Türk Sağlık Sen Kırşehir Şube Başkanı Yusuf Aydın, geçen hafta imzalanan 3. dönem toplu sözleşmeden sağlık çalışanlarının memnun olmadığını dile getirerek, “Toplu sözleşmede rezalete devam. Temel taleplerimizin hiçbiri gerçekleşmedi” dedi.

"2013’ten sonra 2015’te de kamu çalışanlarına ihanet devam etmektedir" diyen Yusuf Aydın açıklamasında, döner sermayenin emekliliğe yansıtılması, yıpranma payının hayata geçmesi, tüm sağlık çalışanlarının kadrolu olması ve sağlıkta şiddetin önüne geçilmesi gibi bu dört temel talep sağlık çalışanlarının çözülmesini istediği temel konular olduğunu ifade etti.

İmzalanan toplu sözleşme metninde bu taleplerin hiçbiri ile ilgili bir düzenleme yer almadığını belirten Aydın, “2015’i döner sermayelerin emekliliğe yansıtılması için mücadele yılı ilan edenler bu hakkı masada bıraktı. Döner sermayede tavanın arttırılması gibi çok kısıtlı sayıda çalışanın yararlanacağı bir takım küçük iyileştirmelerle döner sermaye meselesini kapatmış oldular” dedi.

Sözleşmeden kadroya geçenlere kurumlar arası nakil yasağını kaldırdık diye açıklama yaparak daha neyi imzaladıklarından bile bi haber olanlar sağlık çalışanlarının hakkına sahip çıkamamışlardır. Kazandık denilen tüm bu düzenlemelerin siyasi idarenin insafına terk edildi diyen Yusuf Aydın, şunları kaydetti:

"Eş durumu tayininde kesintisiz 3 yıl sigorta şartının 1 yıla indirilmesi, 5 yıllık nakil yasağının kaldırılması gibi düzenlemeleri daha ilk günden kazandık diye açıklamalarına rağmen toplu sözleşme metninde yer almamıştır. Bu konularda mağduriyeti olan tüm çalışanların umutlarıyla oynanmıştır.

4-C’lilere kadro verilmediği gibi Sağlık Bakanlığı bünyesinde çalışan ve mahkeme kararları ile 450 TL -600 TL arası ek ödeme alan 4-C’liler 150 TL’lik bir ek ödeme ile büyük bir zarara uğradılar. 4-C’lilerin almış oldukları aile yardımından vergi kesintisi devam edecek. Oysa aile yardımı alan diğer kamu çalışanlarının almış oldukları aile yardımından vergi kesilmiyor. 4-C’lilerin bundan dolayı yıllık kaybı (eşi çalışmayan, iki çocuk sahibi 4-C’li için) 507.36 TL’dir.

Toplu sözleşme masasında masadan hep birlikte kalkma ve hazır oldu durma gibi artistik jimnastik hareketler veren memur-sen maaş zammında istediğinin 3’te birine razı oldu.

Rakamlarla bu hezimeti bir kez daha ortaya koymakta fayda görüyoruz. 2016 yılı için Memur-Sen Seyyanen 150 TL (brüt), Ocak ve Temmuz aylarında yüzde 8+8 zam, Yan ödeme puanlarının yüzde 50 artırılması (En düşük dereceli memur için yaklaşık 7,5 TL), 2015 büyümesinin yüzde 50’si (2015 büyüme hedefi yüzde 4; Dolayısı ile yüzde 2) ,2016 yılında gerçekleşen büyüme oranları (2016 büyüme hedefi yüzde 5) ve Kıdem aylığı gösterge rakamının 20’den 100’e çıkarılması (Kıdem aylığına 5 kat zam) istemişti.

Bu taleplerin kabulü halinde ortalama memur maaşı yüzde 31.7 artacaktı. Fakat 2016 yılı için memur-sen yüzde 6+5 razı oldu. Yani ortalama memur maaşına yüzde 11.3’lük bir zamma evet dedi. İstediğinin yaklaşık 3’te birine razı oldu.

2017 içinse memur-sen Seyyanen 100 TL (brüt),Ocak ve Temmuz aylarında yüzde 7+7 zam, 2017 yılında gerçekleşen büyüme oranları (2017 büyüme hedefi yüzde 5) talep etmişti. Bu taleplerin karşılığı ise ortalama memur maaşına yüzde 22.9 zam demekti. Fakat Yüzde 3+4’e evet diyerek ortalama memur maaşına yüzde 7.1 zam yapılmasına evet dediler. Yani 2017 içinde yaklaşık 3 istediler 1’e evet dediler."

'ORTADA MÜJDE YOK'

"Maaş zam oranları ve diğer konularda yapılan anlaşmalara bakıldığında bunları müjde olarak nitelemek ve tarihi sözleşme gibi lanse etmek ancak memurların düşmanlarının yapacağı bir iştir. Çünkü ortada ne müjde vardır. Ne de tarihi bir sözleşme. Yapılan havanda su dövülmesi, ipe un serilmesi olmuştur" diyen Türk sağlık Sen Kırşehir Şube Başkanı Yusuf Aydın, “2013’ten sonra 2015’te de kamu çalışanlarına ihanet devam etmektedir. Tek fark 2013’te hükümetin ilk teklifinden daha düşük bir zamma imza atılmamış olmasıdır. O da eski başkalarının marifetiydi. Onun rekorunu da kimse kolay kolay kıramaz. Tüm bunların yanı sıra asıl mesele ise kamu çalışanlarının ne zaman bunlara dur diyeceği ve kendi hakkı ve hukukuna sahip çıkacağıdır." ifadelerini kullandı.