MHP Grup Başkan Vekili ve İzmir Milletvekili Oktay Vural, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ekonomiden sorumlu başdanışmanı Yiğit Bulut’un, katıldığı bir televizyon programında sarfettiği, “İki tane ruhsatlı silahım var ve yıllardır da hakkımdan dolayı aldığım yüzlerce mermim var. Ben ölmeden, beni vurmadan, ben asılmadan bu ülkenin seçilmiş cumhurbaşkanına kimse elini süremez.” şeklindeki sözlerini değerlendirdi. Vural, “Yalakalıkta sınır yok ki ya. Jöleyi biraz fazla kaçırmış galiba, jöleyi fazla kaçırmış. Dünyayı kurtaran adam, vay be. Cüneyt Arkın Bey’in bunu cevaplandırması daha iyi olacak.” dedi. Vural, Ankara Cumhuriyet Savcısı Serdar Coşkun’un muhalif medyanın susturulması talimatı verdiği iddialarına da tepki gösterdi.

'MEDYAYI SAVCIYLA VE MİTİNGLERLE TEHDİT EDİYORLAR'

Cumhuriyet Savcısı Coşkun’un, muhalif medyanın susturulmasını talep ettiği iddialarını değerlendiren Vural, “Savcı hukuk sistemini, hukuku koruyacak. Bir savcı, işte darbe budur, demokrasiye darbe budur, medyayı susturmak, TMSF aracılığıyla aldıkları medya zaten şu anda satışını yapmıyorlar, diğer medyayı savcı aracılığıyla tehdit ediyorlar, diğerlerini de miting meydanlarında tehdit ediyorlar. Medya özgürlüğüne darbe vurmak, milletin özgürlüğüne darbe vurmaktır. Milletin haber alma özgürlüğüne darbe vurmaktır, düşman üretmektir. Düşman üreterek, kin ve nefret tohumları ekerek toplumu yönlendirmek istiyorlar. Bunun kabul edilecek bir yeri yok hukuk sisteminde. Anayasa’ya, demokrasiye aykırı; yani medyayı, kameraları kapatarak, gazeteleri susturarak demokrasi olmaz. Hangi suçu isnat ediyorsunuz?” dedi.

'MEDYA MENSUPLARI NE YAPSIN, ÂŞIK MI OLSUN?'

Muhalif medya organlarını susturma talebine sert tepki gösteren Oktay Vural, “Havuz medyası kurmak meşru ama diğerleri olunca düşman. Havuz medyası dost, diğerleri düşman. Ne yapması lazım medyadaki kameramanların, köşe yazarlarının? Âşık mı olması lazım? Öyle ya, bir medya patronu âşık olmuş. Daha önce de Tarım Bakanı'na âşık oldular. Öyle videosu var, ‘Tarım Bakanı'na âşık oldum.’ Güç olunca hemen aşka düşüyorlar bunlar. Garibana âşık olan yok tabii. Türk demokrasisi açısından bütün bunlar bir tehdittir. Medyayı miting meydanlarında tehdit etmek, savcılar aracılığıyla tehdit etmek ve düşman oluşturmak, sanal düşmanlarla milletin algısını değiştirmek istiyorlar. Medyanın siyasi patronajlığa ihtiyacı yoktur.” dedi.