Diş Hekimi A. Doğan Bircan, ağız ve diş sağlığı için uygulanan birçok yöntemin yanlış bilgi olduğunu söyledi.
Diş Hekimi A. Doğan Bircan, ağız ve diş sağlığı için diş fırçalamanın tek başına yeterli olmayacağını ifade ederek, "Hepimizin bildiği gibi günde en az iki kere; sabah kahvaltıdan sonra ve akşam yatmadan önce, dişlerimizi fırçalamamız gerekmektedir. Fakat fırçalama işlemiyle diş arası yüzeylere ulaşamadığımız için günde en az bir kere de yatmadan önce diş ipi kullanmalıyız. Bu sayede oluşmaya çalışacak bakteri plağına karşı etkili bir savunma oluşturmuş oluruz. Dişlerimizi ileri-geri yani yatay yönde gidip gelerek yapılan fırçalama sıklıkla herkesin düştüğü bir yanlıştır. Fırçalama yapılırken ağzımızın hafif açık konumlandırılıp dişetinden dişe doğru yani üst çenede yukarıdan aşağıya, alt çenede de aşağıdan yukarıya doğru tek yönlü süpürme hareketi yapmamız gerekmektedir." ifadelerini kullandı.
Ağız kokusu her durumda herkeste görülebilir mi?
Çeşitli araştırmaların sonuçlarına göre, ağızdaki kötü kokunun başlıca nedenlerinin sindirim sistemi ve ağız, diş rahatsızlıkları olduğunu söyleyen Bircan, "Sindirim sistemi rahatsızlıkları için doktora gidilmelidir. Ağız ve diş rahatsızlıkları sonucu meydana gelen kötü koku ise çürük diş ve diş eti problemleri gibi nedenlerle oluşur. Bunlar için en kısa zamanda hem bir diş hekimine gidilmeli, hem de diş fırçası, diş ipi ve bakteri plağına karşı etkili, sürekli kullanıma uygun bir ağız gargarası ile etkin bir ağız bakımı alışkanlık haline getirilmelidir." diye konuştu.
Dişetleri kanadığında fırçalama bırakılmalı mı?
Diş Hekimi Bircan, dişeti kanaması görüldüğü takdirde derhal diş hekimine başvurulması gerektiğini dile getirerek, "Gereken tedavi sonrasında da fırçalama süresi uzatılmalı ve diş ipi ile de hijyen muhakkak takviye edilmelidir. Sert diş fırçası ile dişleri sert fırçalarsam daha iyi temizlemiş olurum. Yanlış. İyi fırçalamak; fırçanın sertliğiyle değil, fırçalama tekniğiyle ilgilidir. Genellikle orta sertlikte diş fırçaları kullanılır. Çok sert fırçalar, dişleri aşındırabilir. Çok yumuşak fırçalar ise dişleri temizlemeyebilir. Ayrıca sert fırçalama sonucu dişlerin dişetine yakın yüzeylerinde aşınma ve sonucunda çürükler oluşarak hassasiyete sebep olabilir. Diş macununu bol kullanmak daha iyi olur düşüncesi yanlış. Diş macununun miktarı sadece bireyin ağızda hissedeceği ferahlık hissini arttırır. Dişlerin mine tabakasının çizilmesi; macunun fazla kullanılmasıyla ilgili değil, kullanılan macunun granüllerinin büyük olmasıyla ilgilidir. O yüzden granülleri büyük olan macunların uzun süreli kullanımından kaçınılmalı. Fırçanın üzerine konulan macunun miktarı ise ’mercimek tanesi’ büyüklüğünde olmalı. Ayrıca, diş fırçası, fırçalamaya başlamadan önce ıslatılmamalıdır. Çünkü fırça kılları ıslatılınca, sertliğini kaybeder. Macunun köpürmesi için de yeterli sıvı ağızda mevcuttur." dedi.
Karbonat, tuz veya sodayla fırçalamak dişleri beyazlatır mı?
Bircan, karbonat, tuz veya sodanın iri granüllü olduğu için dişin mine tabakalarını çizdiğini ve aşındırdığını söyleyerek, "Bunun sonucunda; dişin parlaklığı gider ve yediğimiz ve içtiğimiz besinlerle, dişler daha kısa zamanda renklenmeye başlar. Diş taşı temizliğinden sonra daha fazla diş taşı oluştuğu da halk arasında kulaktan kulağa yayılan yanlış bilgilerdendir. Düzenli ve doğru fırçalama diş taşı oluşumunu engeller. Altı ayda bir diş hekimi kontrolü sayesinde; iyi fırçalayamadığımız alanlarda oluşan diş taşları, hekim tarafından temizlenmiş olur. Bunun da herhangi bir zararı yoktur. Ayrıca diş taşı temizliği doğru uygulandığında mine zedelenmeleri de görülmez. Beyazlatma işlemi sonrasında dişler daha fazla sararır bilgisi yanlıştır. Beyazlatma; normal diş rengini daha da açmak için yapılır. Beyazlatmanın ilk yapıldığı dönemlerde; kahve, çay ve sigara gibi dişleri renklendirecek etkenlerden uzak durmak gerekir. Beyazlatmayı yapacak hekimin tavsiyelerine uyulursa, beyazlatmanın hiçbir yan etkisi yoktur." şeklinde konuştu.