MHP Adana Milletvekili Seyfettin Yılmaz, İç Güvenlik Paketi'nde polis meslek yüksek okullarının kapatılmasını içeren maddeye ilişkin açıklamalarda bulundu. Okulların kapatılmasıyla bu okullarda okuyan ÖSYM sınavını kazanmış ve başarılı olmuş binlerce çocuğun akıbetinin ne olacağının belirsiz bir hale geleceğini belirten Yılmaz, “O çocuğun haksızlığa uğramasına vicdanınız nasıl el verecek. Böyle bir bakış açısı olur mu? Devlet haklıyı haksızı ayırmayı getirir. Sizin kahraman dediğiniz zaman şu dediğiniz zaman o çocuklar da bu okula girmiş onları yerlerinden yurtlarından ediyorsanız cumhurbaşkanını başbakanı ve bakanları da yerlerinden etmeniz lazım. Akıl vicdan herşey bunu gerektirir. Şimdi sadece milletvekilliğinizi korumak hükümetinizi korumak imkanlar içinde durmak adına o masum çocuklarda bir tanesinin vebalini alırsanız, emin olun bu dünyanızı kurtarırsınız ama ahirette mutlaka bunun hesabını verirsiniz” dedi.

İç Güvenlik Paketi'nin bugün yapılan Genel Kurul görüşmelerinde paketin 34, 35 ve 37. maddeleri kabul edildi. Paketin kabul edilen 37. Maddesi ile Polis meslek yüksekokulları (PMYO) İçişleri Bakanı'nın onayıyla polis meslek eğitim merkezine (PMEM) dönüştürülebilecek. Paketin 37. Maddesi üzerine MHP Adana Milletvekili Seyfettin Yılmaz söz aldı. 4652 sayılı Polis Yüksek Öğretim Kanununa göre ÖSYM tarafından yapılan sınavı kazanan ve bakanlıkça yapılan özel yetenek sınavı ile bu polis meslek yüksek okullarına öğrenci alındığını belirten Yılmaz, “Şimdi burada bakanlar kurulu kararı yetkisi ile kurulan polis yüksek okullarının kapatılma yetkisini bakana devrediyorsunuz. Ve bu okullarda okuyan ÖSYM sınavını kazanmış ve başarılı olmuş binlerce çocuğun akıbetinin ne olacağı belirsiz bir hale geliyor” diye konuştu.

"PARALEL PARANOYASI.."

Yılmaz, "Birilerinden korkarak veya bir paralel paranoyasına kapılarak Anadolu’nun masum çocuklarını, ailelerinin dişinden tırnağından kısarak yokluklar içerisinde umut bağladığı çocuklarını okullarından, yerlerinden yurtlarından etmek hangi vicdana sığar? Burada binlerce polis okulunda okuyan öğrencilerin çocukların ne suçu var. Velev ki dün bunlar dün hepinizin kapılarına gidip kaç taneniz içinizden o bugün hain dediğiniz Fetullah Hocanın dizinin dibinde durduğunuzu kendi kendinize sorun. Hanginiz gitti. Kimler gitti. Onların yurtdışındaki okullarına hanginiz ve kimler gitti. Onların burada yaptığı Türkçe olimpiyatlarında hanginiz methiye duydu bunu kendi vicdanlarınıza sorun. Veya hangi belediyeler finanse etti” şeklinde konuştu.

"ÇOCUKLARI YURTLARINDAN EDİYORSANIZ CUMHURBAŞKANI, BAŞBAKAN VE BAKANLARI DA YERLERİNDEN ETMENİZ LAZIM"

MHP'li Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti: “İllaki güç birinin elinde olduğu zaman ona biat ederek o zaman suçlu arıyorsanız elinizi vicdanınıza koyun hanginiz gitti ise bugün onlar da suçlu, onları da milletvekilliğinden atın. Bu mantıkla bakıyorsanız. Hepiniz koşa koşa gidiyordunuz. Kurban yardımı diyordunuz kurbanlarınızı veriyordunuz. Çocuklarınız onların okullarında okuyordu. Şimdi bu çocuklar Anadolunun masum çocukları, insan Allah’tan korkar. Gerçekten diyorum. Varsa bir suç işleyen onlara gereğini yapın ama birileri talimat verdi diye Başbakan talimat verdi diye bu çocuklardan ne istiyorsunuz. Devletin devlet olma özelliği şudur. Devlet paralel yapı oluşturmaz. Paralel yapı ile gelip hep beraber mücadele edelim. Ajan kimse onlarla beraber mücadele edelim. Yanlış yapan kimse gelin beraber mücadele edelim. Ama neyin paranoyasına kapıldınız, neyin korkusuna kapıldınız bu çocuklardan ne istiyorsunuz?”

"BEDDUALARDAN KORKMUYOR MUSUNUZ?"

"Bunların içinde binlerce öğrenci, bir tanesi bile Allah rızası için sizin düşündüğünüz gibi veya bu kanun tasarısını hesaplayan bunlara hain görenlerin düşündükleri gibi hain değilse bunu eğer kaldırdığınızda o Anadolu’da dişi ile tırnağı ile çocuğunu dualarla gönderdiği okuldan çocukları attığınızda bir beddua etmesinden hiç korkmuyor musunuz?” Bedduayı da bırakın o çocuğun haksızlığa uğramasına vicdanınız nasıl el verecek. Böyle bir bakış açısı olur mu? Devlet haklıyı haksızı ayırmayı getirir. Devlet suçlu ile suçsuzu ayırmayı getirir. Topyekün herkesi suçlu kabul edeceksiniz. O zaman gerçekten objektif düşünün kimin bağlantısı varsa kim ilişki kurmuşsa başta o zaman cumhurbaşkanının cumhurbaşkanlığından istifa etmesi lazım. Kendisi demedi mi biz ne istedilerse verdik diye. Kadroları onlara teslim etti. Bugün hain ilan ettiği polislere kahraman dedi. Size 20 tane demecini gösteririm. Bakanların 50 tane demecini gösteririm o zaman onların da bakanlıktan alınması lazım. Sizin kahraman dediğiniz zaman şu dediğiniz zaman o çocuklar da bu okula girmiş onları yerlerinden yurtlarından ediyorsanız cumhurbaşkanının başbakanı ve bakanları da yerlerinden etmeniz lazım. Akıl vicdan herşey bunu gerektirir. Şimdi sadece milletvekilliğinizi korumak hükümetinizi korumak imkanlar içinde durmak adına o masum çocuklarda bir tanesinin vebalini alırsanız emin olun bu dünyanızı kurtarırsınız ama ahirette mutlaka bunun hesabını verirsiniz.”