Türkiye’de 600’ün üstünde çocuk olmak üzere toplam 25 binin üzerinde hastanın organ nakline ihtiyaç olduğu bildirildi. 2015 yılı verilerine göre beyin ölümü gerçekleşip organ bağışı kabulünün yüzde 25’in altında kaldığını belirten uzmanlar, canlıdan bağışın oldukça yüksek olduğu ve başarılı organ nakillerinin yapıldığı ülkemizde beyin ölümü geliştiğinde organ bağışlanmasının Avrupa ülkelerinin çok gerisinde olduğunu bildirdi.
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Organ Nakil Merkezi’nde görevli Prof. Dr. Erkan Demir, Türkiye’de 600’ün üstünde çocuk olmak üzere toplam 25 binin üzerinde hastanın organ nakline ihtiyacı olduğunu vurgularken, böbrek bağışının Türkiye’de yüzde 25 düzeylerinde kaldığını, Avrupa’da ise bu rakamın yüzde 75 olduğunu belirtti. Demir, yılda 2 bin kişinin böbrek beklerken hayatını kaybettiğini, bin 600 beyin ölümünden sadece 376’sının organlarının bağışlandığını diğer bedenlerin ise toprakla buluştuğunu dile getirdi.
"Türkiye’de kadavradan nakil yüzde 10’larda kaldı"
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Organ Nakil Merkezi’nden Yrd. Doç. Dr. Abdullah Ülkü ise gerek kamu gerekse sivil toplum kuruluşlarının üstün çabasına rağmen organ bağışının istenilen düzeye ulaşmadığını belirterek, bu oranın İspanya’da 1 milyon kişide 34, İtalya’da 21, Almanya’da 13 iken, Türkiye’de sadece 6’ya tekabül ettiğini dile getirdi.
Kadavradan ve canlıdan nakil oranlarının farklı olduğuna ve Avrupa’da karaciğer naklinin kadavradan daha çok sayıda yapıldığına dikkat çeken Ülkü, Türkiye’deki durumun ise tam tersine canlıdan nakil yapılma yönünde olduğuna işaret etti.
Bu durumu Türkiye’de beyin ölümü sonrasında yeterli sayıda organ bağışının olmamasına bağlayan Ülkü, karaciğer nakillerinin özellikle İspanya ve İngiltere gibi ülkelerde yüzde 70-80 oranında kadavradan, yüzde 10-20 oranında ise canlıdan yapıldığına dikkat çekti. Ülkü, Türkiye’de ise kadavradan naklin yüzde 10’larda kaldığına işaret etti.
Yrd. Doç. Dr. Ülkü, son olarak Hepatit A, B, C ile çeşitli unsurlara bağlı kronik karaciğer hastalıklarında ve her ne sebepten olursa olsun karaciğerde gelişen sirozun kesin tedavisinin karaciğer nakli olduğuna vurgu yaptı. Ülkü, bu sebeple günümüzde karaciğer naklinin ve dolayısıyla organ bağışının öneminin büyük olduğunu kaydetti.