Yaz mevsiminin yaklaştığı bu günlerde özellikle kadınların yaşadığı önemli sorunlardan biri de koltuk altı ve diğer kıvrım bölgelerinde görülen renk koyulaşması hakkında bilgi veren Dermatolog Yrd. Doç. Dr. Jale Yüksek, özellikle koltuk altı gibi kıvrım bölgelerindeki koyulaşmaların deriye rengini veren melanin adlı maddenin miktarının artması sonucu ortaya çıktığını söyledi.
Uzman Dermatolog Yrd.Doç.Dr.Jale, Koltuk Altında ve kıvrım bölgelerinde görülen renk koyuluğunun sebeplerinin esmer tenli kişilerde daha sık karşılaşılan bu sorunun yaz aylarında kadınların askılı veya kolsuz kıyafet giyememesine, kasıktaki koyulaşmaların ise bikini kullanımını engellediğini belirtti. Dr.Jale Yüksek ; “Koltuk altı ve kıvrım bölgelerinde görülen koyu renk değişiklikleri sıklıkla basit nedenler sonucu gelişir. Bazen de özellikle dirençli bir durum söz konusu ise bazı hastalıkların da habercisi olabilir. Kıvrım bölgelerindeki koyulaşmada en önemli neden sürtünmedir. Koltuk altı ve genital bölgenin kıllarını ağda veya jiletle düzenli aralıklarla almak o bölgedeki derinin travmaya doğal yanıtı olarak renk koyulaşma tepkisi verir. Bu bölgedeki kıllardan geçici epilasyon yöntemleri (jilet, ağda, epilasyon cihazları) ile değil de kalıcı epilasyon yöntemleri olan lazer epilasyon veya iğneli epilasyonla tamamen yok edilmesi tekrarlayan travmadan deriyi kurtaracağı için derinin rengi giderek açılır. Yaz aylarında yoğun güneş almayan dolayısıyla bronzlaşmayan bir bölge olduğu için koltuk altına lazer epilasyon işlemine kişi ilkabahar ve yaz mevsimlerinde de rahatlıkla devam edebilir”dedi.
Aşırı terleme cildin rengini koyulaştırabildiğini belirten Yüksel, koltuk altı kararmasında diğer sık görülen nedenlerden biri de bu bölgenin aşırı terlemesi olarak öne çıktığını belirterek, şunları söyledi: “Aşırı terleyen kişi sık sık deodorant, roll on kullanınca bu ürünlerin içeriğindeki alkol nedeniyle deride oluşan tahriş, renkte koyulaşma yapıyor. Bu durumda en iyi çözüm bu bölgeye deodorant veya roll-on kullanımını sonlandırmaktır. Bu yapılamıyorsa tahriş özelliği düşük olan organik ürünlerin tercih edilmesi yerinde olacaktır.”
Koltuk altı terlemesi bu bölgede nemli ortam oluşturarak bakteri ve mantar gibi enfeksiyonlara zemin hazırladığını bildiren Yüksel, bu enfeksiyonların da koltuk altında renk koyulaşmasına neden olduğunu belittti.
Dr.Jale Yüksek, bu durumla ilgili önerilerini şöyle sıraladı: “Enfeksiyonların tedavi edilmesi ve enfeksiyon tekrarının yaşanmaması için de koltuk altının kuru tutulması gerekir. Bu noktada teri emmeyen sentetik ve dar kıyafetlerin giyilmemesi, pamuklu, bol ve rahat kıyafet tercihi yerinde olacaktır. Günümüzde koltuk altı terlemesi tedavisinde sık tercih edilen yöntem kolaltı botox uygulamasıdır. Bahar döneminde yapılan kolatı botox uygulaması yaklaşık 15-20 dakikada gerçekleştirilip tüm yaz boyunca kişinin koltuk altının kuru kalmasını sağlar.”
Koltuk altı bölgesinin kararmasında kullanılan tedavi yöntemleri arasında leke açıcı kremler ve kimyasal peeling uygulamaları olduğunu bildiren Dermatolog Yrd. Doç. Dr. Jale Yüksek, bu konuda da şu açıklamayı yaptı :“Koltuk altı kararması kadınlarda kozmetik kaygıya neden olduğu için genellikle bazı bitkisel kürlerle koyuluk açılmaya çalışılır. Bitkisel kürler arasında patates, salatalık, limon, zerdeçal, bal, yoğurt, yumurta yağı, gül suyu, portakal, karbona,süt, sirke, nohut unu , hindistan cevizi yağı yer almaktadır. Durum dirençli ise doktora başvurulması gerekir. Leke açıcı kremlerin içeriklerinde retinoik asit, üre, alfa hidroksiasitler (AHA), salisilik asit, yüzde 2 ve yüzde 4 hidrokinon sıklıkla yer almaktadır. Diğer bir geleneksel tedavi ise kimyasal peelingdir. Kimyasal peeling özel solüsyonlarla gerçekleştirilir. Kol altı bölgesinde deri kalınlaşması da varsa derinin incelmesini de sağlar.”
Bir başka tedavi yöntemi ise lazer ile renk açma uygulamaları hakkında da bilgi veren Dr. Yüksel, bu kapsamda uygulanan lazerlerden biri fraksiyonel karbondioksit (CO2) lazerler olduğunu bildirdi. Jale Yüksel, "Lazer sistemi ile lazer ışığı derideki melanin maddesi tarafından emilir ve melanin maddesinde ısı etkisi ile tahribat oluşur. Böylece ciltteki koyu renk açılır. İşlem tek seans uygulanabileceği gibi lekenin durumuna göre 20 günde bir veya ayda bir olmak üzere birkaç seans uygulanabilir. Uygulama 15-20 dakika gibi kısa sürede rahatlıkla uygulanır. Genellikle anesteziye ihtiyaç duyulmaz, uygulama deride hafif bir yanma hissi oluşturur, bundan rahatsız olan kişilerde anestezi kremi ve buz uygulaması yapılarak kişide anında bir rahatlama sağlanır. İşlemden sonra bir gün bölgeye su temasından kaçınılır bepanten tarzı epitelizan kremler birkaç gün uygulanır. Kişi sosyal yaşantısına hemen geri dönebilir. İşlemden sonra herhangi bir istirahat gerekmez. Uygulamadan kısa süre sonra leke açılmaya başlayarak, pürüzsüz canlı renkte bir cilt görüntüsü oluşur. Sağlığa zarar vermeyen güvenli bir tedavi yöntemidir.”
Renk açma lazer uygulamaları arasında diğer bir güncel yöntem de, Q switch NdYag lazer sistemi ile gerçekleştirilen karbon peeling uygulaması olarak belirten Uzman Dermatolog Yrd.Doç.Dr.Jale Yüksek, bu tedaviye ilişkin ise şu bilgileri verdi;“ İşlemde bölgeye karbon losyon sürülür, losyon kuruduktan sonra özel lazer ışığı uygulaması yapılır. Herhangi bir ağrı hissi oluşmadan 15-20 dakikada işlem bitirilir. Karbon peeling 10 günde bir yapılan 6 seanslık uygulamalarla ciltteki lekenin açılması ve cildin gençleşmesini sağlar. Yaz aylarında bile rahat, kolay uygulanan yeni bir renk açma lazer uygulamasıdır. Bir ay gibi kısa sürede koltuk altı kararmasında başarılı sonuçla sosyal yaşamdan kopmadan yaza hazırlanmak karbon peeling ile mümkündür.”