Telefonla arayarak kendilerini desteklediğini ve sorunun takipçisi olacağını söyledi. Kendince bu soruna çözüm de bulmuş oldu. Sayın Başbakan'ın bu tavrının topluma bir mesaj olduğu kanaatindeyim. Başbakan “iktidarım ama muktedir değilim” demek istiyor. “Güç odaklarına gücüm yetmiyor, sizin için dua etmekten başka elimden bir şey gelmiyor” demeye getiriyor. Ama bal gibi biliyor ki, halk Sayın Başbakan'a ve ekibine muktedir olacak gücü vermiştir. Hapishaneden Başbakanlığa halk getirmiştir kendisini. Hem de kimseye lâyık olmayacak çoğunlukla. Başbakan “iktidarım ama muktedir değilim” edebiyatını bu döneminde de sıkça yapmıştır. Halk ikinci defa, hem de akıllara seza bir çoğunlukla tekrar iktidara getirmiştir onu. Yani halk Ak Parti'ye ve o partinin sayın Genel Başkanı'na muktedir olmak için yeterli gücü vermiştir. Sorun muktedir olamamaktan kaynaklanmıyor. Sorun halkın verdiği gücün yerinde ve yeterince kullanılmamasından kaynaklanıyor. Halk o güç odaklarının en hassas olduğu Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de desteğini sürdürmedi mi? İktidar o güç odaklarına rağmen “Abdullah Gül” ısrarında diretmedi mi? O zaman ben muktedir değilim demeyen ve geri adım atmayan iktidar başörtüsü sorununun çözümü için neden çaba göstermiyor. Cumhurbaşkanlığı seçimindeki ısrarını, inadını, çabasını ”“ki ben o inadı, ısrarı, çabayı haklı görüyorum- neden başörtülülerin sorunlarının çözümünde göremiyoruz. İktidarın bu inadı, güç odaklarının Cumhurbaşkanlığı köşkünde bile başörtülü bir leydiyi kabullenmesini sağlamışken kürsüye çıkan 15 yaşındaki ergen bir kızı mı kabullendirmeyecek. Sorun çözülmüştür aslında artık. Bu ülkede halk başörtüsü sorunu diye bir sorun bırakmamıştır. Sorunun devamının bundan sonraki sorumlusu bizzat iktidardır. Bazen, acaba başörtüsü sorununun devamını iktidar mı istiyor diye düşünüyorum. Yüzde 30'ların altına inen Ak Parti oyu yüzde 46'lara başörtüsü sorunu yüzünden çıkmadı mı? Yani Abdullah Gül'ün eşinin başörtüsü yüzünden. Belki de Sayın Başbakan elindeki bu oy potansiyelini kaybetmek istemiyor. Ne de olsa kendileri açısından bir sorun yok. Cumhurbaşkanı'nın kızını kimse kürsüden indiremiyor? Kendi eşi ve çocuklarına dokunan yok. Vatandaşın masum kızları ezilmeye devam etsin. Başbakan telefonla arayarak şimdilik gönüllerini ilerleyen zamanlarda da oylarını alır ne olsa. Bu fırsatı elinden niye kaçırsın ki? ”¦ Yanılıyor muyum? O halde işte meydan. İşte halk desteği. İşte iktidar. Çözsün bu sorunu. Yüzde kaç oy alırsa alsın çözemeyecekse lütfen oylarımıza talip olmasın. Kim “muktedir” olacaksa onu “iktidar” yapalım. Asım ZİYA / KAHRAMANMARAŞ