Tepebaşı: Başkanların vatandaşlarıyla ilgilenmeleri bir sorumluluktur

Sorumluluk, her vatandaşın kendi şahsı ve ailesi ile ilgilendiği kadar ülke meseleleriyle de ilgilenmeyi ihmal etmemesidir diyen M. Nedim Tepebaşı şunları söyledi. “Fizik boşluk kabul etmez teorisine benzer yapılanmaya sahip siyasal yapılanma için de aynı ifadeyi kullanabiliriz. Buradaki kastımın yönetim olduğunu belirtmek isterim. Doğru kararlar verebilmek ve ülkeyi ilgilendiren konularda katkıda bulunabilmek için gidişatı ve gelişmeleri çok yakından olmasa da en azından kıyısından köşesinden ilgilenmek aslında bir sorumluluktur.

Şimdi bu denklemi tersinden işletirsek; yönetici konumunda olanların, yerelde belediye başkanlarının da vatandaşlarıyla ilgilenmeleri yönetici için bir sorumluluktur, ancak çok önemli bir farklılıkla; bu sefer yönetici ucundan, kıyısından değil de bizzat işin merkezinden ve herkesle adeta birebir ilgilenecektir!”

Tepebaşı: “Peki, bu durumda ne yapılacaktır, işin şimdi bu tarafından değerlendirme yaptığımızda görülen ve görülecek olan ilk başta şu olmalıdır: Yerelde, her yaş ve cins grubu ile ilgili aktiviteler oluşturularak düzenli ve sistematik bir şekilde çalışmalar yürütülmelidir. Allah kısmet eder görev bize verilirse bu alanda da inşallah çok ciddi ve profesyonelce çalışmalarımız olacaktır. Erkek ve kadın her yaş grubu ile ilgili olarak onların ilgi duyacakları ve onları ilgilendiren çalışmalarımız ve etkinliklerimiz olacaktır.”dedi.

M.Nedim Tepebaşı konuşmasının devamında: “Henüz bebek olanlar ve okula başlama yaşına gelmemiş olanlardan işe başladığımızda bir bebeğin annesinin yanında bulunmadığı zamanlarda ona yalnızlığı hissettirmeyecek şefkatli eğitimci, eğitici ve bakıcıların görevlendirildiği kreş veya kreşler açılacaktır. Özellikle çalışan anneler, Allah gerek etmesin, mesela hastaneye gitme durumlarında olanlar, bebeklerine hastane havasını teneffüs ettirmeyecek ya da çocuğunu emanet etmek için kapı kapı dolaşmayacaktır. Başka durumlarda da benzer uygulamadan yararlanılacaktır. Bir annenin en kıymetli varlığı, kendisinden bir parça olan çocuğudur. Bu bakımdan anneler çocuklarını emin olacakları ortamlara bırakmalıdırlar. Hem emin olma hem de sıkıntıya girmeme ve minnet altında kalmama bakımından böyle durumlarda anneler çocuklarını devletin şefkatine ve koruyuculuğuna emanet edecek ve çocuklar da daha sağlıklı ve güvenli bir ortamda, ehil kişilerin gözetiminde kalma imkânı bulmuş olacaklardır.”dedi.

Tepebaşı: “Okulöncesi eğitim yaşına gelmiş çocuklar için en üst seviyede donatılmış, başarılı, kalifiye eğitimcilerin görev aldığı, okulöncesi eğitim merkezleri açılacak ve yine en üst seviyede, kaliteli eğitim verilerek çocuklar geleceğe hazırlanacaktır. Aileler,belediyenin hizmet ve gücünü hemen yanı başlarında net bir şekilde hissedecekler ve çocuklarıyla ilgili hiçbir endişeye kapılmaksızın gözleri arkalarında kalmayacaktır.

Gelelim gençler için yapılacaklara; Her şeyden önce gençlerimizin iyi bir eğitim almaları bağlamında ihtiyaç duyulan her türlü imkân sağlanacak ve destek verilecektir. Okul saatleri, dinlenme yani uyku zamanı dışında ve tatillerde her an için ilgilenecekleri ve zamanlarını değerlendirebilecekleri, beceri kazanacakları, sanat çalışması yapabilecekleri, meslek sahibi olabilecekleri çalışma şekilleri ve imkânını rahatlıkla bulabilecekleri mekânlar hazırlanacaktır. Zekâ geliştirici, beden ve ruh sağlığını koruyucu, arkadaşlık ve dostluklar kazanmaya yarayacak spor ve sosyal aktivitelerin icra edilebileceği sosyal donatılar, ulaşımı en kolay, birinden diğerine geçiş kolaylığı ve rahatlığı olan bir mekânda toplanacak ve en kaliteli hizmet sunulacaktır. Buralarda herkese yardımcı olacak ve rehberlik edecek yetenekli ve donanımlı görevliler istihdam edilecek, koçluk sistemiyle yakın alaka ve sorumluluk sistemi devrede olacaktır. Gençlerimizin yetenekleri ehil kişiler tarafından keşfedilmeye çalışılacak yine donanımlı görevlilerin çalışma ve gayretleriyle gençlerimizin yetenekleri bir cevher olarak zamanında işlenip kendisine ve topluma kazandırılacaktır. Yeteneklerine göre çalışma imkânı sağlayacak alet, edevat ve her türlü imkân geçlerimize sunulacaktır.

Her gencimiz bize bir emanet bilinecek ve sorumluluk bilinciyle onların yanında olunacaktır. Bu çalışmalar yapılırken herkesin fikrine ve inancına saygılı olunacak, hiçbir kimsenin iradesine saygısızlıkta bulunulmayacaktır. Sadece yardım almak isteyenlere yardım almak istediği konu ve alanda yardımcı olunacaktır. Herkes, istek ve önerilerini rahatlıkla yetkili makama söyleyebilecek, teklif ve öneriler zamanında değerlendirilecektir.

Gençlik döneminden sonraki dönem ve aşamalarda da hizmetler kesintiye uğramadan o yaş grubunun ihtiyaçları dikkate alınarak projeler üretilecek ve uygulanacaktır. Kadınlar için onların ilgi alanında olan aktiviteler gerçekleştirilecek ve hizmetler sunulacaktır. Herkese eşit ve adil hizmetler verilecektir.”dedi. (Fatih YALÇIN)