[B]İŞTE TABİP ODASI ADINA BAŞKAN DR. MEHMET ALİ DÜZKALAE'NİN YAPRIĞI YAZILI AÇIKLAMA:[/B] [B]TAM GÜN YASASINA BU HALİYLE KARŞIYIZ[/B] Hekimlik; kutsal bir meslektir. Çünkü doğrudan insana , insan sağlığına hizmet eder. Çoğu anne baba, evladının hekim olmasını ister Çünkü " saygın" olmasını ister. Bizler, bu ülkenin hekimleriyiz. Bu ülkenin insanlarına hizmet etmekten de gurur duyuyoruz. Hekimliğin " siyaset üstü" olmasını istiyor ve " siyasete alet edilmesine" karşı çıkıyoruz. Son yıllarda, hekimliği " fedakarlıkla" ve " gurur duyularak" yapılan bir meslek olmaktan uzaklaştırma tehlikesi olan siyasi girişimleri üzülerek izliyoruz. Kamuoyunda " Tam Gün Yasası" olarak bilinen yasa tasarısı TBMM gündemindedir. Bu tasarı ana hatları ile; aynı anda hem resmi hem de özel kurumda çalışmanın sakıncalarına vurgu yaparak, her hekimin (resmi ya da özel) tek bir kurumda çalışmasını öngörmekte ve aylık gelirini (kısmen) ürettiği hizmet ile ilişkilendirmektedir . Bu yasa tasarısıyla ilgili olarak eleştirilmesi gereken hususların önde gelenleri şunlardır: - Hekimler; mevcut durumlarına göre gönül rahatlığıyla razı olabilecekleri dişe dokunur bir iyileştirme yapılmadan, önemli bir haklarını kaybedeceklerini düşünmektedirler. Hâlihazırda, kamuda çalışan hekimlerden gelirlerini yetersiz bulanlar, biraz fazla çalışmayı göze alarak, ikinci bir işte çalışmak suretiyle bu yetersizliği giderebilmektedirler. - Tasarıda emeklilikle ilgili yapılan düzenlemenin, yasanın çıktığı günden itibaren emekli olacak bütün hekimleri kapsamaması önemli bir hayal kırıklığı yaratmıştır. - Hekimler performansa bağlı olarak elde ettikleri döner sermaye gelirlerinin devamlılığıyla ilgili kaygı duymaktadırlar. Bu nedenle temel maaşta yapılan iyileştirme yetersiz görülmektedir. - Tıp Fakültelerinde de gelirlerin performansla ilişkilendirilmesinin, bu Kurumların asli vazifeleri olan eğitim ve araştırma faaliyetlerini geri plana itebileceği değerlendirilmektedir. - Tıp Fakültelerinde de hizmetlerin paket fiyatlar üzerinden görülmesi, bu Kuruluşlara gelen hastaların seçilmiş ve zor vakalar olduğu gerçeğini göz ardı eden, dolayısıyla finansal olarak bu Kurumlarımızı dar boğaza sokan bir uygulamadır. - Tıp Fakülteleri finansal olarak dar boğazda oldukları için mevcut mevzuata göre döner sermaye ödemesi yapamazken, Yasa Tasarısında yer alan döner sermaye oranları fiilen gerçekleşmesi mümkün olmayan sanal rakamlardır. - Tıp fakültelerinde hastaların öğretim üyelerine ulaşması bu yasayla daha da zorlaşacaktır. ÖZETLE; meslektaşlarımızın tasarı ile ilgili çok hayati eleştirileri bulunmaktadır.Kamuoyuna sunulurken; toptancı bir şekilde hekimlerin suçlanması, " paracı" ve " sistemi suistimal eden kişiler" olarak halka şikayet edilmesi, hatta pratikte gerçekleşmesi mümkün olmayan rakamlar verip " kadar para veriyoruz, yine de razı değiller" türü söylemlerle halkın desteğini alma gayreti gösterilmesi, bunu yaparken hekimle halkı karşı karşıya getirmekten çekinilmemesi hiçbir insaf sahibinin kabul edemeyeceği söylemler olmuştur. Ülkemizde hekimlerin - daha mezun bile olmadan- " paracı", " suistimal potansiyeli olan" gibi kelimelerle etiketlenmesi ve algılatılması siyasetçiler eliyle sağlık sistemine vurulan en önemli darbedir. Siyasetçileri, " hekimler üzerinden prim yapma" hatta " hekimleri şikayet ederek, kötü göstererek prim yapma" arzu ve söylemlerinden uzaklaşmaya, hekimliğe " saygı" çerçevesinde söylemler geliştirmeye davet ediyoruz. Halkın hekimlere kızgınlık duyması, uzun vadede hiç kimseye yarar sağlamayacaktır. KAHRAMANMARAŞ TABİP ODASI olarak; bütün bunlarla birlikte; varsa ahlaki suistimallerin tümünün karşısındayız. Bu suistimallerin denetlenmesinin ve cezalandırılmasının yanındayız. Bu; büyük çoğunluğu dürüst çalışan diğer meslektaşlarımı -zı zan altında kalmaktan kurtaracaktır. Hekimlerin rencide edildiği hiçbir sağlık politikası uzun vadede başarılı olamaz. Devletimiz hekimleri "tam zamanlı" olarak istihdam etmek istiyorsa, bunun için hekimlerin seve seve razı olacakları optimum şartları oluşturmalıdır. Ağır mesaileri ve çalışma şartları olan kısmi-zamanlı çalışan hekimler, çalıştıkları iki yer arasında, çoğu zaman özel hayatlarını da ihmal ederek koşturmaktadırlar. Dolayısıyla, böyle zor şartlarda çalışmalarını gerektirmeyecek mâli ve özlük hakları ile ilgili düzenlemeler elbette kabul görecektir. KAHRAMANMARAŞ TABİP ODASI; hekimlerin önünü tıkayan, serbestliğini engelleyen, gelirlerini azaltan, özlük haklarını gerileten her türlü uygulamanın kitlesel ve hukuksal anlamda karşısında olmayı temel felsefe olarak benimsemektedir. KAHRAMANMARAŞ TABİP ODASI olarak, sağlık hizmetlerinin özelliğinden dolayı, sağlık alanında yapılacak hiç bir düzenlemenin, hekimlerin desteği alınmadan başarıya ulaşamayacağını biliyoruz. Bu nedenle, meclise sevk edilmiş olan 'Tam Gün Yasa Tasarısı'na mevcut haliyle karşı olduğumuzu açıkça bildiriyoruz. KAHRAMANMARAŞ TABİP ODASI; hekimlerle iyi niyetli, gerçekçi ve siyaset üstü bir yaklaşımla kurulacak her diyalogun ve atılan her adımın gönüllü taraftarı olacaktır. Halkımızın yararına olabilecek sağlıklı açılımların bu şekilde mümkün olduğu unutulmamalıdır. Kamuoyunun, Sağlık Bakanımızın ve Yüce Meclisimizin dikkat ve bilgilerine saygılarımızla sunarız. KAHRAMANMARAŞ TABİP ODASI BAŞKANI Dr Mehmet Ali DÜZKALE [B]TÜRKİYE HEKİM PLATFORMU çatısı altında bu bildiriye imza koyan Tabip Odaları:[/B] Afyon Tabip Odası, Ağrı Tabip Odası, Aksaray Tabip Odası, Amasya Tabip Odası, Bartın Tabip Odası,Bilecik Tabip Odası, Elazığ Tabip Odası, Erzurum Tabip Odası, Giresun Tabip Odası, Karabük Tabip Odası, Kastamonu Tabip Odası, Kayseri Tabip Odası, Kırıkkale Tabip Odası, Kırşehir Tabip Odası, Kütahya Tabip Odası, Konya Tabip Odası, Malatya Tabip Odası, Nevşehir Tabip Odası, Ordu Tabip Odası, Sakarya Tabip Odası, Sivas - Erzincan Tabip Odası, Şanlıurfa Tabip Odası, Tokat Tabip Odası, Trabzon Tabip Odası, Uşak Tabip Odası, Van - Hakkari Tabip Odası, Yozgat Tabip Odası