Her yıl yaklaşık 300 fenilketonüri çocuğun dünyaya geldiği Türkiye'de, hastalığın gelişiminin önlenmesi için aileler büyük gayret gösteriyor. Doğumdan sonra topuktan alınan kanla tespit edilen hastalığın, tek tedavisi ise ömür boyu uygulanacak diyet.
     Çocuklarına sımsıkı sarılan aileler, çocuklarının zihinsel engelli olmamaları için ellerinden geldiğince diyet besinleri temin etmeye çalışıyor.
     Fenilketonüri hastası 13 yaşındaki Cem Karageçil'in annesi Birhayat Karageçil, gazetecilere yaptığı açıklamada, bu hastalığı çocuklarıyla birlikte kendilerinin de çektiğini söyledi.
     Besinlerin büyük bölümünün ithal olduğunu dile getiren Karageçil, şunları kaydetti:
     ''Çocuklarımız zeytin ve reçel yemekten bıktı. Gelirimiz kısıtlı olduğu bir çok besin maddesini alamıyoruz bunları. Bu da bizleri çok üzüyor. Çocuklarımız da çekiyor biz de çekiyoruz.''
     Çocuklarınından ikisini fenilketonüri hastası olduğunu anlatan Ökkeş Sarı ise, ''Çocuklarımıza et, süt, yoğurt, yumurta, peynir çökelek, ekmek gibi proteini yüksek ürünler yasak. Doğumdan itibaren anne sütünü bile alamadılar. Bu çocuklarımızın yediği unu bile özel'' diye konuştu.
     Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Turan Derme de söz konusu hastalığın genetik olduğunu belirtti. Dr. Derme şu bilgileri verdi:
     ''Hastalık bir enzim eksikliğinden ortaya çıkıyor. Çocuklar doğduktan sonra en kısa zamanda hastanede veya sağlık ocağında topuk kanı alınarak tanı yapılıyor. Erken tanı olduğu zaman çocukta zihinsel gerilik önleniyor. Bu hastalar bebekken diyet maması alıyorlar. Büyüdüklerinde de bu diyetleri devam ediyor. Diyetine uymaz ve normal şekilde beslenirlerse bu kez hastalık büyür ve beyinde hasar meydana getirir.''