Dr. Emrah Çinik, kısa sürede saç ekiminin yoğun talep edilen bir uygulama haline geldiğini ancak alerjik durumlara dikkat edilmesi gerektiğini söyledi.
Dr. Emrah Çinik, “PRP(Platelet Rich Plazma) doku iyileşmesindeki rolüyle birçok tıp dalında tedavilerdeki yerini almıştır. Özellikle doku yaralanmalarında örneğin futbolcuların diz sakatlıklarında dokuyu normalden 2 kat hızla iyileştirmesi dikkat çekmiştir. PRP içerisindeki faktörler, uygulandığı hasarlı dokudaki kök hücrelerini uyarır ve canlandırır. Bu uyarı sayesinde vücut kendi yenilenme mekanizmalarını harekete geçirir” dedi.
Saç ekimi işleminde, 4 önemli alanda avantaj sağlandığını kaydeden Çinik, “Alınan Saç köklerinin ekilmesine kadar geçen sürede (2-3 saat) ,en doğal ortamda daha canlı kalması ve zarar görmemesi, saç alınan bölgelerin daha hızlı iyileşmesi, bölgedeki ince ve cansız tüy şeklindeki saç köklerini uyararak canlandırması, yeni ekilen saç köklerinin, ekildikleri dokuya daha hızlı uyum sağlaması saç ekimi işleminde avantaj sağlanan alanlardır” diye konuştu.
Çinik, “Saç ekiminde uzun yıllardır çözülemeyen en önemli problem ekilmek üzere çıkarılan saç köklerinin canlılığını yitirmeden ve zedelenmeden tekrar ekilmesidir. Uzun süre dışarıda bekletilen saç kökleri doğala en uygun ortamda bekletilirse canlılığını korur. PRP kullanımının en önemli avantajı ekilmek üzere toplanan saç köklerinin en doğal ortamda bekletilmesidir. Böylelikle saç kökleri uzun süre nemli kalır, oksijenlenir ve vücudun doğal asit alkali dengesinde saklanmış olur.” ifadelerini kullandı.
PRP içerdiği 7 ana kök hücre uyarıcı büyüme faktörü ile hem dış ortamda saç kökünün sağlam kalmasını sağlamadığını hem de ekildiği yerde içerdiği yeni mikrodamar oluşturucu büyüme hormonuyla kısa sürede saç köklerinin oksijen ve besin alımını sağladığını belirten Çinik, “Bu 7 ana kök hücre; PDGF (Platelet derived growth factor), TGF-a & b (Transforming growth factor alpha & beta), EGF (Epidermal growth factor), FGF (Fibroblast growth factor), Insulin-like growth factor (IGF), PDEGF (platelet derived epidermal growth factor), PDAF (platelet derived angiogenesis factor). PRP ayrıca ekim yapılan bölgede seyrek ve cansız tüy şeklinde saçlar mevcutsa bu saçların da canlanmasına ve uzamasına yardım etmektedir” dedi.
PRP’nin herhangi bir yan etkisi olmadığını ifade eden Çinik, “Bunun yanı sıra PRP sizin kendi kanınızdan elde edildiği için herhangi bir yan etkisi yoktur ve alerji ya da herhangi bir reaksiyona neden olmaz. Bu nedenle yüksek güvenlikle ve rahatlıkla herkeste kullanılabilmektedir. Merkezi Amerika’da bulunan Uluslararası Saç Cerrahları Birliği yayınladığı bilimsel çalışma ile saç ekim işlemi esnasında PRP’nin kullanılmasını tavsiye etmektedir. Ülkemizde de birçok estetik uygulama ve saç problemlerinde PRP kullanılmaktadır” şeklinde konuştu.