Ünal, seçim çalışması kapsamında Merkez Onikişubat Belediye Başkanı Hanefi Mahçiçek, AK Parti İl Başkanı Metin Doğan, AK Parti Onikişubat İlçe Başkanı Ahmet Özdemir ile Mağralı Mahallesi Ökkeş Caddesi'ndeki esnafı ziyaret etti.
Esnafla sohbet eden Ünal, bir vatandaşın ''Maaşımızı bile vermeseler biz yine oyumuzu AK Parti'ye veririz'' sözleri üzerine, muhalefetin iktidar hevesi için 13 yılda doldurdukları bütçeyi yağmalama peşinde olduğunu, milletin buna izin vermeyeceğini söyledi.

Ünal, ziyaret ettiği bir kahvehanede de gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bir soru üzerine, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Gününde Taksim ve çevresinde yaşananları değerlendiren Ünal, birilerinin işçileri istismar ederek Taksim üzerinden her 1 Mayıs'ta terör yaratmak istediğine dikkati çekti.

Şiddeti ve terörü besleyen, molotofu, yüz kapatmayı, demir bilyeyi ve silahı 1 Mayıs ile özdeşleştirmeye çalışan belli gruplar bulunduğunu belirten Ünal, ''Bunların sendikalarla da işçi kardeşlerimizle de uzaktan yakından bir ilgisi yok. Biz 1 Mayıs'ın, Emek ve Dayanışma Günü olarak herhangi bir şekilde kamu düzeni tehlikeye düşürülmeden, mal ve can güvenliği güvence altına alınarak kutlanmasından yanayız çünkü devlet bu güvenceyi sağlamak zorundadır. Gösteri, yürüyüş ve miting hakkı en doğal haktır ama bu vandalizme dönüştürülmemeli. Gösteri alanına gidenlerin cebine demir bilye koyma, yanına molotof kokteyli alma, yüzünü kapatma hakkı yoktur" diye konuştu. 

Ünal, vandalizme karşı çıkardıkları iç güvenlik reformuyla gösteri, yürüyüş ve toplantıları sabote edenlere artık izin verilmediğini vurgulayarak, bu sayede dün 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Gününün huzur içinde geçtiğini kaydetti.

1 Mayıs kutlamalarına ilişkin bazı televizyon ve gazetelerin farklı yollara başvurduğuna dikkat çeken Ünal, ''Bazı televizyonlar ve gazeteler, yeterince görüntü bulamadıkları için oradaki göstericilerden sanki polis şiddeti uygulanmış gibi görüntü vermesini istedi. Bu da deşifre oldu, basına düştü'' ifadesini kullandı.

Ünal, 1 Mayıs'ın Emek ve Dayanışma Günü olarak kutlanması için yasal düzenlemeyi AK Parti hükümetinin yaptığını anımsatarak, 2011'de Taksim'i işçilere açtıklarını fakat burasının şiddet alanına dönüştürülmesine, esnafların iş yerlerinin yağmalanmasına, sivil vatandaşların zarar görmesine müsaade etmeyeceklerini kaydetti.