CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, "İç güvenlik yasası bir atom bombasıdır. Hükümeti uyarıyorum, bu yasayı derhal geri çekin. Bu yasa çatışmaları artıracaktır. Otoriter rejimin artık son adımlarından biridir. Türkiye bu yasayı taşıyamaz." dedi.

Levent Gök, Meclis'te basın toplantısı düzenledi. Türkiye'nin önemli gündem maddelerinin kapatılmasına yönelik algı operasyonu yapıldığını dile getiren Gök, "Kaçak sarayda oturan bir cumhurbaşkanı, seçimlerin başkanlık tartışmasıyla geçeceğini ifade ediyor. Siyaseti bırakmadığını açıkça ifade ediyor. Anayasa Mahkemesi konuştuğu zaman cübbeni bırak siyasete gir diyorsun, öğretim üyesi konuştuğunda cübbeni çıkar siyasete gir diyorsun. Eğer çok meraklıysan kaçak sarayda oturmayı bırak siyasete gir. Otur oturduğun yerde, Anayasal görevini kullan. İç güvenlik paketiyle silahlı kuvvetler idareye bağlanıyor. Bunların hepsi gündemi değiştirmeye yönelik algı operasyonlarıdır." diye konuştu.

'KENAN EVREN BİLE BUNU DÜŞÜNMEDİ'

AK Partililerin ve yakınlarının sınavsız en ballı işlerde olduğunu dile getiren Gök, 3 milyonu aşan işsizliğin ülkenin bir numaralı gündemi olduğunu vurguladı. Kıdem tazminatları konusuna değinen Gök, kıdem tazminatının 15 güne indirilmeye çalışıldığını, Kenan Evren'in bile bunu düşünmediği bir girişim olduğunu belirterek darbe dönemlerinde bile kimsenin aklına gelmediğini söyledi. Gök, "İşçi kardeşlerime sesleniyorum; bunların yakalarına yapışın, bunlar işçi düşmanı. Haklarınızdan vazgeçmeyin." ifadelerini kullandı.

Kaçak elektriğin masrafını neden bir yurttaşın ödemesi gerektiğini soran Gök, kaynakların nereden nereye aktarıldığını toplumun görmesini istedi. Vatandaşların böyle özelleştirilmelerle sömürülmesine izin vermeyeceklerini dile getiren Gök, devletin görevinin vatandaşı korumak olduğunu ifade etti.

'BAŞBAKAN VE İÇİŞLERİ BAKANI HALKIN GÖZÜNÜN İÇİNE BAKA BAKA YALAN SÖYLEDİ'

7 kişinin öldüğü Cizre'deki olaylara da değinen Gök, 'bu olayın polisle alakası yoktur' açıklaması geldiğini hatırlattı. Gök, "Başbakan ve İçişleri Bakanı halkın gözünün içine baka baka nasıl böyle bir yalan söyleyebilirler? 12 yaşında bir körpe çocuğun öldürülmesini nasıl saklarsınız, yazıklar olsun size. Sonra ortaya çıktı ki bir polis tutuklandı. O polis niye tutuklandı? O mermi polis envanterinde olmayan bir mermi değil mi? Öldüren kurşun polis kurşunudur. Başbakan ve İçişleri Bakanı halkın gözünün içine baka baka yalan söyledi." şeklinde konuştu.

'BU YASA ÇATIŞMALARI ARTIRACAKTIR'

İç güvenlik paketiyle ilgili ise Gök, "İç güvenlik yasası bir atom bombasıdır. Hükümeti uyarıyorum, bu yasayı derhal geri çekin. Bu yasa çatışmaları artıracaktır. Otoriter rejimin artık son adımlarından biridir. Türkiye bu yasayı taşıyamaz. Türkiye'yi tek parti hegomanyasının içine sokmaya çalışıyorsunuz. Muhalefeti susturmaya çalışıyorsunuz. Yazıktır, günahtır, Türkiye'ye dinamit, bomba koyuyorsunuz. Bu bomba patlar sizler de yok olursunuz. Her maddesi Anayasaya aykırıdır, kabul edilemez. CHP ve sivil toplum, üzerine düşeni yapmaya devam edecektir." dedi.

'BURHAN KUZU, SİYASİ RÜŞVETLE OY KULLANILDIĞINI BELGELEMİŞTİR'

Yüce Divan oylamasıyla ilgili AK Partili Burhan Kuzu'nun açıklamalarını değerlendiren Gök, "Burhan Kuzu, siyasi rüşvetle oy kullanıldığını belgelemiştir. Oğlan bizim, kız bizim, yolsuzluk bizim demiştir." ifadelerini kullandı. Gök, bloknot basımıyla ilgili de Meclis Başkanı Cemil Çiçek'e teşekkür etti.

'TÜRKİYE'DE YARGI KARARIYLA KONUŞULUR'

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Fethullah Gülen Hocaefendi'nin Amerika'dan iadesiyle ilgili yaptığı açıklamalarının sorulması üzerine Gök, "Cumhurbaşkanı böyle konuların muhatabı değildir. Kendisine ait olmayan konularda konuşuyor. Türkiye'de yargı kararıyla konuşulur. Bunun takipçisi Başbakan, Adalet Bakanıdır. Cumhurbaşkanına ne oluyor ki. Sonra mahcup da oluyor, ciddiye de almıyorlar. Yargı kararı varsa, koşulları varsa elbete mümkün. Ama ortada bir şey yokken Cumhurbaşkanının böyle konuşması görevi değildir." diye konuştu.

Çankaya Köşkü'nden forsun sökülmesiyle ilgili ise Gök, "Amaç, Atatürk'ün izlerini silmek." değerlendirmesini yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yetkisinin değil ama etkisinin olduğunu söyledi.