Gaziantep’te yüzde 99 oranında özürlü teşhisi konulan 73 yaşındaki Emine Güneş’e ağır özürlü raporu verilmediği için evde bakım maaşı bağlanmıyor. Yüzde 92 kronik böbrek yetmezliği, yüzde 55 hipertansiyon ve kalp yetmezliği, yüzde 62 görme özürlülüğü gibi rahatsızlığı bulunan ve 1 yıl önce açık kalp ameliyatı geçiren ve kızının yardımı ile hayata tutunmaya çalışan Emine Güneş’e, yüzde 99 oranında özürlü denilmesine rağmen evde bakım maaşı verilmedi.
Kendisine kızı baktığı için bakım maaşı alma girişiminde bulunan Güneş, Şehitkamil Devlet Hastanesi’nden sağlık raporu almak için gittiğinde skandal bir karar ile karşılaştı. Hastane raporunda özür durumuna göre tüm vücut fonksiyon kaybı oranı yüzde 99 olarak verilen yaşlı kadına, ağır özürlü bölümüne ‘hayır’ yazılarak, evde bakım maaşı bağlanmadı. Haftada 3 gün diyalize gittiğini ve yardım olmadan yerinden kalkamadığını söyleyen Güneş, verilen rapora tepki göstererek, “Beni diyalize sırtta taşıyarak götürüyorlar. Söyleyebilecek hiçbir şeyim yok. Hükümetin vicdanına bıraktım. Kalbim yok, böbreğim yok. Bu hükümet bize inanmıyorsa artık vicdanları ile baş başa kalsınlar.” dedi. Babaannesine verilen raporu şaşkınlıkla karşıladıklarını belirten Fikret Güneş ise kararı yargıya taşıyacaklarını vurgulayarak, “100 üzerinden özür oranı 99 iken, ağır özürlü değil demek hangi mantıkla izah edilebilir. 99 özür oranının üzerine 1 daha koysak ne olur diye sordum, ‘hasta ölür’ cevabını aldım. Babaannemin bu parayı alabilmesi için ölmesi mi gerekiyor?” diye konuştu.

Böbrek yetmezliği, hipertansiyon, kalp yetmezliği, görme özürlülüğü ve yardım olmadan yürüyemeyen 73 yaşındaki Emine Güneş, aynı yaştaki eşi Yusuf Güneş ile yaşıyor. Yaşlı kadının bakımına, evli kızı Fatma Altuncuyiğit koşuyor. Rahatsızlığından ötürü kızının işten çıkması karşısında evde bakım maaşı alarak, kızının da mağdur olmamasını isteyen Emine Güneş, bunun için önce İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğü’ne, oradan da sağlık raporu için Şehitkamil Devlet Hastanesi’ne yönlendirildi. 9 kişilik heyetin önüne çıkan yaşlı kadına verilen rapor ise herkesi şaşırttı. Raporda tüm vücut fonksiyon kaybı oranı yüzde 99 denilmesine rağmen, ağır özürlü bölümüne ‘hayır’ ibaresi şok etkisi oluşturdu. Yüzde 99 oranında özürlü olmasına rağmen doktorların aksi bir rapor vermesine anlam veremediğini söyleyen Güneş, “Haftada 3 gün diyalize gidiyorum. Beni sırtlarında taşıyarak götürüyorlar. Ne yapabilirim, Söyleyebilecek hiçbir şeyim yok. Hükümetin vicdanına bıraktım. Kalbim yok, böbreğim yok. Tuvalete kızım beni sürüyerek götürüyor.” diyerek tepki gösterdi.

BAKIM MAAŞI ALABİLMESİ İÇİN BABAANNEMİN ÖLMESİ Mİ GEREKİYOR?

Hastanenin verdiği karara itiraz ederek, kararı yargıya taşıyacağının bilgisini veren Emine Güneş’in torunu Fikret Güneş (31) de, babaannesinin yardım alabilmesi için AKP’ye üye mi olmaları gerektiğini sordu. Skandal bir raporla karşılaştıklarını söyleyen Güneş, “Babaannem şeker, kolesterol, kalp yetmezliği, yüksek tansiyonu olan biri ve geçen yıl açık kalp ameliyatı geçirdi. Böbrekleri yüzde 92 oranında iflas etti, haftada 3 gün diyalize giriyor. Heyetteki doktorlardan Uzm. Dr. Fazlı Mutlu, hastanın durumunun ortada ve yardıma muhtaç olduğunu ifade etti. Fakat raporda özür durumuna göre tüm vücut fonksiyon kaybında yüzde 99 oranı verilirken, ağır özürlü ibaresine ‘hayır’ denildi. Yüzde 99 özür oranının üzerine 1 daha koysak ne olur diye sorduğumda, ‘hasta ölür’ cevabını aldım. Babaannemi bu parayı alabilmesi için ölmesi mi gerekiyor?” diye sordu.

Evde bakım parası almak için hastanede yetkili birinin ‘AKP’li tanıdığınız varsa devreye sokun’ sözlerini de anlam veremediğini belirten Güneş, şunları kaydetti: “Bu hükümet başa geldiğinde herkese eşit olacaklarını ve torpili kaldıracaklarını söyledi. Biz gittiğimiz kurumlarda AKP’den bir tanıdığın varsa devreye sok sözünü duyuyoruz. Halkı, AKP’den olanlar ve olmayanlar diye ikiye böldüler, olanların işi yürüyor, olmayanların işi yürümüyor. Heyete girmeden rapor verilen hastaları tanıyoruz. Sağlık Bakanlığı ve hükümetin artık bunları görmesini istiyoruz. Hastamız iki adım atamıyor. Tarafsızım diyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yatağında vicdanı rahat uyuyabiliyor mu? Ben vatandaş olarak hakkımı helal etmiyorum. Belki bu dünyada sizinle baş edemeyiz ama Allah her şeyi görüyor.”

Annesinin rahatsızlığından dolayı 1 saat olsun yanından ayrılamayan Fatma Altuncuyiğit (39), annesinin hastalığından dolayı işten çıktığına değinerek, “Ben de bir anneyim, benim de bakmakla yükümlü olduğum çocuklarım var. Çalışmak zorundayım ama annemi bırakamıyorum. Benim eşim de rahatsız çalışamıyor. Ben hem anneme hem de kendi evime bakmak istiyorum. Annemin başından 1 saat ayrılsam geldiğimde annemi perişan bir halde buluyorum. Anneme aylık bağlanmasını istiyorum.” ifadelerine yer verdi.

Emekli olduğunu ve maaşının yarısının kredi borcuna gittiğini açıklayan Yusuf Güneş (73) de eşinin bakımını yapamadığını dile getirerek, yetkililerden yardım istedi.