliler." dedi.

Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Yurtdışı Birlikleri İstanbul Buluşması'na katıldı. Programda CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu'nun yanı sıra çok sayıda milletvekili de hazır bulundu.

Maltepe Türkan Saylan Kültür Merkezi'ndeki toplantıda konuşan Kılıçdaroğlu, yurtdışında bulunan Türk vatandaşlarının oy kullandığına dikkat çekerek, "Şimdi onlar diyorlar ki, 'Bizim de seçme ve seçilme hakkımız olmalıdır.' Evet onların da seçilme hakkı olmalı. Yurdışında çalışan işçiler kendi sorunlarını Türkiye'den giden politikacılara anlatıyorlar. Neden gelip Parlamento'da anlatmıyorlar? Onların da öyle bir hakkı olmalıdır. Biz CHP olarak yurtdışı seçim çevresi oluşturulması için kanun teklifimizi verdik. Yurtdışı seçim çevresinde seçim yapılmalı ve onlar kendi milletvekillerini seçip TBMM'ye göndermeliler " ifadelerini kullandı.

"Şimdi bize düşen başka bir görev daha var. " diyen Kılıçdaroğlu, "Yurtdışı göçmen ve sorunları ile ilgili ayrı bir bakanlığın oluşturulması gerekiyor. Artık yurtdışında çalışan Türkiye kökenli vatandaşlarımızın çok geniş bir portföyü var meslek olarak. Politikacı var, sanatçı var, siyasetçi var, iş adamı var, avukat var, öğrenci var, işçi var. Baktığımız zaman yeniden bu sorunlara eğilmemiz ve çözmemiz gerekiyor. Onun yolu da ayrı bir bakanlık kurarak bu sorunlara daha tutarlı eğilmek." şeklinde konuştu.

'BİRİNCİ SINIF DEMOKRASİYİ HAK EDEN BİR ÜLKE OLMALIYIZ'

Kılıçdaroğlu, yurtdışında bulunan vatandaşlara da seslenerek şunları söyledi: "Bulunduğunuz ülkede nasıl bir demokrasi varsa, Türkiye'de de aynı demokrasi olmalı, bulunduğunuz ülkede insan haklarına nasıl önem veriliyorsa Türkiye'de de aynı derecede verilmeli. Bulunduğunuz ülkede basın özgürlüğüne nasıl önem veriliyorsa, Türkiye'de de aynı derecede önem verilmeli. Bulunduğunuz ülkede politikacılar halka hesap verme konusunda nasıl duyarlı ise Türkiye'de de politikacılar aynı duyarlılığı taşımalı. Bulunduğunuz ülkede yolsuzluklar konusunda halk ne kadar duyarlı ise Türkiye'de de aynı duyarlılığı göstermelidir. Biz birinci sınıf demokrasiyi hak eden bir ülke olmak durumundayız."