Gerek iş hayatında masa başında geçirilen zaman gerekse kış aylarında soğuklarla başlayan omuz ağrısı şikayeti gün geçtikçe artmakta. Bu anlamda omuz ağrısı yaşayanları daha detaylı bilgilendirmek için Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Tarık Şener hem oğuz ağrısının tanımını yaptı hem de tedavi yöntemlerini açıkladı.

Özellikle omuz bölgesinde yaşanan ağrılar ve kaslarda hareket kısıtlığına sebep olan omuz ağrısı aynı zamanda birçok kişinin de ortak problemi. Günümüzde masa başı işlerin çoğalmasıyla da artan şikayet ile ilgili Türkiye Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Tarık Şener, omuz ağrısı ve tedavi yöntemleri hakkında bilgilendirmelerde bulundu.

Omuz eklemi yayvan yapısı sebebi ile çok geniş bir hareket açıklığına sahiptir. Omuz hareketi ve eklemin emniyeti; kaslar, tendonlar ve destek sağlayan diğer yumuşak dokularla sağlanır diyen Dr. Şener; “Omuz bölgesi hastalıkları ağrı, hareket kısıtlılığı bazen de şişlik ile belirti verirler. Bu hastalıkların tedavisinde son yıllarda artroskopik ameliyatlar ile önemli gelişmeler olmuştur” diye belirtti.

Sıkışma (Impingiment) Sendromu

Omuz ağrısının en sık görülen sebebi olan sıkışma (impingement) sendromu ile ilgili de konuşan Dr. Şener, “Kolu kaldırıp döndüren kasların (rotator cuff) omuz kavşağındaki dar bölgeden geçtiği yerde sıkışması sonucu oluşur. Yaygın, geceleri artan, hareketle çoğalan omuz ağrıları mevcuttur. Zamanla hareket kısıtlılığı gelişir. Özellikle kolu yukarı doğru ve arkaya doğru hareket ettirmek gittikçe zorlaşır. Zamanla gece ağrıları olur” dedi.

Kol üzerine düşme, kola asılıp kalma, ağır bir cisim fırlatma gibi olaylar esnasında omuz bölgesindeki kaslar zedelenebilir, hatta yırtılabilir. Bazen de yıllar içinde tekrarlayan hareketlerle tendonlarda oluşan yıpranmalar sıkışma sendromunu başlatabilir diye de açıklama yapan Dr. Şener; Şeker hastalığı gibi bazı hastalıkların da sıkışma sendromunun oluşmasını kolaylaştırabileceğinin altını çizdi.

Sıkışma (Impingiment) Sendromu Tanısı ve Tedavisi

Hasta kolunu boyun hizasından yukarı kaldırıp özellikle arkaya döndürdüğünde şiddetli ağrı duyduğunda sıkışma sendromu yaşadığı anlaşılır diyen Şener; Röntgen filmleri ile omuzdaki tünelin darlığı değerlendirdiklerini ancak asıl önemli tetkikin MR değerlendirmesi olduğunu böylelikle sıkışmanın derecesi ve sebebi hakkında bilgi sahibi olduklarını belirtti. Şener aynı zamanda, “Tedavide esas omuz kaslarındaki ödemi giderip ağrıyı geçirmek ve tam bir hareket açıklığı sağlamaktır. Omuz eklemi içine yapılan kortikosteroid enjeksiyonları birçok vakada ödemi gidermeye yardımcı olmaktadır. Hastanın kendi kanından elde edilen PRP enjeksiyonları sıklıkla faydalı olmaktadır. Omuz bölgesine soğuk uygulama tercih edilir. Antienflamatuar ilaçlar da yardımcı olarak kullanılır. Tedavide fizik tedavi uygulamaları da denenebilir. Bu tedavilere cevap alınamazsa veya ileri hareket kısıtlılığı ile başvuran gecikmiş hastalarda cerrahi tedaviye geçilir” şeklinde konuştu.

Artroskopik Akromioplasti Tedavisi

Dr. Şener son olarak sıkışma sendromunda son yıllarda popouler tedavi yönetmelerinden biri olan Artroskopik Akromioplasti Tedavisi ile ilgili de, “Oldukça başarılı bir tedavi yöntemidir. Hastaya anestezi uygulandıktan sonra omuzda yarım santimetrelik iki delik açılır. Bu deliklerde artroskopla girilip omuz incelenir. Omuzda probleme sebep olan yumuşak dokular ve eklemi sıkıştıran akromion denilen kemik çıkıntı özel aletlerle temizlenir. Esas olan omuz tünelini genişletmektir. Ameliyat sonrasında iyileşme çok çabuktur. Açık yöntemle aynı işlemi yaparken kesilmek durumunda olan kaslar kesilmediği için fonksiyon kısıtlılığı kalmaz. Sıkışma sendromunda artroskopik tedavinin sonuçları yüz güldürücüdür” diye açıkladı.

Omuzu Döndüren Kılıf (Rotator Cuff) Yırtığı

Omuzu yukarı doğru kaldıran ve oynatan kasların yırtılması durumunda omuz ağrısı çok sık görülen bir durumdur. Tam yırtıkta hasta kolunu yukarıda tutamayabilir. Omuz hareketleri ağrılı ve kısıtlıdır. Hastanın muayenesi sonrasında MRI tetkiki istenir diye açıklama yapan Şener, çoğu hastada da yırtığın ameliyatla onarılması gerektiğini belirtti. Omuz artroskopisi ile kapalı olarak bu yırtıkları onarmanın da mümkün olduğunu söyleyen Şener, özel dikiş materyalleri ile yırtık bölgelerin dikilerek tamirinin yapıldığını belirtti. Ameliyat sonrası kontrollü hareketlerle de rehabilitasyon sürecinin uygulandığını da açıkladı.

Omuz Çıkığı

Son olarak da omuz çıkığı ilgili bilgilendirmelerde bulunan Şener, “Omuz eklemi çıkıkları kontrolsüz düşmeler neticesinde, özellikle genç erkeklerde sık görülen çıkıklardır. Hastanın omuzunda çok şiddetli ağrı ve apolet görüntüsü olur. Omuz çıkığı acilen yerine konmalıdır. Bu işlem için bazen genel anestezi gerekebilir. Omuz çıkılarının yaklaşık yarısı kronikleşir. Basit bir hareketle omuz tekrar çıkar. Habitüel omuz çıkığı denilen bu durumun tedavisinde ameliyat şarttır. Artroskopik yöntemle omuzda yırtılmış olan dokular kapalı olarak dikilir ve omuzun tekrar çıkması engellenir” diye sözlerini tamamladı.