Eski Maliye Bakanı CHP İzmir Milletvekili Zekeriya Temizel, 17 Aralık yolsuzluk operasyonunda ismi geçen Reza Zarrab'a 'ihracat şampiyonu' ödülü verilmesine tepki gösterdi. Temizel, "Adamın biri gümrükten geçiyormuş, bavulunu sürüye sürüye. 'Ne var' demişler, 'kuş yemi' demiş. 'Aç' demişler, açılmış, içi mücevher ve saat dolu. 'Bu ne' demişler? Valla ben onları kuşların önüne koyacağım, ister yerler, ister yemezler. Bu kadar." dedi.

25. Dönem Milletvekili Genel Seçimleri'nin ardından Parlamento'ya giren milletvekilleri mazbatalarını aldıktan sonra kayıt işlemleri için Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) gelmeye devam ediyor. Eski Maliye Bakanı CHP İzmir Milletvekili Zekeriya Temizel de kayıt işlemlerini tamamladı.

Gazetecilere açıklamalarda bulunan Temizel, demokrasilerde temelde tek bir fikir olduğunu belirterek "İstenildiği kadar ayrı, istenildiği kadar farlı, karşıtlık, çatışma olsun, bu Parlamento'nun altında her zaman uzlaşma olur, birliktelik olur, olmak zorundadır. Uzlaşma söz konusu olacaktır. Söz konusu vatan olduğu zaman gerisi teferruattır. Herkesin böyle bir beklentisi vardır. Ama olmadığı zaman da dünyanın sonu değildir. Türkiye'nin sonu hiçbir zaman değildir, yeniden bir seçime gidilir, bu defa kararı halk verir." diye konuştu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun yüzde 60 açıklamasıyla ilgili ise Temizel, "Yüzde 60'ın yorumlanması farklı bir yorum. Belli söylemlerle ortaya çıkan yüzde 60'lık bir gruptan bahsediliyor. Aynı söylemleri dile getirenlerin bir birliktelik göstermeleri doğaldır. Ama görüldüğü kadar böyle birliktelik olmuyor. Yüzde 60'lık blok yine var. Ama birlikteliklerini sergiliyor mu, belli değil. Görüşmelerde ortaya çıkar." şeklinde konuştu.

4 bakanın istifasına sebep olan 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasının kilit ismi Reza Zarrab'ın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da katıldığı törende mücevher sektörünün 'ihracat şampiyonu' olarak ödüllendirilmesiyle ilgili ise Temizel, "Adamın biri gümrükten geçiyormuş, bavulunu sürüye sürüye. 'Ne var' demişler, 'kuş yemi' demiş. 'Aç' demişler, açılmış, içi mücevher ve saat dolu. 'Bu ne' demişler? Valla ben onları kuşların önüne koyacağım, ister yerler, ister yemezler. Bu kadar." değerlendirmesinde bulundu.