Erken seçimin milletin talebi olduğunu belirten Öztunç, "Milletin sesine ses vermeyen sandık önüne ne zaman gelirse gelsin sandıktan çıkamaz. Hükümet erken seçime mecbur kalacak. Seçim için en erken ve makul kısa süre olan 2022 ilkbaharını öngörüyoruz" görüşünü dile getirdi.

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, iktidarı erken seçime zorlamak için "Milletin sesi" başlığı altında planladığı mitinglerin ilkini cumartesi günü Mersin'de gerçekleştirecek. Mitinge hazırlık için parti yönetimi Genel Başkan Yardımcıları Oğuz Kaan Salıcı, Ali Öztunç ve Veli Ağbaba ile çok sayıda milletvekilini Mersin'de görevlendirdi. Kılıçdaroğlu, MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin de grup toplantısında hedef aldığı Mersin mitingini bir anlamda "gövde gösterisine" dönüştürmeyi planlıyor.

'Milletin talebini yerine getiriyoruz'

Mitinge hazırlık çalışmalarını yürüten ekibin içinde yer alan CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç, erken seçimin "milletin" talebi olduğunu ve Kılıçdaroğlu'nun da bu talebi yerine getirmek için sahaya indiğini söyledi:

"Ekonomi çok kötü, vatandaş evine ekmek götüremeyecek halde. AKP'nin tabanı bunun farkında, tepe yönetimi farkında olsa bile umurunda değil. Bir silkelenme gerekiyor, sandığın gelmesi gerekiyor. Sandık gelirse ekonomi düzelir. Sandık gelir iktidar değişimi olursa her şey rayına oturur. Devletin çivisi çıkmış durumda, vatandaşta bıçak kemiğe dayandı. Biz vatandaştan bize gelen talebi yerine getiriyoruz. Binlerce telefon genel merkezimize geliyor erken seçim diye. Biz milletin sesi olmak için bu mitingleri yapıyoruz, zaten adı 'milletin sesi.' Bunun için elimizden gelen neyse onu yapacağız, sonuna kadar imkanları kullanacağız."

Türkiye seçmeni, siyasi partilerin "seçim mitingleri"ne oldukça aşina. Ancak muhalefetin iktidarı "erken seçime davet etmek" için miting yapması çok da alışıldık bir durum değil. Sadece Kılıçdaroğlu değil, ittifak ortağı İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener de Denizli'den başladığı mitingleri sürdürme kararlılığında. Ortak miting olmasa da iki lider bundan sonra iktidarı "sandığı milletin önüne getirmeye zorlamak için" miting meydanlarında olacak.

Ali Öztunç, ekonomik krizin derinleşme ihtimali, yurttaşların evlerine ekmek götürememesi, iktidarın yanlış iç ve dış politika tercihleri nedeniyle "yönetemez" hale gelmesinin erken seçimi zorunlu kıldığı görüşünü dile getirdi. Öztunç, "Belki bugüne kadar hep seçim mitingi yapılırdı ama demokrasilerde seçime çağrı mitingleri de vardır. Siyasi tarihimizde de vardır, 'yeter söz milletin' gibi" dedi.

'Milletin sesine kulak vermeyen, gönlünden de gider'

Peki Kılıçdaroğlu ve diğer muhalefet partilerinin yaptığı erken seçim çağrılarının, seçimlerin zamanında, yani 2023 Haziran'ında yapılacağını ısrarla vurgulayan AKP ve MHP'de karşılık bulma şansı var mı?

Öztunç'a göre, seçmenin talebi karşısında iktidar zorunlu olarak erken seçime gitmek zorunda kalacak:

"Milletin sesine kulak vermeyen, milletin gönlünden de gider. Milletin sesine ses vermeyen, sandık önüne ne zaman gelirse gelsin sandıktan çıkamaz. Hükümet erken seçime mecbur kalacak, seçime götürecek Türkiye'yi. Seçim için en erken ve makul kısa süre olan 2022 ilkbaharını öngörüyoruz."

Kılıçdaroğlu'nun miting kararında, geçen hafta döviz kurlarındaki rekor yükseliş sonrasında "hükümet istifa" diyerek sokaklarda protesto gösterileri yapan yurttaşlara, seslerini duyuracakları bir "kanal açarak" olası provokasyonları önleme arayışının da etkili olduğu, CHP kulislerinde dile getirildi.

"Sokağa çıkmak aslında bir mitingdir" diyen Öztunç da sokak eylemlerine yönelik provokasyon olasılığına dikkat çekti:

"AKP oy kaybettikçe, toplumda kendisine karşı ilginin düştüğünü gördükçe, her türlü acziyeti gösteriyor ve her türlü provokasyonu yapıyor. İnsanların iyi niyetlerini suistimal ederek, insanların temiz duygularını kullanarak birtakım karanlık işler yapmak isteyenler olabilir. Biz bunların yanlış olduğunu düşünüyoruz. Sokağa çıkmak mitingdir. Miting meydanına gelen herkes hükümete tepkisini gösteriyor demektir. Evine ekmek götüremeyen, çocuğuna süt alamayan, bahçesinde meyvesi kalan, cebinde beş kuruş para olmayan işi bozulan esnafı, işadamını, herkesi mitinge davet ediyoruz. Genel başkanımız onların sesini duyurmak için bu mitingi yapıyor."

'Tarihin en kalabalık Mersin mitingi olacak'

CHP, Kılıçdaroğlu'nun Mersin mitingi için kentin en büyük toplantı alanı olan Cumhuriyet Meydanı'nı talep etti, ancak valilik buna izin vermedi. Mitingi bu tartışmayla gölgelemek istemeyen CHP yönetimi de valiliğin gösterdiği Cumhuriyet Meydanı'na yakın daha bir alanda miting yapılmasını kabul etti.

Ali Öztunç, yaklaşık iki ay önce Mersin'de miting yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhuriyet Meydanı'nı dolduramadığını savunarak iktidarın Kılıçdaroğlu'nun mitingi ile kıyaslanmasından çekindiği için izin verilmediğini görüşünü dile getirdi:

"Cumhuriyet meydanını talep ettik, bize vermediler. Mukayese edileceğini düşündükleri için, korktukları için. Gösterdikleri meydanda yapacağız. Kaç yüz bin kişinin katıldığını görecekler. Cumhuriyet tarihinin en büyük Mersin mitingi olacak. Mersin'le de kalmayacak, devamı gelecek. Biz tüm mağdurları, tüm ekonomik sıkıntı yaşayanları, çiftçiyi, köylüyü, esnafı, hangi partiden olursa olsun mitinge bekliyoruz."