Büyük Birlik Partisi lideri Muhsin Yazıcıoğlu'nun yaptığı bir açıklama, medya patronlarının kendi çıkarları için ellerindeki gazeteleri nasıl kullandıklarını çarpıcı bir şekilde ortaya koydu...

Son günlerde bazı gazete patronlarının ellerindeki medya gücünü, çıkarları için kullanması basında etik tartışmasına neden oldu. Buna son örnek, 1997 yılında yaşanan bir olay.. O yıllarda bazı patronlar, medyadaki hisselerini yüzde 20 ile sınırlayan RTÜK yasasının değişmesi için uğraşıyor. Bunların başında Doğan Grubu patronu Aydın Doğan geliyor. Doğan, yasanın değişmesi için mecliste 8 milletvekili ile temsil edilen BBP lideri Muhsin Yazıcıoğlu'ndan açık destek istedi.

Aydın Doğan'ın destek karşılığı medyada BBP'nin önünü açmayı vadettiğini söyleyen Yazıcıoğlu, isteği geri çevirdiğini açıkladı. Doğan'ın kendisine, Biraz medyaya yardımcı olmuş olsan daha iyi olur. Senin önün açılır dediğini, hangi konuda yardımcı olmasının istendiğini soran Yazıcıoğlu'na Aydın Doğan'ın cevabı şöyle olmuş:

RTÜK yasası ile ilgili

REDDEDİLİNCE KARALAMAYA BAŞLADI

 Ancak Muhsin Yazıcıoğlu'nun Aydın Doğan'ı reddetmesinden sonra Doğan Grubu'nda Yazıcıoğlu hakkında arka arkaya iddialar çıkmaya başladı. Yazıcıoğlu'nun menfaat ilişkilerine girdiğine yönelik haberler yapan Doğan Grubu'na mahkemelerden tokat gibi cevap geldi. Bu haberlerden dolayı mahkemeye giden Yazıcıoğlu, Doğan Grubu'nda çıkan haberlerin yalan olduğunu ortaya çıkarttırdı ve Doğan'ı tazminata mahkum ettirdi.