Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından, Basın İlan Kurumu Genel Kurulu üyesi olduğu gerekçesiyle CHP'den milletvekili adaylığı iptal edilen Atila Sertel, yerel bir televizyonda katıldığı programda konu hakkında açıklama yaptı. Anayasa Mahkemesi’ne yaptığı itiraz hakkında bilgi veren ve süreci özetleyen Sertel, hukuka inandığını ve olumlu karar çıkmasını beklediğini söyledi.

Adaylığının iptal gerekçesinin, Basın İlan Kurumu’ndan gelen resmi yazıyla geçerliliğini yitirdiğini söyleyen Atila Sertel, kamu görevlisi değil, gazeteci olduğunu belirterek şunları söyledi: “AYM, deneyimli üyelerden oluşuyor. Eminim ki en doğru kararı vereceklerdir. Ben kamu görevlisi değilim. Devletten maaş almıyorum, ikramiyem yok, primim yok, kadrom yok, sicil dosyam yok, kurumu temsil etme yetkim yok, masam yok, odam yok, emir verdiğim insanlar yok. Yılda sadece sekiz gün genel müdürlük binasına uğruyorum, o da genel kurula katılmak için. Geçmişte SGK, Basın İlan Kurumu’nun yerel denetçileri için prim yatırılması gerektiği yönünde bir çağrıda bulundu ama Basın İlan Kurumu, yerel denetçilerinin kurumun bünyesinde tam zamanlı çalışmadığını belirterek, SGK primlerinin ödenmesine gerek olmadığını söyledi. Bütün bunlar açık ve net ortadayken YSK nasıl böyle bir karar verdi anlamadım. İşte bu nedenlerle adaylığımın iptal gerekçesi, geçerliliğini yitirmiştir. Anayasa Mahkemesi’nin, hukuka uygun bir karar vereceğini ve adaylığımı iade edeceğini ümit ediyorum. Hakkımı sonuna kadar arayacağım. Ben siyasi hayatıma devam etmek istiyorum, çünkü hırsızlık yapmadım, kimsenin hakkını yemedim, hiç kimsenin hakkına el uzatmadım. Hiç kimse, ‘Atila Sertel, bilerek ve isteyerek benim hakkımı yedi.’ diyemez. YSK’ya şunu sormak istiyorum, dönemin başbakanı, Cumhurbaşkanlığı yarışına katıldığında Başbakanlık görevini yürütüyordu ve istifa etmedi. Neden o zaman aynı yaptırımı uygulamadınız?”