Kişisel gelişim Uzmanı ve Yazar M.Hakkı Yıldız Milli Eğitim Müdürlüğünün izni ve katkılarıyla tüm okullarda etkin hafıza teknikleri vermeye devam ediyor. Sayın M.Hakkı Yıldız'la sizler için kısa bir röportaj yaptık.

Sayın hocam öncelikle kısaca sizi tanıyalım. Uzmanlık alanının hakkında kısaca bilgi verir misiniz?

Aslında ben bir astsubay emeklisiyim. 1979 Yılında telsiz operatörü astsubayı olarak orduya katıldım. MEBS okulunda 4 ay süreli telsiz kursuna katıldıktan sonra, sırayla İstanbul, Kars, Amasya, Ankara, Erzurum ve Malatya'da görev yaptım. Lisans eğitimimi 1986-1992 yılları arasında Amasya'da görev yaptığım sırada tamamladım. 2001 yılında emekliğe ayrıldıktan sonra Malatya'ya bağlı Kuluncak İlçesinin Kızılmağara İlkokulu'nda ders ücretli sınıf öğretmenliği yaptım.

Kişisel gelişim ve hafıza konusuna yönelmeniz nasıl oldu?

Astsubaylıktan emekli olduktan sonra Hafıza Teknikleri ve Kişisel Gelişim Eğitimine karşı aşırı merakı sebebiyle bu konularla ilgilenmeye başladım. Hafıza teknikleriyle ilgili çeşitli kurs ve seminerlere katılarak bilgi birikimimi arttırdım. Konferanslar, seminerler ve özel dersler gibi yöntemlerle yüzbinlerce kişi ile hafıza geliştirme ile ilgili bilgilerimi paylaştım. Halen Etkin Hafıza Yöntemleri eğitimi ile ilgili seminer ve benzeri etkinliklere bir Eğitim ve Danışmanlık Merkezi bünyesinde devam etmekteyim.

Biraz da seminerlerinizin içeriğinden bahsedelim. Hangi konuların eğitimini veriyorsunuz?

Ben hafıza geliştirme uzmanıyım. Seminerlerimin içeriği de bu alan üzerinedir. İnsan beyni düşünme, işitme, görme, öğrenme kavrama ve akılda tutma gibi bütün faaliyetleri gerçekleştiren olağan üstü komuta merkezidir. Beynimiz sağ ve sol olmak üzere iki ayrı yarımküreye ayrılmaktadır. İnsan beynini en iyi şekilde; her iki yarım küreyi belli bir uyum içerisinde çalıştırdığında başarılı sonuçlar elde eder. Beynin sağ ve sol tarafları ameliyatla birbirinden ayrılırlarsa, iki ayrı beyin gibi görevlerini yapmaya devam ederler. Bu her iki yarım küre ayrı ayrı dallarda uzmanlaştığı için birbirlerinden farklıdırlar. Kesinlikle birbirlerinin kopyaları değildirler. Roman veya hikâye okuduğunuzda hayal gücünüz devreye girer ve sağ beyniniz faaliyete geçer. Kalabalık bir yerde dolaşırken tanıdık bir yüzü fark ettiğinizi sağlayanda yine sağ beyninizdir. “Bu kişiyi bir yerden tanıyorum” dediğinizde, duygular sağ beyne kayıyor demektir. Önceden izlediği bir belgeseli bize anlatan kişi, filleri ve kaplanları düşündüğünde sağ beyin faaliyete geçer. Bu olayları uygun kelimelerle ve sıralı bir şekilde anlatırken sol beyin devreye girer. Bir mimar yapacağı bir yapının şeklini hayal ederken beyninin sağ tarafını, bu projeyi ölçer ve biçerken de beyninin sol tarafını kullanır.

Bir insan eğitimlerle hafızasını güçlendirebilir mi?

Kesinlikle evet. Zaten bizim yaptığımız da budur. Bunlar tamamen birer tekniğe bağlıdır. Bu teknikleri öğrenen herkes hafızasını çok güçlü hale getirebilir.

Senimerlerinizin içeriği sadece hafıza ile mi ilgili?

Hayır. Seminerlerimde hafıza tekniklerinin dışında birçok pratik yöntemler de öğretiyorum.

Bunlara birkaç örnek verebilir misiniz?

Şimdi size hiç bilmediğiniz 20 tane ingilizce kelime ve anlamlarını sıralasam, tekrar sorduğumda bunu bana sayamayabilirsiniz. Ama bunu öğrettiğim hafıza teknikleriyle sizin beyninize çok kısa bir sürede kodlayabilirim ve bana bunları eksiksiz sayabilirsiniz.

Çok iddialı ve ilginç. Başka?

Örneğin 9 basamaklı bir sayı ile 5 basamaklı bir sayıyı bir insanın çarpıp sonucuna ulaşması belki birkaç dakikasını alabilir. Ama öğrettiğim teknikler sayesinde bunu ilkokula giden bir öğrenci bile sadece 10 saniyede çözebilir.

Kahramanmaraş'ta bu eğitimleri verdiğiniz topluluklardan ve öğrencilerden nasıl tepkiler alıyorsunuz?

Açıkçası Kahramanmaraş'ta verdiğim eğitimlerden çok olumlu geri dönüşümler aldım. Başarı oranı oldukça yüksek. İlgi çok fazla. Hatta abartmadan söylüyorum, eğitim verdiğim okullarda küçük öğrencilerden, gitmeyin hocam diye sarılıp ağlayan öğrenciler bile oldu. Tabi bu da bana çok büyük moral oluyor.

Hocam bu eğitimleri ücretsiz veriyorsunuz. Asıl amacınız hedefiniz nedir?

Öncelikle ben emekli bir insanım yani ekonomik bir kaygım yok. Bu eğitimleri uzmanlık derecesinde aldım ve bu bilgi birikimini gerek eğitimlerimle gerek yazdığım kitaplarla insanlara ulaştırmaya çalışıyorum. Ülkemin eğitim seviyesine katkı sağlamayı amaçlıyorum ve bunu severek yapıyorum.

Okullarda yaptığınız eğitimlerde öğrencilerin ne gibi kazanımları oluyor?

Öğrencinin öncelikle eğitime karşı ilgisi artıyor. Okumaya karşı ilgisi artıyor. En çok da matematiğe karşı olan karkusu tamamen kaybolup matematiğe karşı ilgisi atrıyor. Hafızalarının ne kadar güçlü olduğunun farkına varıyorlar. Kısacası diyebilirim ki içlerindeki uyuyan devi uyandırıyoruz.

Okullarda öğrencilere verdiğiniz bu eğitimlerden öğretmenler de faydalanıyor mu?

Tabiki. Hatta asıl öğretmenler en çok bundan  faydalanıyor. Aldığım tepkiler genelde bu yönde. Öğretmenler bu teknikleri öğrenerek öğrencilerine öğretebiliyor ve sınıfının başarı derecesini yükseltebiliyorlar.

Bu güne kadar yaklaşık kaç kişiye eğitim verdiniz?

Bu güne kadar birçok il ve ilçe dolaştım ve yaklaşık olarak 1 milyon kişiye seminer verdim.

Peki son olarak insanlara özellikle de öğrencilere hafızalarını güçlü tutabilmeleri adına ne önerirsiniz?

Öncelikle çok kitap okuma, dengeli beslenme, etkin dinleme metotlarının uygulanması, daha iyi anlamak içinde sorular sorulması önerilerinde bulunabilirim.


Röportaj: Abdulkadir Avcı