Boyun fıtığının, boyun kemikleri arasında bulunan disklerin omuriliğe ve omurilikten çıkan sinirlere yaptığı baskı sonucunda oluştuğunu söyleyen Avrasya Hospital Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Çetin A. Evliyaoğlu, boyun fıtığı ağrılarının, boyundan kola ve omuza doğru yayılan, şiddetli ağrılar şeklinde kendini gösterdiğini belirtti.

Ağrıların özellikle geceleri şiddetlendiğini belirten Doç. Dr. Çetin A. Evliyaoğlu, “Geceleri ortaya çıkan ağrılar sebebiyle hasta, hangi yastıkta yatacağını ya da kolunu nereye koyacağını bilemez. Hastalık, ağrıların şiddeti artarak kendini gösterir” dedi. Boyun fıtığının omurilikte yaptığı baskının cinsine ve derecesine bağlı olarak başka belirtileri olduğunu da belirten Doç. Dr. Evliyaoğlu, “Fıtığın sinire yaptığı basılarda kol ve omuz ağrıları, orta hattan omuriliğe doğru oluşan baskılarda ise fıtığın kanalı daraltması ve güçsüzlükle kendini gösteren ağrılar şeklinde belirtileri olur” şeklinde konuştu.

TEDAVİ YÖNTEMİ FITIĞIN DERECESİNE GÖRE DEĞİŞİYOR

Boyun fıtığı tedavisinin hastadaki fıtığın derecesine ve cinsine göre değişeceğini ifade eden Doç. Dr. Evliyaoğlu, “Boyun fıtığı tedavisinde, tanı yöntemlerimiz olan MR, EMG ile hastanın durumunu değerlendirip, tedavi şeklinin ne olacağına karar veriyoruz. Kuvvet ve duyu kaybının belirgin, ağrıların ise çok şiddetli olduğu, omuriliğe ve omurilikten çıkan sinirlere basan ve sıkıştıran ileri derecedeki fıtıklarda özellikle ameliyatı tercih ediyoruz. Hafif fıtıklarda ise, ağrı kesiciler ve kas gevşeticilerle uyguladığımız ilaç tedavisi ya da fizik tedavi ve enjeksiyon yöntemiyle uyguladığımız tedavi şekilleri yeterli olabilir” dedi.

“TETİKLEYİCİ UNSURLARA DİKKAT EDİLMELİ”

Boyun fıtığına yakalanmamak için önlem almanın mümkün olduğunu söyleyen Evliyaoğlu, “Sigara kullanımı disklerde dejenerasyona, bozulmaya ve fıtıklaşmaya neden olur. Boynumuzun zorlanması gibi durumlar ileride boyun fıtığına yol açabilir. Yaşımız ilerledikçe disk yapısının içerisindeki su miktarı azalır. Su miktarı azaldıkça da kıkırdaksı yapının bütünlüğü bozulmaya başlar, ufak çatlaklar oluşur ve giderek, ortadaki daha elastik olan kısım dışarıya doğru baskı yapmaya başlar. Bu çatlaklar ise gelişir, yırtılabilir ve arkadaki sinire ya da omuriliğe baskı yapmaya başlar. Boyun fıtığı dediğimiz hastalık da zaten bu durumun oluşması halidir. Duruş bozuklukları, ağır kaldırma ve ters hareketler gibi durumların hepsi boyun fıtığı için tetikleyici unsurlardır. Çalışırken ergonomimizi düzeltmek, spor, esnetme ve germe hareketleriyle boyun egzersizi yapmak gerekmektedir” ifadelerini kullandı.

“BOYUN FITIĞI AMELİYATINDAN KORKMAYIN”

Boyun fıtığı ameliyatından korkmamak gerektiğini vurgulayan Evliyaoğlu, “Günümüzde teknoloji oldukça ilerlemiş durumda. Bu ameliyatlar mikro cerrahi olarak, önden veya arkadan olmak üzere iki şekilde yapılıyor. Zaman içerisinde teknikler çok gelişti ve ameliyatlar çok daha güvenli hale geldi. Önden yaptığımız boyun fıtığı ameliyatlarında, oradaki diski boşaltıp, baskıyı ortadan kaldırıyoruz ve araya ya kafes dediğimiz kemik aşı ya da disk protezi dediğimiz yapay protezler yerleştiriyoruz. Arkadan yaptığımız ameliyatlarda ise oradaki ufak fıtıkları boşaltabiliyoruz. Bu yöntemlere, hastanın bulgularına ya da diskin nereden baskı yaptığına göre karar veriyor” diye belirtti.