4+4+4 eğitim sistemi bir garabettir Ekrem Polat yeni düzenlene eğitim sistemi hakkında şunları söyledi: “Beni babam 1949'da kendi köyünde Tunceli'nin bir köyünde ilköğretimini bitirirken bugün biz bu bölgelerde Kahramanmaraş'ın da dâhil olduğu birçok köylerde eğitim olanakları yok. Okullar yok, öğretmenler yok biz buna gelişmişlik diyebilir miyiz? Eğitimdeki aksaklıkları hepimiz biliyoruz, 4+4+4 Eğitim sistemi bir garabettir. Bir akıl tutulmasıdır. 5.5 yaşındaki çocukların tuvalet alışkanlıkları edinmeden okula gönderilmesi onların beyinlerinin başka bir yere götürülmesidir. Eğitimin arkasında bu adımın arkasında AK Parti hükümetinin gizli bir gündemi vardır. Biz bu gizli gündeme karşı CHP olarak cephe açtık. Kimse 5,5 yaşındaki bir çocuğu ilköğretime kaydederek onun hayatını kurtarıyoruz diyemez, yapıyorlarsa da buna önce kendi çocuklarını göndererek başlamalılar.” Fırsat eşitliği kendi çocukları için farklı tutuluyor askerlik konusunda açıklamalar yapan Polat sözlerine şu şekilde devam etti: “Bugün bu ülkede kendi çocuğunu askere göndermeyen, çürük raporu alan bu ülkede fırsat eşitliğini kendi çocukları için farklı tutan bir Başbakanımız var. Bizler hep işçi çocuklarıyız, Emekçi çocuklarıyız, alın teriyle babamız, annemiz, kendimiz mücadele ederken birilerinin çocukları bizden daha az çalışarak, bizden daha az mücadele ederek gemi sahibi oluyor. Bu ülkede hem çalışıp hem okumak zorunda kalırken birileri iş adamlarının vasıtasıyla burs alıyor yurt dışında okuyor. Bir ülkenin Başbakanı olacaksın bir ülkenin Maliye Bakanı olacaksın, Ülkenin eğitimi rezil durumdayken kendi çocuğunu yurt dışında okutacaksın,neden Milli Eğitim Bakanın var ozaman. Milli Eğitim Bakanı neye yarıyor, Okullarda su elektrik faturaları ödenmiyor, Vatandaşlardan kayıt adı altında paralar alınıyor, Anaokuluna kayıt yaptırmak isteyen bir çocuktan 500 TL, Liseye kayıt olmak isteyenden 1000-1500 TL arasında paralar isteniyor. Buu hakkı ebeveynlerin elinden alarak bu ülkede eğitimde fırsat eşitliğimi yaratıyorsunuz. Bu yalanlara karnımız tok, bu yalanları her tarafta söyleyeceğiz Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) bu ülkeyi kuran siyasi partidir, Devlet kuran partidir. Ama bugün siyasi bir partinin kurduğu bu devleti maalesef yıkmak isteyende bölmek isteyende yine bir siyasi partidir. Bunları iyi gözlemlememiz lazım, İkinci bir Türkiye yok.” Polat konuşmasında şunları söyledi: “Misak-ıMilli sınırları içerisinde vatan bir bütündür asla bölünemez. Ve bunu da güvenlik kuvvetleri en güzel şekilde yapmakla mükelleftir. Bugün yapabiliyor muyuz peki bunu! Ülke kan gölüne döndü. Gün yok ki şehit haberi gelmesin. Dün Osmaniye'deydim 8 tane şehit evi gezdim. Hepsinin ayrı bir dramı var. Son zamanlarda Suriye'den gelen mülteciler var. Bizler bu ülkenin birlik ve bütünlüğünü savunurken kendi milletvekillerimizle akan kanın durması için mücadele ederken bu kadar insan hayatını kaybediyor Başbakan Onurlu ol, Gururlu Ol, Vatanına sahip çık. Milletin evlatlarına sahip çık, Meclise çağırdık, grup toplantısı yaptık bizim dışımızda kim geldi bu vatanın toprakları konusunda hassasız diyen Milliyetçi Hareket Partisi mi geldi, Bu ülke bizim ülkemizdir deyipte sağda solda caka satan AK Parti mi geldi. BDP'yi saymıyorum zaten, bugün bile ülkenin bölünmesi için terörizmle her türlü faaliyette olan bir partidir. Kim geldi bu ülkeyi kuran parti geldi. Mecliste sadece biz vardık. Korkmuyoruz hiçbir kimseden.” şehit eşine sahip çıkılmadı şehit ailelerine gereken önemin verilmediğini belirten polat şunları söyledi: “Osmaniye'de aile dramları yaşanırken 2 aylık eşini kaybetmiş şehit eşi varken ve 20 günlük çocuğu doğmuşken devletin hükümeti hükümetin kolları hükümetin tüm araç ve gereçleri bu aileden yoksun bırakılmış. Aileye 2 aydır maaş bağlanmıyor, yeni bir çocuk doğmuş 20 günlük daha ihtiyaçlarını karşılayamıyor. Annesinin babasının evine geri gitmek durumunda kalıyor. O insanlar hiçbir bedel hiçbir karşılık beklemeden gittiler. Ve orada da şehit düştüler, O zaman prosedür istemiyordunuz, Şehit olduktan sonra bu vatanı koruduktan sonra hiçbir şey hiçbir prosedür benim için önemli değil. Bir insanın canından kağıt parçaları önemli olabilir mi?” bizden daha çok vatanseverler mi bunlar türkiye'ye sığınana suriyeler hakkında değerlendirmelerde bulunan Polat şöyle devam etti: “Aynı şeyi Suriye'den gelen mültecilere uyguluyor musunuz? Kaç defa uyguladınız. Ayda 300 Milyar yemek paraları ödüyorsunuz, esnaf, halk sıkıntılı, Kahramanmaraş'ta, Osmaniye'de, Adana'da da bu böyle. Yurtlara öğrenci yerleştiremiyoruz. Kendi yurtlarımıza kendi öğrencilerimizi yerleştiremiyoruz. Suriyeli mülteciler var sözde, Hepsi de CIA ajanları, Hepsi de yaralı bereli, hepsi tedavi görüyor Balcalı Üniversitesine de en yakın yer Fevzi Çakmak Öğrenci Yurdu. Ve bunlar orada ikamet ediyor şuanda. Birçok öğrencimizde bininci, üç bininci, dört bininci sıralarda yedek bekliyor.Biz bu ülkeye vergi ödüyoruz. Biz bu ülkeyi canımızdan çok severek askerlik görevimizi yapıyoruz sorgusuz sualsiz. Bu mu karşılığı dışardan gelen bir insan ülkeyi bölmek isteyen birileri Hatay'da, Osmaniye'de, Adana'da, Kahramanmaraş'ta konuşlanıyor. Ve ülkenin tüm gelirini kendi gözümüzde kendi milletimizden sakınarak kendi vatandaşımızdan sakınarak bu insanlara veriyoruz. Neyin ölçütü bu, bizden daha çok Türkiyeliler mi bunlar, Bizden daha çok vatanseverler mi bunlar, Vatanını sevseler, Amerika'nın uşaklığının yerine kendi vatanını korurlar. Ülkeyi kendileri bağımsızlığa götürür. Kaçıp gitmekle olmuyor, Biz nasıl Milli mücadele dönemini başlattıysak 1919'da Samsun'da Bu Millet Irk, renk, din, cinsiyet ayrımı yapmadan tek çatı altında Mustafa Kemal'in önderliğinde bu ülkeyi kuşatmanın altında kurtarmışken onlarda bunu yapmalı. Kendi topraklarını bırakıp kaçarak Amerika'nın eş güdümünde kendi Milletini kendi halkını kendi Camisini patlatarak bir yere varamazsınız.” Neden aydınlatılmıyor, Neden sorgulatılmıyor. Afyonkarahisar'da meydana gelen olaylara da değinen Polat sözlerine şu şekilde devam etti: “ Öte yandan Afyonkarahisar'da mühimmat deposu patladı hiçbir şeye ulaşılamadı. Sabaha kadar insanlar televizyonlardan ölüm haberlerinin olup olmadığını bekledi. Kimsenin gözüne uyku girmedi, açıklamadılar. Gizli tutmak için ellerinden gelen her şeyi yaptılar. Bir mühimmat deposu sayımı yapılıyor, gecenin bir yarısı yetkili uzman, amirler, kolluk görevlileri yok, subaylar yok kısa dönem askerlik görevini yapmak isteyen öğretmenler, memur çocukları, memur aileler, gencecik fidan gibi delikanlılar yapıyor. Ben Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Gençlik Kolları Genel Başkan Yardımcısı olarak sormuyorum bu soruyu normal bir vatandaş olarak o yüreği yanan ailelerin dramlarını görerek adli tıp kurumuna giden parçaların hesabını soruyorum. O mühimmatları envanterinizden düşürmek için böyle bir patlamamı gerçekleştirdiniz. Aydınlatmadığınız sürece eliniz kanlı kalacaktır.”