MHP Grup Başkanı Oktay Vural, polis kolejlerinin kapatılarak öğrencilere tasdiknamelerinin verilmesini zulüm olarak değerlendirdi. Öğrencilerin geleceklerinin karardığını belirten Vural, "Yıllardır orada yaşamışlar, eğer bir suçlu varsa, suçları varsa bunları ayıklayın. Ama toptan bir şekilde kapatıp, gerçekten yazık, üzülüyorum onlara. O gençlerin gelecekleri karardı, yabancılar için hakları var ama onlar için bir hak yok. İnsanlara zulmederek, geleceklerini karartarak devlet yönetilemez. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın. o insanlar nereye gidecek, yüksek puanlar almışlar geleceklerini buraya bağlamışlar. Zulümle payidar olunmaz. İnsanları böyle toptancı bir yaklaşımla kapı kenarına koymak fayda sağlamaz. İnanan insanlarız. O insanların gözyaşları haksızlığa uğramışlarsa, gözyaşları ve ıstırapları vicdanları harekete geçirmeli." diye konuştu.

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, TBMM’de basın toplantısı düzenledi.
Vural toplantının ardından basın mensuplarının sorularını cevapladı. Bir gazetecinin, "Dün Martin Schluz ile yapılan görüşmede bir anket sunulduğu ve Türkiye’de koalisyon hükümeti kurulacağı konusunun konuşulduğu iddiası var. neler söyleyeceksiniz?" sorusuna Vural, "Dün Avrupa Parlamentosu Başkanı ve Avrupa konseyi Parlamenterler Meclisi başkanı ile görüşme yaptık, kendilerinin talebi üzerine oldu. MHP’nin gündemindeki konuları değerlendirme imkanımız oldu. Görüşmelerde özellikle Ermeni soykırım iddiasına yönelik Avrupa Parlamentosu'nun yapacağı toplantıda uyarılarımızı yaptık. 'Sizin göreviniz değildir' dedim. Kendisinin Ermenistan’a gideceğini söyledi. 'Barış istiyorsanız Ermenistan’ın komşularının toprak bütünlüğüne saygılı olmasını temin edin' dedim. 'Azerbaycan’ın 5’te 1 toprağını işgal etmiş bir ülkeye yapmanız gereken Türkiye ve Azerbaycan’a karşı bu hasmane tutumdan vazgeçmektir' dedim. Barış isteniyorsa bu tavırlardan vazgeçmesi gerektiğini ilettim. Türkiye’de demokrasi, insan hakları, hukuk ekseninde gelişmeleri ve ekonomi gelişmelerini değerlendirme imkanı oldu. Onların görevi de değil ama biz MHP olarak Türkiye’nin ve insanlarımızın sıkıntılarının neler olduğunu ifade ettik. Kendileri anket ve algılarla MHP’nin yükseldiğini ifade ettiler. Anketlerde başkanlık sistemi ile ilgili referanduma götürmek bir yana Türkiye’yi yönetecek bir çoğunluğun olamayacağı algısı var. Bu çerçevede ifade etti. Bizimle doğrudan doğruya bir anket paylaşımı, öyle bir şey değil. Yapılan anketler ve 30 Mart'taki anketler ve yerel seçim sonuçları böyle bir algıyı gösteriyor. Bu trend ekseninde MHP’nin yükselişini ifade etti. Bu eksende de Türkiye’nin meselelerine nasıl bakıldığını belirtti. Biz de kendilerine Türkiye’nin menfaati ile ilgili konularda uyarılarımızı yaptık." cevabını verdi.

"MHP’yi olası bir koalisyonda iktidar ortağı olarak mı görüyorlar?" sorusuna ise Vural, "Tek başına bir iktidar bu trend bizi tek başına yönetmeye de götürebilir, uzun bir süre var. Netice itibariyle bizim sandıkta tek başımıza bir iktidar arayışımız var. Koalisyon gibi hususlar, üzerinde yorum yapılacak hususlar değil. Kadro ve programımız Türkiye’yi yönetmek üzere. Bu trendin uçağın irtifasını millet belirleyecektir, düşüşünü de millet belirleyecek. Bizim de inancımız bundan sonraki dönem içinde Adalet ve Kalkınma Partisi'nin hızlı erimesinin devam edeceği ve bu partiye oy vermiş milliyetçi muhafazakar, vatanın, milletin derdi ile ilgilenen insanların, toplumdan kopmuş kadro yerine yeni bir siyasi anlayışı iktidara taşıyacağına inanıyoruz." dedi.

Başka bir gazetecinin, "Öcalan'ın serbest kalması tartışmaları oluyor. Cumhurbaşkanlığı adaylığı sırasında Ekmeleddin İhsanoğlu'na gerekli mutabakat sağlanırsa buna uyarım dedi?" sorusu üzerine Vural, şöyle konuştu: "MHP mutabakat sağlamıyor bu konuda bir cumhurbaşkanı parlamentodan bu konuda geçmiş bir irade karşısından sadece ve sadece bir veto görevi vardır. Bu vetoyu yerine getirir. MHP olarak biz terör örgütü bizim hem de milletin iradesi budur. Terör örgütü ömür boyu ağırlatılmış müebbet hapse mahkumdur her ne kadar bu ağırlaştırılmışı hafife çevirse de adalet ve kalkınma partisi o dört duvar altında bunu çekecektir. Bununla ilgili hiçbir iradenin TBMM’den gelmeyeceğini ifade ediyorum. Bizim kararımız bu. TBMM’ye böyle bir irade hiçbir zaman oluşmayacaktır. Herkes aklını başına alsın. Böyle bir husus kesinlikle olmayacaktır. Nokta. Bunun açıkçası terörist başını idamdan kurtaranlar ağırlaştırılmış muhabbet hapsini hafifletip ev hapsine dönüştürüp onu muhatap alanlar keşke fırsat bulsanız da Beştepe de teröriste terörist demeyen terör örgütünü muhatap olanlar terör örgütünün ortağıdır diyorsunuz sizce terör örgütü ile müzakere yapanlar ortak mıdır? Ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum bir kimseyi politik bir lider haline dönüştürmek acaba teröristle ortaklıkmıdır diye iletmenizde daha büyük fayda var."

"İç güvenlik paketi geçti, polis kolejleri kapatıldı. Dün akşam saatlerinde öğrenciler bir anda dışarı atıldı sokağa atıldılar. Neler söyleyeceksiniz?" sorusuna Vural, "Zulüm. Gelecekleri kararttı. Yıllardır orada yaşamışlar eğer bir suçlu varsa suçları varsa bunları ayıklayın. Ama toptan bir şekilde kapatıp gerçekten yazık üzülüyorum onlara. Ama cumhurbaşkanı onaylamış bu paket için 132 maddeydi eksiği var fazlası yok demişti biz burada fazlalıklarını çıkardık ben cumhurbaşkanının bu sözünde durup veto edeceğini düşünüyordum eksiği yok demiştir siz eksiltmişsiniz iz fazlalarını göndermişsiniz sözünde durmamış oldu. O gençlerin gelecekleri karardı yabancılar için hakları var ama onlar için bir hak yok. İnsanlara zulmederek geleceklerini karartarak devlet yönetilemez . İnsanı yaşatki devlet yaşasın. o insanlar nereye gidecek yüksek puanlar almışlar geleceklerini buraya bağlamışlar. Hayal kırıklıkları a sanki bana öyle geliyor ki, dönüp bakıldığında zulümle payidar olunmaz. İnsanları böyle toptancı bir yaklaşımla kapı kenarına koymak fayda sağlamaz. inanan insanlarız. O insanların gözyaşları haksızlığa uğramışlarsa gözyaşları ve ıstırapları vicdanları harekete geçirilmeli. Yanlış yapan varsa ayıklayalım ama hiçkimse herkesi toptan bir şekilde şu okula gidenler suçlu diye yapamaz. Nereye gidecek bu işin sonu bilemiyorum ama gidişat iyi değil. İnşallah onların aileleri var yüksek puanlarla girdiler ama daha düşük iktisadi idari bilimler fakültelerine gidecekler ama bütün bunlar bir de damgalanmış olarak gidecek, bu da ayrı bir problem olarak gelecek. Mağduriyetler oluşturarak. Mağdur oldum diyenlerin yeni mağduriyetler oluşturarak devam etmesi ibretlik. Gözler ve kulaklar bunlara şahadet edecek. İnsan üzülüyor. Yakında bütün liseleri kapatabilirler. Kameraları kapatabilirler." cevabını verdi.