Ak Parti Kahramanmaraş İl Başkanlığı'nda kalabalık bir topuluk önünde başvuru belgesini veren Nadir Yıldırım şunları söyledi:

POTANSİYEL SEÇMEN DURUMU

Kahramanmaraş’ın Merkez ve İlçelerinde “Bertiz”liler olarak bilinen kırsal kesimden 1960’lı yıllardan bu yana köyden kente göç eden ve bugün III. Kuşak neslin temsil ettiği 125 Bin nüfus ve bu nüfusun 60 Bin seçmeni %80 oranında Ak Parti’nin yanında yer almaktadır. 
Kent merkezinde ve il dışına göç eden bu nüfusun iş adamı, bürokrat kimliğini taşıyan bu kitlenin kırsalla bağı sürmekte ve AK Parti’nin vizyonunu benimsemekte ve icraatlarını desteklemektedir.
Ancak Cumhuriyetin kuruluşundan bu güne kadar ciddi bir seçmen kitlesine sahip bu kitle TBMM’ye bir üye göndermemiş olduğundan temsil edilmediklerini düşünmekte ve kendi bölgelerinden çıkacak olan bir kimliği yüksek oranda destekleyecek birlikteliğe ve kültürel bağa sahiptirler.
Üretken, çalışkan, cefakar ve vefakar kültürel değerle yoğrulmuş bu seçmen kitlesi tarih boyunca devletine sadakatle bağlı kalmış ve bu yönde de gerektiğinde canıyla malıyla vücud göstermiştir.
Muhafazakar kimliğin şehirlileşme süreciyle birlikte demokrat kimliğini de kazanmasıyla AK Parti’nin sahip olduğu Muhafazakar-Demokrat Siyasi kimliğiyle kendini özdeşleştirmiştir. Bu özdeşlik duygusuna sahip seçmenin kent nüfusunun yüksek oranda varlığı her dönem partimize verdiği oyla kendini göstermektedir. Kırsal kesimin yanısıra Kahramanmaraş’ın emeğiyle ekmeğinin peşinde olan kentli seçmen de benzer duygu ve değelere sahiptir.
Kendileri gibi alt-orta gelir seviyesine sahip insanların vekalet yoluyla TBMM’de temsil edilmesi talebi ve beklentisi oldukça heyecan bulmuş ve bu beklentileri her geçen gün artmıştır.
2015 Genel Seçimlerinde milletin hizmet odağı haline geleceği, kendilerine değer verileceği, yok sayılmayacağı ve bunun milletvekili olarak değer verdikleri, yine kendileri gibi yaşayan, kazanan bir insana destek verme arzusu gözden kaçırılamayacak kadar önemli görülmelidir.
Sürekli olarak, vekil adaylarının belirli ailelerin bağlantılarıyla gündeme gelmesinden rahatsızlık duyan bu insanların en azından bir kaç vekille mecliste temsil edilmesi AK Parti’nin yürüttüğü politikaların desteklenmesi, 2023 Vizyonuna ulaşmasına katkı sağlayacağı inancı her geçen gün ve saat katlanarak devam etmektedir
Tüm bu nedelerden dolayı, Partim, Adalet ve Kalkınma Partisinin muhafazakâr-demokrat bir kitle partisi kimliğinde yer alan, uzlaşma kültürüne dayalı hukuki meşruiyeti yaklaşımını, Türk toplumunun geleneksel değerleriyle bir arada yürütülebilen reform siyasetini, gerçekçi, kucaklayıcı birlik siyasetini, değişimci, ilkeli ve yüksek siyaset anlayışına sahip Nadir YILIRIM’a “Vatana Sadakat İmandandır” şiarını benimsediği, bu anayışla sadakat ve hizmet edeceği,  siyasetle milletin birlikte yürümesi gerektiğini düşündüğü, Sivil toplumn inşası sürecinde, milletin aklıyla siyasetin aklının bir birine eşlik etmesi gerektiği, milletiyle konuşan iki yönlü iletişime açık bir yönetim anlayışıyla, sivil toplum inşasında bu dengeyi gözetttiği için bu sessiz ama sadakatle değerlerine ve milletine bağlı kesim destek verecek ve bu beklentisini birlikte ve beraberlik duygusu içinde  desteğini sürdürecektir.

SOSYAL YAKLAŞIM: 
Muhafazakâr Demokrat değerlerimle, Aile, Kadınlar, Çocuklar, Gençler, Engelliler, Yaşlılar ve Şehitlerimiz ve Gazilerimizle ilgili olarak bugüne kadar partimizin yaptığı çalışmaların desteklenmesi ve özellikle kadınlarımızın ve gençlerimizin, birey olarak varlıklarını daha üst seviyede sürdürmelerini sağlayacak sosyal projelerle desteklenmesini önemsemekteyim. 
Kadınlarımızın, yaşlılarımızın, gençlerimizin özgüvenlerini yüksek tutabilmek adına “Ülkem İçin Üretiyorum” adını verebileceğimiz çok temel araçlarla üretime katkı sağlayabilecekleri mekanizmaların oluşturulmasını ve kırsal bölgelerde yaşayan vatandaşların ürünlerinin yerinde değerlendirilmesi mümkün olanlar için Küçük Köy Fabrikalarının kurulması için teknolojik ve ticari ve bilimsel çaba gösterilmesi gerektiği kanaatindeyim.
Sosyal Hayatta da AK Parti’nin muhafazakar – demokrat kimliğinin partiler üstü bir yaklaşımla her ailenin karakteristik yapısı olmasına yönelik çalışmalarla desteklenmesi, mahallelerin iletişimi yüksek komşuluk ilişkilerinin desteklenmesine katkı sağlayacak ortak sosyal alanlarla desteklenmesinin gerektiğini düşünmekteyim.
Gençlerimizin her tür dış mihrakların, illegal örgütlerin ve yapılanmaların, hangi çizgide olursa olsun milli değerlerimizden uzak kültür/nüfuz ajanlarının etkisinden korunması için sanatsal etkinlikler ve sinema, tiyatro ve güzel sanatlarla desteklenerek milletimizin tarihinden aldığı kültürel değerlere sahip karakteristik bir şahsiyet kazanmalarının sağlanması gerektiğini düşünmekteyim. Güzel sanatların kontrollü ve bilinçli destekle Amerikan Hollywood yapımı filimlerin etkisinden uzaklaşarak kendi değerleriyle yoğrulmuş sanat eserleri, filmler ve senaryolarla dünyada boy göstermesi gerektiğine inanıyorum.

ÇALIŞMA HAYATI VE SOSYAL GÜVENLİK ve YEREL YÖNETİM
Türkiye’de Adalet ve Kalkına Partimizin adıyla anılmasını sağlayacak önemli bir reformun “Kariyer Yol Haritası” adıyla ifade edebileceğimiz projeyle çalışma hayatına daha etkin ve çalışanın motivasyonu artırıcı sonuçlara ulaşılması gerekmektedir. 
İş hayatında her tür mesleki çalışmanın mutlaka dünya standartlarına sahip kritlerlerle belgelendirilmesi meslek sahibi insanların dünyaya açılmalarını ve kabul görmelerini de kolaylaştıracaktır.
Avrua Birliğinde belirginleşen mesleki standartlarla ilgili yoğun bir çalışma yaparak belgesiz ve standardizasyonu yapılmamış bir meslek grubunun kalmaması hem verimliliği artıracak hem de ülke ekonomisine ciddi katkılar sağlayacak getirileri olacaktır.
Bölgesel kalkınmada öncelik bölgenin temel özelliklerinin ve ihtiyaçlarının dikkate alınmasıyla gereksiz çalışmalar bertaraf edilmiş ve hizmet kalitesinde artış sağlanmış olacaktır.  
Bilgiye ve desteğe erişimin belirli bir grubun hegomanyasında kalmadan bütün kamuoyuyla paylaşılması ve yaygınlaştırılması önemlidir. Bu nedenle yerel yönetimlerin teşvik, kredi, hibe gibi kaynaklara erişimle ilgili olarak kamuoyunu bilgilendirilmesi ve başvuruların kolaylaştırılması esas olmalıdır.
Asgari ücretlendirmede devletin ülke genelindeki desteğinin yanısıra yerelde emlak vergisi, belediye gelirleri, su gelirleri, elektrik giderleri gibi belirli bir gelir düzeyinin üstündeki iş adamlarının da katkısı alınarak alt gelir grubundaki insanların  kira, eğitim vb. gibi kalemlerde desteklenmesi bu insanların yaşam standartlarını yükseltecektir. 
EĞİTİM VE KÜLTÜR
Gerek manevi değerlerimizi ve gerekse maddi değerlerimizin adı olarak düşündüğüm kültürümüzün en önemli öğelerinden biri olan “Sanat” olarak ifade edebileceğimiz resim, müzik, minyatür, hat, musiki, halk müziği, tezhip, tiyatro, güzel ses, süsleme sanatları gibi sanatsal aktivitelerin önemsenmesi gerektiğini düşünmekteyim. Estetik değerlerle iç içe olmayan sadece mekanik bilgi yüklü bireylerin kültürel değerlerden de uzaklaştığı görülmektedir. Bu nedenlerle ilköğretim, ortaöğretim ve yükseköğretimde mutlaka sayısal dersler kadar sanatsal aktivitelerin ve eğitiminin önemsenmesi, vatandaşlarımızdan okullardan mezun olan bireylerin mutlaka bu tür bir eğitimi almış olması gerekmektedir. Eğitimin her aşamasının teoriden çok uygulamaya ve doğrudan hayatın kendisini öğreten programlarla desteklenmesi gerektiğini düşünmekteyim. Eğitim ve Öğretimin okullarda olduğu kadar ailelerde de gerçekleştirilebilmesi için Aile Okullarının açılmasını gelecek nesillerin daha iyi yetiştirilmesine katkı sağlayacağını düşünmekteyim.
DÜNYA GÖRÜŞÜ
Partimizin Dünya Politikasını benimsiyor ve “Büyük ve Güçlü Türkiye” hayalini paylaşıyorum. En büyük savunmanın kültürel değerlerini benimsemiş sadakatle vatanına bağlı gençlikle yapılabileceğini düşünmekteyim. İnovasyon ve icatlarla ilgili buluşları teşvik edecek kurumlara ve projelere destek verilerek geliştirilmesinin dünya üzerinde hâkim olan dijital sanayinde yer alınmasını sağlayacak önemli sonuçlara neden olacaktır. “İki Günü Eşit Olan Ziyandadır” ilkesini kendisine şiar edinmiş,” fertlerin oluşturduğu 571’den gelen emirle 1071’e oradan, 2071’e koşan bir toplum ve ülke olmak amacıyla çalışmak.