Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Gaziantep Milletvekili Prof. Dr. Semih Yalçın, 'MHP’yi bölücü terör örgütünün siyasi kanadıyla aynı safta gösterme çabalarına' tepki gösterdi. Yalçın, “Hem Tayyip Erdoğan hem de Ahmet Davutoğlu AKP’nin seçim kampanyaları sırasında yaptıkları konuşmalarda muhayyel ittifaklardan söz ederek hedef birleştirmektedirler. Bunu yaparken de en kuyruklu yalanlara başvurmakta, gerçekleri saptırmaktadırlar.” dedi.

Semih Yalçın, yazılı açıklamasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, bütün muhalefet partilerinin AKP’ye karşı kirli ittifak yaptıklarını öne sürmesinin ve Başbakan Davutoğlu’nun üç legal partiyle üç de illegal örgütün AKP’ye karşı ittifak içinde olduğunu söylemesinin; ayrıca MHP’nin, HDP’nin barajı aşmasını istediği iddiasına başvurmasının 'yalan edebiyatının son örnekleri' olduğunu savundu.

TIMARHANELİK SİYASİ DÜZMECE

Yalçın açıklamasında, “Kendi vücutlarında ve vicdanlarındaki kiri görmeyenlerin başkalarına pislik bulaştırmaya çalışması, AKP iktidarının giderayak akıl tutulmasına ve yenilgi şokuna uğradığını ortaya koymaktadır. Dünya yansa bir araya gelmeyecek iki oluşumu, MHP ile eli kanlı bir terör örgütünün siyasi kanadını aynı safta gösterme gayretiyse AKP sözcülerinin tımarhanelik siyasi düzmeceleridir.” ifadesini kullandı.

ÇÖZÜM SÜRECİNİ BAŞKA PARTİ YAPMIŞ GİBİ HAREKET EDİYORLAR

MHP’li Genel Başkan Yardımcısı, şunları kaydetti: “Bugüne kadar PKK’ya sözler vererek katiller güruhunu palazlandıran, Türkiye’yi bölünmenin eşiğine getiren AKP; şimdi kendi iş birlikçisini MHP’ye yamamaya çalışmaktadır. AKP sözcüleri; pazarlık masasına oturdukları, Oslo ve İmralı süreçlerini ortaklaşa yürüttükleri HDP değilmiş, MİT kanalıyla Kandil’e ricacı gönderen kendileri değilmiş gibi davranmaktadır. İmralı canisine heyetler gönderen, Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan vasıtasıyla HDP’yle sözde çözüm süreci bağlamında mutabakat açıklayan AKP hükûmeti; şimdi sanki bunları bir başka siyasi parti yapmış gibi kendini inkâr etmektedir.”

CEMAATİ SATTILAR, HDP'Yİ DE SATIYORLAR

Semih Yalçın, açıklamasını şu ifadelerle sürdürdü: “Aynı inkârcılığı ‘paralel’ yaftası yapıştırdıkları Gülen cemaatine de sergilemişlerdir. Oysa bir vakitler aynı cemaat mensuplarıyla çeşitli adlar altında ortak operasyonlar düzenlenerek Türkiye’nin bütün dinamik kurumları sindirilmiştir. Geçmişteki yol arkadaşları bugün terör örgütü olarak gösterilmekte, şiddetle üzerine gidilmektedir. Yani eski kader arkadaşlarını, devletin ele geçirilmesine yönelik ilk menfaat çatışmasında satıvermişlerdir. Şimdi de 7 Haziran Genel Seçimlerinde kayba uğrayacakları ortaya çıkınca ‘çözüm süreci’ adı altında organik iş birliği içinde oldukları HDP’yi satışa getirmektedirler. AKP, boğazına kadar yalana, dolana, harama ve entrikaya batmıştır. Çırpındıkça daha çok batmaktadır.”

AKP SİYASİ KABIZLIĞIN İÇİNDE

AKP ile PKK’nın siyasi kanadı olarak gördükleri HDP arasında bu görünürdeki husumeti 'inandırıcı ve kalıcı bulmadıklarını' kaydeden Yalçın, şöyle devam etti: “Bunların birbirinden vazgeçmesi mümkün değildir. Çünkü her ikisinin kaderi ve göbek bağları birbirine bağlıdır. AKP giderse HDP de gidecektir. HDP giderse AKP Anayasa’yı değiştirecek çoğunluğu bulabilmek için yegâne desteğini kaybedecektir. Aslında ruh ikizi olan AKP ve HDP’nin birbirinden farkı yoktur. Hâl böyle iken seçim meydanlarını saran def-i hacet edememeye benzer ıkınma ve zorlamalar, AKP’nin duçar olduğu siyasi kabızlığın işaretidir. Milletin malını, yetimin hakkını yiye yiye bağırsakları dolanan iktidar, şimdi umutsuzca yalan otundan merhemler üretmektedir. Kamuoyunun malumudur ki MHP, daha seçim kampanyaları başlamadan konumunu belli etmiş, tek başına iktidarı hedeflediğini duyurmuştur. Kimselerle ittifak yapmamıştır. O bakımdan MHP’yi herhangi bir parti ile ittifak hâlinde veya aynı safta göstermek beyhudedir. Ezcümle; AKP sözcülerinin MHP’yi olmadık kalıplara sokma çabaları siyasi şeytanlıktan çok andavallılık, zavallılık ve çaresizliktir. Milletimiz, bunların çaresine 7 Haziran’da bakacak ve hesaplarını kesecektir.”