SP Genel Başkan Yardımcısı Şerafettin Kılıç, adaletsiz gelir dağılımını sona erdirecek ciddi ve kökten icraatlar gerektiğini söyledi. Partisinin İzmir il başkanlığında düzenlediği basın toplantısında ekonomik gelişmeleri değerlendiren Kılıç işçi, memur ve emeklilere verilen 2015 yılı zamlarının, yaşam standartını iyileştirmeyecek trajikomik zamlar olduğunu kaydetti. 9 milyon emekliye günde 45 ile 77 kuruş arasında değişen zammı ise "ayarsız ve insafsız" olarak nitelendirdi.

Genel Başkan Yardımcısı Kılıç, “Asgari Ücret Tespit Komisyonu, günlük 1,8 liralık artışa karar verebiliyor. Tabiri caizse attıkları taş, ürküttükleri kuşa değmiyor. Asgari ücretle evini geçindiren bir vatandaş, 1,8 liraya hangi harcamaları yapsın, bu zamla hangi ihtiyaç deliklerini kapatsın, bari bunu da söylesinler. Devletin kurumu TÜİK bile bir işçinin geçinmesi için asgari ücretin en az 1434 lira olması yönünde görüş belirtiyor ancak dikkate alınmıyor. Bu zam, Türkiye’nin şartlarına uygun değildir. Temel gıda ve ihtiyaç maddelerindeki gerçek enflasyon, yüzde 20 ile 30 arasında seyretmektedir. Dünyanın en pahalı etini, benzinini ve internetini de yine milletimiz kullanmaktadır. Böyle bir dönemde böylesi zamlar verebilenlere nasıl şaşmamalı?” ifadelerini kullandı. 2014’te yüzde 3’ün altında kalan büyümenin durma noktasına doğru gittiğini söyleyen Şerafettin Kılıç, “Bunca yıldır iktidarda olan hükümetin, artık tüketerek ve borçlanarak büyüme sağlanamayacağını anlaması gerekiyor. Türkiye’de adaletli gelir dağılımı sağlanmadığı için milli gelir artışı sadece kâğıt üzerinde kalıyor. Gelir dağılımı, ‘1 kula 9, 9 kula 1 pul’ şeklinde olduğu için büyük halk kitlelerinin yaşadığı sıkıntılar aynen devam ediyor. İşçi, memur, emekli ve esnafın yaşam koşulları daha da ağırlaşıyor, çarkı çevirmek daha da güç hale geliyor.” diye konuştu. Milletin refahı için milli gelirin adil dağılımına ilişkin tedbirler alınmasının önemine dikkat çeken SP Genel Başkan Yardımcısı Kılıç, önerilerini şöyle sıraladı: “Yatırım ve üretim artmadan, büyüme yüzde 5’in üzerine çıkmadan, gelir dağılımı adaletsizliği giderilmeden, enflasyon geriletilmeden halkın durumunun düzelmesi olanaklı değildir. Herkese insan onuruna yakışır iş ve ücret sağlanmalı, taşeron işçilik uygulamasına son verilmelidir. Türkiye tüketim, faiz ve rantiyeye dayalı ekonomik sistemin bütün unsurlarından kurtulmalıdır. Üretimi arttıracak bir ekonomi politikası gereklidir.”