12 Haziran 2011 tarihinde yapılacak olan genel seçimler nedeniyle Kahramanmaraş'ta siyasi cephelerde hareketlilik yavaş yavaş kendini göstermeye başladı. Milliyetçi Hareket Partisinde milletvekilliği aday adaylığı açıklaması gerçekleştirildi. Dün parti binasında basın toplantısı düzenleyerek MHP Kahramanmaraş milletvekili aday adaylığını açıklayan Ejder Oruç bu kutsal çatı altında siyaset yapmak istediğini belirtti. Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Kahramanmaraş milletvekilli aday adayı olduğunu parti İl binasında İl Başkanı Mustafa Bastırmacı ve Merkez İlçe Başkanı Mesut Tosun ile birlikte düzenlediği basın toplantısı ile partililerine ve basın mensuplarına açıklayan Ejder Oruç, Kahramanmaraş'ın hak ettiği yerde olmadığı ve devletten payına düşeni alamadığı için milletvekili aday adayı olduğunu söyleyen Oruç; “12 Haziran 2011 tarihinde yapılacak Milletvekilliği Genel seçimlerinde aday adayı olmak maksadı ile bürokrasi görevimden istifa ederek, Milliyetçi Hareket Partisinde politika yapan dava arkadaşlarımın saflarına katılmış bulunmaktayım. Bu çerçevede kısaca kendimden ve politikaya giriş amaçlarımdan bahsetmek istiyorum. 1962 yılında Mağralı mahallesinde dünyaya geldim. İlk, orta ve lise öğrenimi Kahramanmaraş'ta tamamladım. Yüksek öğrenimi ise Yıldız Teknik Üniversitesi, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi, Elektrik Mühendisliği bölümünde tamamladım. Memuriyet yaşantıma PTT Genel Müdürlüğünde mühendis olarak başladım. PTT nin ikiye ayrılması ile Türk Telekom A.Ş tarafında kaldım ve görevime burada devam ettim. Türk Telekom A.Ş. de Etüt ve Proje Daire Başkanlığında başmühendislik ve Daire Başkan Yardımcılığı görevlerini ifa ettim. Türk Telekom Genel Müdürlüğünde, çalıştığım daire başkanlığının görevleri gereği, Türkiye'nin telekomünikasyon altyapısının planlanması ve uygulanması ve Türkiye'ye yeni teknolojiler kazandırılması hususlarında yaptım. Türkiye'nin 3. GSM operatörü olan Aycell'in altyapısının kurulması ile ilgili çalışmalarda görev aldım. Aycell'in isim ve logo çalışmalarına önemli katkılar yaptım. Yine Türk Telekom'da çalıştığım dönemde sadece Türk Telekom'da çalışan mühendislerin üyesi olduğu Telekomünikasyon Mühendisleri Derneği'ni 16 arkadaşımla birlikte kurdum. 2 yıl sürdürdüğüm Dernek Başkanlığı döneminde önemli faaliyetlere imza attım. 2000 senesinde, teknoloji çağının en önemli faaliyet alanlarından biri telekomünikasyon sektörünün düzenlenip denetlenmesi amacıyla kurulan üst kurul Telekomünikasyon Kurumuna (Mevcut Adı: Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu) daire başkanı olarak atandım. Bağımsız düzenleyici ve denetleyici otoritelerden biri olan Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunda 2006 yılına kadar sürdürdüğüm Sektörel Araştırma ve Stratejiler Daire Başkanlığı döneminde Sektörel bazda önemli araştırma raporları hazırlayıp onlarca rapora imza attım, bu sektördeki serbestleşmenin biran önce hayata geçmesi ve insanımızın ucuz telekomünikasyon hizmeti alması için düzenleyici stratejiler geliştirdim. Ayrıca buradaki görevim esnasında İnternet Üst Kurulu Üyeliği görevinde de bulundum. Bu tarihten sonra yine Kurumun Teknik Düzenleme ve Standardizasyon Daire Başkanlığı görevine atandım. Çalıştığım dönem içerisinde cep telefonlarının kayıtlanması, kısa mesajlarda Türkçe karakterlerin standart hale getirilmesi ve ülkemizin elektronik cihaz çöplüğü olmaması ve cihazların insan ve çevreye zarar vermemesi için gerekli olan elektromanyetik uyumluluk ve SAR testlerinin yapıldığı ülkemizdeki ilk ve tek laboratuarını AB projesi olarak gerçekleştirdik. Bu gün ulaştığım duruma gelmemde en çok payı olduğuna inandığım, doğduğum şehir olan ve hayatımın önemli bir kısmını geçirdiğim K.Maraş'a borcumu ödemek istiyorum. 29 Mart 2009 yerel yönetimler seçimlerinde Milliyetçi Hareket Partisinden ilimiz belediye başkanlığı aday adayı olmuştum. Nasip değilmiş olmadı, seçim esnasında ve sonraki süreçte yaptığımız ortak çalışmalar beni partililerimle daha yakın hale getirmiş ve gördüğüm teveccüh de beni ziyadesi ile memnun etmiştir. Ülkemiz zor ve sıkıntılı bir dönemden geçmektedir, yıllardır ülkemiz ekonomik terör, ahlaki terör ve silahlı terörle mücadelede bir adım mesafe alamamıştır. Bu gün bir Diyarbakırlı K.Maraş'tan rahatlıkla ihale alıp, iş yapıyor. Bir K.Maraş'lı vatandaşımız hadi satabiliyorsa Diyarbakır'da simit satsın, satamıyor tabi, Diyarbakır da polise Molotof kokteyli atan birine dokunulmazken K.Maraş'ta polise sözlü sataşanı hapse atılıyor, fakir fukaranın parasını toplayıp hesaplarına geçiren deniz feneri davası beklemeye alınırken, terörle ve terörist ile mücadele etmiş bebek katili A.Öcalan adalete teslim etmiş Engin Alan gibi paşalar ceza evine tıkılıyor, Cumhurbaşkanı Diyarbakır'a gelmesin dendiğinde Cumhurbaşkanı gezisini iptal ediyor, ülkenin güvenlik ve asayişini sağlamakla yükümlü iktidar muhalefetin Sivas'tan öteye geçememesinden dem vuruyor, adeta sır verim derken sirkatini ortaya atıyor. Bunları ortadan kaldırmak ve ülkeyi yeniden normalleştirmek için MHP diyorum ve siyaseti bu kutsal çatı altında yapmak istiyorum. “diye konuştu.